Mehmet TIRAŞ
Her zaman olduğu gibi medyanın görmediği,gündeme giren ve girmeyenlerin kısa bir kronolojisini yaparak işimize başlayalım.
İş cinayetleri hız kesmeden sürüyor ama yandaş medya görmemeye devam ediyor siyasi iktidarında işçi ölümleri umurunda bile değil.
Havuz medyasının tetikçi takımının görev alanlarında gazeteclik yok, onların görevi meslektşalarını hedef göstermek,ihbar etmek ya bizden olursun ya işsiz kalırsın, ya da hapishaneyi boylarsın.
Demokrasi ve hukuku baypas eden,yargıyı ters köşeye yatıran,medya özgürlüğünü yokeden OHAL’i yere göge sığdıramıyorlar.
OHAL ile ne grev ,ne direniş ne de gösteri yapılabiliyor güvenlik bahane edilerek.
2017 yılının ilk beş ayında iş cinayetlerinde ölen işçi sayısı 741’i bulmuş..
Türkiye’de her gün iş cinayetlerinde 4 işçi ölüyor, 6 işçi sakat kalarak iş göremez duruma düşüyor.
AKP’nin 14 yıllık iktidarında tam 18 bin 881 işçi ölmüş..
Türk-iş ve Hak-iş ise sanki bu ölen işçiler değilmiş gibi hiç umurunda bile değil.
Küçümsemek anlamında değil duyarlılık anlamında söylüyorum;eğer her gün İstanbul sokaklarında dört kedi ölse, altı kedi de sakat kalsa idi; hayvan sevenler ortalığı birbirine katar bunu medyada haber yaptırır ülkenin de gündemine sokarlardı.
Sendikaları geçim kapısı olarak kullanan Türk-iş ve Hak-iş’li sözde sendikacılar temsil ettikleri işçi ölümleri karşısında,hayvan sevenler kadar duyarlı değiller..Olmadıkları gibi bir de iş cinayetlerini işin fıtratında var diyen iktidar mensuplarını ayakta alkışlamıyorlar mı?
İşçi ölümleri ile ilgili yandaş medyanın yazılı ve internet sayfalarını tarıyorum hiç mi hiç bir haber yok.
Nasıl bir gazetecilik bu hiç mi vicdanınız sızlamıyor sizin?İş cinayetlerine AKP’e hükümetinden rahatsızlık gelecek ki bunlarda haber yapsınlar.
Haber kanallarına bakıyorum haftanın yedi günü yapmıyorsanız bir veya iki ayda bir olsun; bu iş cinayetleri tartışma konusu yapılmaz mı, işçi katliamlarının durdurulması konu edilmez mi?
Devlet tarafından kollanan ve nemalanan Türk-iş ve Hak-iş gibi işçi konfederasyonlarının kültürü, işçi sınıfının evrensel kültürüne evrilmediği sürece; ne sivil iteatsızlık ortaya çıkar ne de gerçek özgürlüğün sahipleri olan işçiler bu sendikal yapıyı bertaraf etmeden, bir arpa boyu yol alınamayacağı gibi, iş cinayetleri de önlenemez.
Ya gıda fiyatlarına ne demeli?
Gıda fiyatları el yakıyor.
Kendi çapımda ikamet ettiğim semtten yola çıkarak alışveriş merkezlerinde ve marketlerde kolaçan ederek;internette de karşılaştırma yaparak gıda fiyatları üzerine küçük bir araştırma yaptım, gerçekten fiyatları yakalamak mümkün değil uçuyor.
Marketleri dolaşırken yoksulluk rakamları aklıma takıldı 17 milyon insanın günde iki dolarla geçindiği, 40 milyon insanın yoksulluğu yaşadığı,784 bin kişinin Gayri Safi Milli Hasılanın(GSMH) yüzde 54’nü aldığı bir ülke de, bu hayır mübarek ayda insanlar nasıl besleniyor diye kendime sormadan da edemedim.
Gıda Fiyatları inanılır gibi değil yanına yaklaşılmıyor fiyatlar uçuyor.
Kırmızı et ve türleri inanılmaz yükselişe geçmiş, Ramazan ayı ile kırmızı et altınla yarışıyor desek abartmamış oluruz.
Kıymanın kilogramı 35 ile 40 TL arasında değişirken,kuş başı 45-50,sucuk 55-60,kavurma 60,kuzu prizola 75,pastırmanın kğ 105 TL’den satılıyor.En ucuz beyazet bütün tavuğun kilosu o da 13 TL.
Kahvaltı sofrasının değişmezi zeytinin ortalama kilosu 15 TL,Peynirin kğ ise 20 Tl den,kolisinde 30 tane yumurta bulunan orta boy yumurta ise 9 Tl’den müşteri buluyor.
Kuru gıdaların geri kalır yanı yok,kuru fasulye ve nohut’un kilosu 8 ile 9 Tl arasında değişirken..
Sebze ve meyveler ise başka bir kulvarda dört nala koşuyor kilosu 5 liradan marketlerde ve pazarlarda ne bir meyve var ne de bir sebze.Ya 7 milyonu bulan işsizler ordusu nasıl geçniyor?
Enflasyon kesin ikili rakamda seyrediyor ne kadar resmi olarak enflasyonun yüzde 12 olduğu açıklansa da;enflasyon yüzde 25 ile 30’larda seyrediyor;pazarcılarınn tezgahları,marketlerin manav reyonu bunu çok rahat gösteriyor.
İsterseniz sabahları fırınlara bir uğrayın bayat pide soranlar, bizim dile getirdiklerimizi canlı dinlersiniz.. Sıcak pide 2.5 TL’den satılırken bir gün sonra bayat olarak 1 Tl den satılıyor aynı fırında.
Farkındaysanız AKP’den başta da partili Cumhurbaşkanımız olmak üzere temel tüketim maddeleri üzerine hiç mi hiç konuşmuyorlar..Ekonomiyi köprü,duble yol,metrolarla,hava limanları ve tünellerle anlatıyorlar.
2011 yılına kadar Cumhurbaşkanı Erdoğan her ortamda kendi iktdarlarında asgari ücreti ballandıra balandıra anlatırdı, şimdi aklına bile gelmiyor asgari ücret.
Soralım islami kesime ve iktidar çevresine, sizin için bu kadar kutsal olan on bir ayın bir sultanı Ramazan ayında, neden bu gıda fiyatların artışına tepki göstermiyorsunuz,yoksulluğu ve gelir dağılımındaki adaletsizliğe niçin suskun kalıyor sunuz?
Hani komşusu açken tok yatan bizden değil di?
Bunları hatırlattıktan sonra gelelim Katar kuşatmasına ve Ankara’ının açmazına!.
Basında bir deyim vardır bütün yollar Roma’ya çıkar diye..
Orta Doğu da ve islam ülkelerinde Arap Baharından sonra rüzgar ters esse Türkiye fırtınaya yakalanıyor.
Dış politikada hamasete dayalı değerli yalnızlığın efelenmelerinin sonucudur bu yaşadıklarımız.
Suriye’de Esat’a karşı mezhep ittifakı yaptığımız Sudi Arabistan ve Katar ortaklığının nasıl bir düşmanlığa dönüştüğü, dış politikada ebedi dostluğun olmadığını göstermiyor mu?
Suudi Arabistanın öncülüğünde yedi ülkenin Katar’ı kuşatma ile kalmayacağını bunun Türkiye’ye yansıyacağının tartışmaları yapılıyor.
Ankara’nın dost ilan ettiği Mülüman kadeşler örgütünü bu yedi ülke, İHVAN olmak üzere IŞİD’i terör örgütü ilan eden ülkeler, Katar’ı da bu örgütlerin finansmanını sağlamakla suçluyorlar,bu iddialara hatırlanırsa Ankara’da çok muhatap olmuştu IŞİD konusunda.
Öngörüsüz siyasetin sonuçları bunlar.. Bir adım önünü göremeyenlerin gelecek üzerine söyleyecek sözü mü olur kim ciddiye alır.Orta Doğu siyasetinde ülkelerini yönetenlerin hamaset lüksü yok.
Türkiye hiç bir dönemde buna askeri darbelerde dahil görülmemiş dış politikada bir kriz ve yalnızlık yaşıyor ve açmazlar içinde.
Katar kuşatması dileriz başımıza bir çorap örmez ama yazılan çizilenlere ve gelişmelere bakılırsa bize bir fatura çıkartılacak ama nasıl bir fatura onu da zaman gösterecek,çok ta gecikmeyecek gibi.
İnşallah korkulanı yaşamayız.
Korkulan ne derseniz, sınırımızdaki süren savaşın ülke topraklarına sıçraması..
Suriye iç savaşının yansımalarını 3 milyon mülteciyle uğraşırken bir de nur topu gibi Katar sorunumuz doğdu.
Hamasetin hiç geçerli olmadığı alan dış politikadır bir de; Orta Doğu ülkesiyseniz kırk kere ölçüp bir kere biçmelisiniz.
Yazarlar
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları







































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025