Mehmet TIRAŞ
Ankara’da 5-6 Eylül 2014 tarihlerinde CHP’nin olagan üstü kurultayı yapılacak.Bu kurultay toplumsal sorunlara proje üreterek toplumun her kesiminin dikkate alacağı bir kongreden çok parti içi iktidar mücadelesi verenlerin öfkelerini boşaltma kongresi yansımalarını verirken,medyaya da görüntülü ve yazılı bol malzeme çıkacak gibi gözüküyor.
Burada CHP ‘nin kurultaya katılacak hiçbir medya kuruluşuna sansür getirmemesi de,demokrasi ve medya özgürlüğü açısından kutlanması gerekir.İleri demokrasiden bahseden AKP’lilerde dileriz CHP’nin medya özgürlüğüne verdikleri önemi örnek alırlar.
Her seçim sonucu CHP’ye seçmen muhalefet görevi verirke;CHP’de parti içi kurultay sesleri gelir ve muhalif kanat kameraların karşısına geçer tam bir demokrasi dersi vermeye başlar;milletvekili olana kadar önünde ceket iliklediği,diz kırarak selam verdiği parti liderini diktatörlükle suçlar;Genel başkanın ve etrafındaki kadrosunun parti içi demokrasiyi işletmediğini, faşist bir anlayışla partiyi yönettiğini, genel başkan ve ekibi istifa etmeli diye medyaya manşetlik haberler çıkartır.
Medyada CHP geleneğini bozmadı yine kurultay sesleri,parti içi muhalefet ayaklandı gibi haberler yaparlar ve manşetler atarlar.
Parti içi iktidar mücadelesi veren ve genel başkana baş kaldıranlar milletvekillertinin büyük bir oranını genel başkan milletvekili göstermiştir, muhalif olanlar yani ön seçimle milletvekili olmuş kişiler değildir.Onun içinde hiç inandırıcı olmazlar başta kendi partililerine ve seçmen kitlesine.
Sosyal demokrat olduklarını iddia ederler CHP’liler,ilkelerini de altıokla tanımlarlar.
Ama CHP’nin altı okunun içinde ne demokrasi var ne de hukuk.
CHP,Sosyal demokrasinin evrensel ilkeleriyle de uzaktan yakında benzer politkaları yoktur, tek övündükleri bu devleti biz kurduk ve biz sosyalist enternasyonale üye olan çağdaş bir partiyiz.
Sosyalist enternasyonale üye olan parti yöneticileri; CHP’nin sosyal demokrasiye düşünsel, siyasal,ekonomik ve kültürel bir projesinin olmadığını hep söylemişlerdir.
Sosyal demokrat olan bir parti AB üyeliği konusunda bağımsızlık kavramının arkasına sığınır mı?
CHP,Sosyal demokratların sanayi devrimiyle ortaya çıkan eşitlik,özgürlük ve kardeşlik olan değişmez ilkelerine; küreselleşen dünyanın bu ilkeleri zenginleştiren güvenlik,değişim ve yeryüzüyle kıyaslayan tezleriyle tanışıp bunu içselleştirip partinin değişmez politkası haline getirmedikçe, kendini ne içte seçmen kitlesine, ne de demokratik yeryüzüne anlatabilir.CHP ne yapacağı konusunda net değil, ne dünyadaki değişimi ne de kendi toplumunu sosyolojik olarak okuyamıyor.
Sosyal demokrat partilerin soy ağacı marksizmdir ve sosyal demokrasi, marksizmden türetilmiş bir kavramdır.
Sosyal demokrasinin Fikir babaları Kautsk,Bernstain ve Jaures’tir.
Sosyal demokratların fikir babalarının resmi CHP’nin hiçbir parti teşkilatlarında göremezsiniz.
CHP ne marksı tanır ne de sosyal demokratların fikir babalarını istisnalar hariç.
Kautsk,revizyonizm kavramını ortaya attığında tezi marksizmi yeniden gözden geçirmek ve marksizmi çağa göre zenginleştimek olarak ileri sürüyordu..Leninist politikaları reddetmiş,işçi sınıfı çağdaş burjuvazi ile ittifak yapmalı demiş;burjuvazi ile uzlaşarak toplumu dönüştürme projesinin en çok”demokrasi” boyutunu işlemiştir.
CHP’nin bu tezleri partiye yansıtma diye bir derdi var mı,parti yönetiminde ve parti içi iktidar mücadelesi verenlerin? Yok.
Sosyal demokrasi, toplumun üreterek , örgütlenerek,değişen dünyayı yorumlayarak sosyalleşmesini savunur; bunun yol haritasının güzergahının sivil iteatsızlıktan geçtiğini,sivil toplumun devlete rağmen oluşmuş askerden arınmış toplum olarak tanımlarken..
28 Şubat sürecinde dönemin CHP Genel başkanı Türk Silahlı Kuvvetler bir sivil toplum demişti.
Kendini Sosyal demokrat bir parti olarak tanımlayan genel başkanın sivil toplum yorumu,sosyal demokrasinin evrensel ilkeleriyle benzerliği var mı,darbe yapanlardan sivil toplum olur mu?
CHP, bireyi değil ,devleit kutsayan,temel hak ve özgürlüklerden yola çıkıp, insanı merkeze koyan, devleti vatandaşın himzetkarı değil de, vatandaş, devletin hizmetkarı olmasını savuna gelmiş devleti kutsamış bir partidir günümüze kadar.
CHP’nin adı halk ama kendisi toplum kesimlerine yabancı, damardan devletçi parti olarka siyasal yaşamımızda yer almıştır.Aldığı oy da bunu kanıtlamıyor mu,iktidarla CHP’nin oy farkı yirmi puan.
CHP, dileriz bu kurultayda seçimlerden aldığı yenilgilerden ders çıkartıp, AB standarltlarında bir demokrasiyi savunur, temel hak ve özgürlükleri öne çıkartır,başta ana dilde eğitim olmak üzere,bireyin doğuştan kazanmış olduğu hakları pazarlık konusu bile yapmaz,yaptırmaz,savunucusu olacağını,vicdanı reddin de bir insan hakları olduğunu kurultaya taşır, parti programına yazar,kişilerden değil de ilkeler ve kavramlarla topluma nefes aldıracak bri muhalefet olarak küllerinden yeniden doğar umuduyla başarılar diliyoruz.
Muhalefet iktidardan daha önemlidir,her yerde bir iktidar vardır ama muhalefet yoktur,demokrasiye ve hukuka inamış bir muhalefet aynı zamanda demokrasinin siğortasıdır.AKP’nin hukuk tanımaz,yargı kararlarını uygulamaz ve yargıya darbe yapmasının ve anayasa tanımazlığının keyfiyeti; güçlü bir demokrat muhalefetin Türkiye’de olmamasıdır.
Dileğimiz CHP endişelerimizi yanıltıp, medyaya haber olan değil,medyada günlerce kurultay kararlarının toplumsal sorunları çözen tezleriyle,projeleriyle demokratik bir hayatın ortaya çıkmasının iktidar işaretlerini verir.
CHP’de Kimin genel başkanlığı kazandığı değil, toplumun tüm kesimlerinin umudu olan,güven veren her bölgeden ve ilden oy alan iktidara yürüyen bir parti olarak kurultaydan çıkmasıdır.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları





































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025