Nevzat CİNGİRT
30 Mart seçimlerinin üzerinden, neredeyse 40 gün geçti. Bizim belediyemizde hala kutlamalar, tebrik ziyaretleri devam ediyor…
Oysa bu kent, hizmet bekliyor.. Çok eksiğimiz var. Yapılacak, yapılması gereken çok iş var.. 30 Mart seçimleri öncesi Sayın Keleş’in bu kente Düzcelilere verdiği sözler var. Bu nedenle kutlamaların bitirilip Sayın Keleş’in işe odaklanması gerekiyor.
Bu yıl havalar erken ısındı. Sıcak bir yaz geçireceğiz. Haziran ortasında okullar tatile girecek. Kent boşalacak. Yapılması gereken, sözü verilen işlerin en azından başlaması gerekiyor.

İŞ ÇIKIŞI OTOBÜSÜN GAZIMI BİTER…
Hala bu şehrin, acilen masaya yatırılması ve çözüm üretilmesi gereken çok ciddi toplu ulaşım sorunu var.
Özellikle işe geliş ve çıkış saatlerinde duraklarda yoğunluk devam ediyor. Hatlar arasında koordinasyon eksikliği bir türlü giderilemedi.
Vatandaş sabah işine gelmiş, çalışmış ve yorgun. Bir an önce evine ulaşmak istiyor. O’nu saatlerce durakta bekletmeye, itiş kakış otobüslerde evine ulaşmak zorunda bırakmaya kimsenin hakkı yok.
Mübalağa etmiyorum, Pazartesi akşamı iş çıkışı taam 1 saat yeni bağlantı yolundan Bahçelievler hattını kullanarak evlerine gidecek vatandaşlar araç bekledi.
Neymiş efendim ‘ aracın gazı bitmiş… ‘ böyle bir mazeret olabilir mi Allah aşkına…
Vatandaşın evine gideceği saatte otobüsün gazımı biter… Hadi bitti diyelim, kriz anlarında devreye sokacakları yedek araçları da mı yok bunların…
Sayın Keleş, duraklarda, otobüs içlerinde homurtular daha fazla yükselmeden ulaştırmaya bir an önce satırı vur. O otobüslerin sıralarını kim nasıl düzenliyorsa hesabını sor.

BUNLARIN ÇANINA OT TIKA BAŞKAN
Geçen hafta, Tezcan Solmaz arkadaşımız, başka bir haber konusunu takip için Orman İşletmesi yönünü gittiğinde gelen bir telefon üzerine Mamure köprüsünün bulunduğu yere yöneldi.
Gördüğü tablo karşısında şoke olan Tezcan Solmaz, çektiği fotoğrafları bize atınca “Abi bildiğin gibi değil. Bu iğrenç kirlilik içinde balık ölüleri, dolaşıyordu. Bu kesinlikle bir kimyasal kirlilik. Çok da pis kokuyordu, Melenin her tarafı çöplük içinde, millet elinde ne bulmuşsa buraya atmış “ diye feryat etti.
Gazeteyi çıkardığımız günden beri bu kentte Düzce ve ilçelerindeki çevre kirliliği ile mücadele ediyoruz. Haberler yapıyoruz. İstanbul’un su havzası olması nedeniyle belirli bir aşamaya gelindi. Ama bu yeterlimi, asla…

Küçük Melen çevresine atılan çöpler, kimyasal atıklar, evsel atıklar bir büyük katliamdır. Büyük bir cinayettir..
Birileri, göstere göstere zehiri ve her türlü çöpü Küçük Melen’e bırakmış. İğrenç kirliliğin içinde balık ölüleri, kurbağa ölüleri var, canlılar telef olmuş. Derenin içinden çocuklar ot ilacı kutuları çıkardı.
Biri ya da birileri bu suyu katletmiş. Temizlensin diye bu kadar uğraştığımız, bu kadar para harcadığımız Küçük Melen’e kıymış.
Hem de Başkan Mehmet Keleş’in adam etmek, temizlemek, halka açmak için en çok çaba harcadığı, proje hazırladığı, kaynak bulmaya çalıştığı bölgede kıymış.

YANLARINA KALMASIN BAŞKANIM..
Ne olur, sorun bu küstahlığın, bu katliamın hesabını.
Çevre il müdürlüğü ve sağlık müdürlüğünün sesi çıkmıyorsa siz giyin ayağınıza çizmeleri. Siz gidin, kendiniz bakın. Bulun bunu yapanları. Buldurun. Çanlarına ot tıkayın. Ne olur, hiç gözlerinin yaşına bakmayın. Elinizde yetki var. Çevreyi kirletenin gözünün yaşına bakmayın.
Bunu yapanlara öylesine ibretlik ceza verin ki, bir daha hiçbir küstah böyle bir işe kalkışamasın…
DERENİN GİDERİNİ KİM TIKADI
Çarşamba günü gazetemizin manşetinde yer alan Çürüksu Deresi haberi gördünüz.
Darıcı Mahallesi’nde geçerek Asar suyuna karışan Çürüksu deresinin gideri tıkanmış, ya da birleri tıkamış. Her yağmur sonrası evlerin birinci katları, odunluklar, tarlalar su altında.
Yağan yağmurla birlikte dere yatağına atılan çer çöp ne kadar pislik varsa evlerin önünde.
Dere yatağına inşaat ve imar iznini kim vermiş, nasıl vermiş bunları sorgulamıyorum bile, bu sonraki iş…
Şimdi yapılması gereken her yağmur sonrası taşan dere ile boğuşmak zorunda kalan vatandaşların sorununa acil çözüm nasıl bulunur, buna odaklanmalıyız.
Taşan dere etrafında oturan vatandaşlarımız çocukları için çok kaygılılar. Geçmiş dönemlerde sorunları defalarca iletmelerine rağmen hiçbir çözüm alamadıkları gibi, yapılaşmaya da hep izin verilmiş, göz yumulmuş…

ÇÜRÜKSU DERESİ YAKLAŞIK BİR SENEDİR BÖYLE…
Semt sakinleri “ Belediyeye başvurduk yardımcı olmadı, bakacağız dediler ancak ilgilenen olmadı. Önceden dere akıyordu ve gideri vardı. Ancak gideri yapılan binalar nedeniyle kapandı. Kapandıktan sonra da en ufak yağmur yağışında dere taşar oldu. Bu soruna Düzce belediyesi çözüm bulsun “ diyorlar.

SAYIN KELEŞ SORUNU ÇÖZÜN
56 yıldır Çürüksu Deresi kenarında yaşayan Reyhan Aydın isimli teyze bakın ne diyor: Her yağmur sonrası bahçeler su altında kalıyor. Dere tıkandığı için suları bahçelere geliyor. Su altında kaldığı için bahçede hiçbir şey yapamıyoruz. Belediye Başkanı Mehmet Keleş sorunumuzu çözsün. Bahçemizde biber, fasulye, domates, pancar yetiştirebiliyordum ama suların altında olduğu için artık ekemiyorum. Başkanım bahçemizin halini gel bir gör. Yardım istiyoruz senden .”
Evet sayın Keleş, umarım mesajı aldınız…
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları






































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.12.2025
24.12.2025
23.12.2025
22.12.2025
20.12.2025
15.12.2025
10.12.2025
7.12.2025
5.12.2025
4.12.2025