Kurtuluş TAYİZ
Batı blokunun en büyük askeri örgütü olan NATO’nun, Norveç’teki tatbikatında büyük bir skandal yaşandı. NATO, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün resmi ile Türkiye Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ismini “düşman tablosu”na yerleştirerek hedefe koydu. Bunun üzerine Türkiye, tatbikata katılan 40 kadar askerini geri çekme kararı aldı.
Mustafa Kemal ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “düşman tablosu”na yerleştirilmesi Batı sistemi ve NATO’nun Türkiye’ye bakışını tüm çıplaklığıyla ortaya koymuştur. Atatürk üniter devleti, Erdoğan ise güçlü bağımsız Türkiye’yi simgelemekte. Batı sistemi, bu nitelikleri sebebiyle Türkiye’yi hedef tahtasına oturtmuş durumda. NATO, zaten yıllardır buradaki işbirlikçi subayları, gizli örgütleri, siyasi partileri ve liberal gazetecileri üzerinden üniter devlet yapısını aşındırarak Türkiye’yi kantonlara ayırmaya ve Batı’ya tam bağımlı hale getirmeye çalışıyor.
NATO’nun Türkiye’yi askeri ve siyasi olarak zayıflatma, karşıt kutuplara ayrıştırarak bölme ve nihayetinde işgal etme planları, 15 Temmuz’da iyice ayyuka çıktı. Bu tarihten itibaren Türkiye, NATO üyeliğini ciddi ciddi sorgulamaya başladı. Nitekim, darbeci FETÖ’cü subayların neredeyse hepsi NATO tedrisatından geçmişti. NATO görevi için yurtdışında bulunan onlarca subay da 15 Temmuz’dan sonra kendi vatanına ihanet ederek yabancı devletlere sığındı.
Kurulduğu günden bu yana NATO üyesi olmasına rağmen askeri ihtiyaçları karşılanmayan Türkiye, 15 Temmuz’dan sonra kendi savunma ihtiyaçlarını karşılamak ve milli güvenliğini kuvvetlendirmek için başka seçeneklere yöneldi. Rusya ile S-400 füze anlaşması bu sürecin ürünüdür. NATO ve ABD, bugüne kadar Türkiye’nin savunmasını zayıflatacak bir strateji izledi. Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu savunma taleplerini karşılamadılar. ABD’den talep edilen İnsansız Hava Araçları, Fırkateyn, savunma füze sistemleri, tank ve savaş helikopterleri karşılanmadı. ABD hep Türkiye’yi oyalamayı seçti. Suriye krizinde ise Türkiye’ye yerleştirilen Patriotlar, daha sonra sökülerek taşındı ve “bozuk” denilen sistemler, daha sonra NATO tatbikatlarında kullanılırken ortaya çıktı. Türkiye’nin talep ettiği füzeleri PKK/PYD’ye TIR’larla bedava gönderen ABD, bunları Türkiye’ye parasıyla bile satmadı.
Ancak ne zaman ki Türkiye, Rusya ile S-400 füze sistemleri konusunda anlaşmaya vardı, kıyameti kopardılar. Türkiye’yi açıktan tehdit etmeye başladılar. En son ABD Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan yapılan açıklamada Türkiye’nin, NATO silah sistemlerine erişiminin kısıtlanacağı açıklaması yapıldı. NATO’nun Türkiye’ye ilişkin asıl mesajı Norveç’teki tatbikatta ortaya çıktı: Atatürk ve Erdoğan Türkiye’sini “düşman tablosu”na koydular. NATO’nun bugüne kadar gizli hedefi olan Türkiye, bugünden sonra açık hedefi olacak. Norveç’teki mesajın anlamı budur!
NATO’NUN ÖZRÜ...
Türkiye’nin tepkisi üzerine NATO’dan jet “özür” mesajı geldi. NATO Genel Sekreteri Stoltenberg sorumluların görevlerine son verildiğini açıklayarak Türkiye’den özür diledi. Ancak bu hızlı özür açıklaması NATO’nun, Türkiye’yle ilgili planlarını, art niyetli hesaplarını örtmeye yetmez. Jet hızıyla özür dilemelerinin sebebi, kamuoyundaki haklı tepkilerin büyümesini engellemek. Üstelik bu, NATO’dan Türkiye’ye dönük ilk düşmanca hareket de değil. Ege’de ABD, Almanya ve Yunanistan “Doğudaki düşmana karşı” ortak tatbikat yapıyor. NATO üyeleri, Türkiye’yi hedef alan askeri bir tatbikatı nasıl yapabilir? Biz NATO müttefiki değil miydik?
Türk milleti “Stratejik müttefiki” ABD’den sonra NATO’daki müttefiklerinin de gerçek yüzünü artık net olarak görmüştür. Ancak buna rağmen işi, yılan hikayesine dönüşen AB’ye üyelik sürecindeki gibi ağırdan alacaktır.
Bu mesele “NATO’dan hemen çıkalım” diyeceğimiz kolaylıkta bir mesele değil. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, bir keresinde Avrupa Birliği’nin Türkiye’yi üyeliğe kabul edip etmeyeceğine ilişkin soruyu yanıtlarken, gülerek “Türkiye’yi NATO’ya yanlışlıkla aldılar, AB’ye ise hiç almazlar” dediğini hatırlıyorum. Türkiye, NATO imkanlarını sonuna kadar kullanır. Ama NATO’nun Türkiye’yi “düşman” gördüğü gerçeğini akıldan hiç çıkarmamak kaydıyla!
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖzgür Özel’in özgül ağırlığı 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİltica ve mülteciler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUİslam Dünyası’nın kayıp yılları… 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarVatandaşlık tanımı değişmeli mi? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu Ergilİyi yönetim üzerine düşünceler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019