Orhan MİROĞLU-Taraf yazıları
İşte size Kıbrıslı Dersimlilerden bir çılgın proje! Kıbrıs sorununu Rumlar ve Türkler çözemedi, buraya gelip yerleşen Dersimliler çözecek!.
Lefkoşa’da bir akşam yemeğinde, Hacı Bektaş-ı Veli Kültürünü Araştırma ve Tanıtma Derneği Başkanı Özdemir Gül ve Avukat Tekin Söylemez’den duyduğum bu çılgın proje doğrusu bana hayli iddialı göründü, ama yine de Dersimlilerin, Kıbrıstaki Kürt nüfusla beraber, adanın geleceğinde önemli rol oynayabileceğini tahmin etmek zor değil.
Bir Dersimli durumu şu sözlerle izah etti
‘Kıbrıslı Türklerde merak duygusu var. Buraya geldiğimde Dersimliyim dedim, Aleviyim dedim, bunu anlamaya çalıştı insanlar.. Ama Türkiye’de geçmiş yıllarda Alevi ve Kürdüm dediğinizde dövülmek ve hakarete uğramak işten bile değildi..Bu da Kıbrıs ve Türkiye farkı olsa gerek..’
Bütün Kürt şehirlerinden Kıbrıs’a gelip yerleşenler ve sonrasında da vatandaşlığa hak kazananlar var. Hakkâri hariç. Hakkâri’den gelip yaşayanlar var Kıbrıs’ta, ama aralarında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne vatandaş olan kimse henüz yok.
Kıbrıs Türk toplumu Aleviliğe çok yakın bir yerde duruyor. Kıbrıslı Türkler’in camiye gitme alışkanlıkları pek, yok, Allah’la kul arasında aracı olmak isteyenlerden de pek hoşlanmıyorlar ve itibar da etmiyorlar.
Klerides ve Eroğlu 6 Temmuz’da bir araya gelecekler.Bu görüşme merakla bekleniyor.. Güney, gelecek yıl AB Dönem Başkanlığı yapacak.
Yakın Doğu Üniversitesinden gençlerle, sevgili Nevzat, Sevgili Zelal ve sevgili Serdar Başkan’la geçirdiğim birkaç günde çok şey öğrendim. Girne’den Magosa’ya epey yer gezdik.
Deniz suyu çok soğuktu, ama denize de girdik.
Kıbrıslı Türk dostlarla buluştuk, sohbet ettik.
Benim birkaç günlük Kıbrıs seyahatinden çıkardığım sonuç şu oldu:
Edê Besê, yani artık yeter Türkiye diyor insanlar.
Dolayısıyla Türkiye, Kıbrıslıları anavatandan gelen paraları tüketen ama bir işe yaramayan nankörler topluluğu olarak görmekten vazgeçmeli.
Medya Kıbrıs’a geleneksel politikaların tahkim edilmesi ve korunması açısından baktı.
Oysa medyanın Kıbrıs algısı da değişmek zorunda. Önce Kıbrıs’ta gerçekten ne olup bittiğini insanlara anlatmak ve yeni bir algı oluşturmak gerekiyor. Medyanın, başından beri Kıbrıs sorununda ortaya koyduğu ‘performans’ hiçbir işe yaramadı, sorunun kangrenleşmesine hizmet etti sadece.
Kürt sorunundaki çarpık medya algısı neyse, Kıbrıs sorununda da aynı.
Kıbrıs’ta veya Türkiye’de bu algıyı masaya yatırmanın zamanıdır artık.
Türkiye Kıbrıs’a ne verdi, ne istiyor, açıkça konuşulmadan ada halkının kendi siyasi ve kültürel kimliğini inşa etmesi mümkün değil.
Birtakım tarikatlerin faaliyetleri söz konusu. Ama bu tarikatlar taraftar bulabilmiş değil.
Şeyh Nazım Kıbrısi’nin dünyanın çeşitli yerlerinde müritleri var, ama Kıbrıs’ta çok etkin değil. Bunun önemli bir sebebinin, Kıbrıslı Türkler’in, Alevi kültürüne ve dini inancına çok yakın olmaları.
Bugüne kadar sağlıklı bir nüfus sayımı yapılamamış Kıbrıs’ta.
Çok farklı rakamlar veriliyor. Bugün için tahminler 700 bin civarınd insanın Kıbrısta yaşamakta olduğu yönünde..Bu rakam içinde Kıbrıslı diyebileceğiniz insanların sayısı giderek azalıyor.
İngiltere’de yaşayan Kıbrıslıların sayısı bile, adadaki gerçek Kıbrıslıların sayısından fazla.
Alpay Durduran , TKP (Toplumcu Kurtuluş Partisi’nin 1976-1983 yılları Arassında, genel başkanlığını yapmış önemli bir siyasetçi.
‘Kıbrıslılık derken akla gelen ilk şey mutsuzluktur diyor. Geleceğe güven yok Kıbrıs’ta, kimse gelecekte ne olacağını bilmiyor ve bu yüzden insanlar çok mutsuz..’
Alpay Beyin partisi 1981’de seçimleri kazanıyor. Ama parti sol fikirleri savunuyor gerekçesiyle, Kenan Evren seçim sonuçlarına rağmen, Alper Bey’e başbakan olması için vize vermiyor.
1974’ten beri Türkiye’den gelen mali kaynaklarla bir takım yatırımlar yapılmış, ama bu yatırımların Kıbrıs halkına faydası olmuş mu, o belli değil işte.
Sulama amaçlı 16 gölet yapılmış, ama bu göletlerin sadece ikisinden istifade edilebiliyor.
Buna karşılık, zamanla, Kıbrıs’ın yerel üretim kapasitesi sıfır noktasına gelmiş durumda. Mobilya, ayakkabı, tekstil üretimi bitmiş..
Türkiye’nin Kıbrıs politikası özetle ‘parayı biz veriyoruz, o halde, düdüğü öttürmek de hakkımız’’ şeklinde özetlenebilir.
Derin devletin Kıbrıs faaliyetleri henüz sayfası açılmamış kalın bir kitap olarak okunmayı bekliyor. Alpay Durduran, Kıbrıs’taki derin devlet eylemlerinden epey çekmiş biri.
1989’da evinin önünde bomba patlatmışlar. 1992’de arabasının altına koymuşlar bombaları. 1993’te ise parti binasına 23 el ateş edilmiş, yetmemiş parti merkezi bu kez 94’te kundaklanmış..
Vatandaşlık hakkı elde etmek hem çok zor hem çok kolay.
Hasan Yağız Nusaybin’li, 17 yıl önce Kıbrıs’a yerleşmiş. Ama hala vatandaş değil.
Oysa Kıbrıs’ta önemli bir turizm yatırımına imza atan Murat Bozoğlu’nun vatandaşlığa kabul edildiği söyleniyor.
Bozoğlu grubu bu dev proje için 220 milyon dolar harcamış. Bu sene yılın turizmcisi seçilen Murat Bozoğlu, bu yatırımla Avrupalı ve İsrailli kumarcıları Las Vegas kumarhanelerine gitmekten caydırmayı amaçlamış.
En önemli sorun ambargo nedeniyle uçak inişlerine izin olmaması.
Otel Crator’a Avrupa’dan gelenler Rum tarafını kullanacaklar ve oradan de otelin bulunduğu Girne’ye kara yoluyla ulaşacaklar.
Crator Premium gerçekten büyük bir proje ve önemli bir yatırım. Biz şöyle bir girip çıktık. Neyse ki ziyaret için para ödemeniz gerekmiyor. Çok çalışanı var otelin, bir koşturmaca içindeydiler. Crator, yaz boyunca Türkiye’den ve başka ülkelerden 30 sanatçıyı ağırlamaya hazırlanıyor çünkü.
Dönüş için Ercan havaalanına Serdar’ın arabasıyla gittik. Arabada Lavkê Metini çalıyordu.
Lavkê Metin’i içinde erotik sözler de geçen klasik bir stran..
Kürt gençlerinin binlercesi şimdi Kıbrıs’ta okuyorlar. Arabalarında Kürtçe müzik çalıyor, gördüğüm kadarıyla da kendi aralarında Kürtçe konuşmaya özen gösteriyorlar.
Üniversite’de bana öyle sorular sordular ki, soruları fırsat bildim içimi onlara bir güzel döktüm. Gayet sansürsüz..
Çünkü çok samimi ve çok candandılar..
Onlara her baktığımda içim burkulmadı değil. Şöyle geçti aklımdan, dağda yedi bin gerillası olan bir halkın sadece Kıbrıs’ta 16 bin genci okuyor.
Dağdakilerin günahı ne, niye burada değiller artık, yoksa bunun zamanı değil mi hala diye iflah kesen bir soru dolanıp durdu kafamın içinde..
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.10.2012
3.09.2012
1.09.2012
30.08.2012
27.08.2012
25.08.2012
23.08.2012
20.08.2012
18.08.2012
16.08.2012