Abdulmenaf KIRAN
Dün yine dünya barış günüydü.
Her yıl 1 Eylül günü Dünya Barış Günü olarak kutlanıyor. Barış yanlısı Sivil Toplum Kuruluşları, siyasi partiler ve gönüllü aktivistler barışı temenni eden mesajlar yayımlar, barış için çeşitli aktivitelerde bulunurlar. Bu yıl da aynı mahiyette çeşitli açıklama ve etkinlikler yapıldı.
Amiyane bir söz var,” Mutlu aşk yoktur ” denilir; ama her insan aşk peşinde koşar. Mutlak barış da yoktur:
Anayasa Hukuku, anayasaların birer toplumsal sözleşme metni olduğunu yazar. Pek çok Toplum sözleşmesi teorisi vardır. Bunların en çok bilinenleri Thomas Hobbes, John Locke ve JJ.Rousseau tarafından yazılanlardır. Hobbes,” insan insanın kurdudur “ der ve “ toplum sözleşmesinden önce insanların anarşi içinde yaşadığını, güçlülerin güçsüzlere yaşam hakkı tanımadığını, güçlünün iradesini zayıfa dayattığını “ ….söyler.
Locke ise “ toplum sözleşmesinden önce insanların barış içinde yaşadığını …..” yazar.
Bir de Marksistler Köleci toplumdan önce İlkel Kominal Toplumun yaşandığını, insanların barış içinde bir arada yaşadıkları, özel mülkiyetin olmadığını ve insanların kollektif yaşadıklarını söylerler.
Hangi teorinin doğru olduğunu kestirmek zor. Fakat insan doğasına baktığımızda Hobbes’in görüşlerinin hiç de yabana atılamayacağı görülüyor.
Siyasal tarih bize şunu gösteriyor. Güçlülerin, zayıfları korkutarak, baskı ve, tahakküm altına aldığı, kendi iradelerini dayattığını. Kısacası zor, toplumsal ve siyasal yaşama damgasını vurmuştur. İnsanların amaçlarına zor kullanarak ulaşabildiği bir ortam da, ebedi barışa ulaşmak mümkün değildir.
Dünyada bir savaş sektörü vardır. Bu sektör şiddet ve savaştan besleniyor. Bunlar var oldukları sürece dünyada çatışma bitmeyecektir. Bu gün Silah sektörü çok büyük bir kar elde etmektedir. Gittikçe gelişmekte olan bu sektör çatışmaların bitmesine izin vermez.
İkinci büyük sektör ise iktidar tutkunlarıdır. Hükümetler kolay kolay iktidar koltuğunu bırakmak istemezler. Ta büyük İskender’den , Aristo’dan bu yana çok iyi bilinen bir şey var. Savaşlar vatandaşları hükümet etrafında toplar. Vatandaş hükümetin yanlış icraatını savaş hallerinde eleştirmezler. Önceliği toplumsal güvenlik alır. Dolayısıyla her kes ortak düşmanı bertaraf etmek için fedakarlık yarışına girer. Bu nedenle hükümetler genellikle toplumun dikkatini iç ve dış düşmanlara yönlendirir. Hatta savaş durumlarında, her türlü eleştiriyi “Vatana İhanet“ ile yaftalarlar.
Öte yandan tüm siyasi iktidarlar büyük devlet olmaya çalışır. Büyük devlet olmak için geniş topraklara ve büyük nüfusa sahip olmak gerektiriyor. Bu durum da siyasi iktidarlarda yayılma iştahını kabartıyor. Ordusunu modernize edip, ekonomik olarak güçlenen devletler genelde çevrelerinde işgal edebilecekleri toprakları kolaçan ederler. Saddam’ın 1980 yılında İran’a, saldırması, 1990 yılında Kuveyt’i işgal etmesi uluslararası ilişkilerin bu özelliğinden de kaynaklanıyor. Görüldüğü gibi savaşın güçlü taraftarları vardır.
Öte yandan Barışın da çok geniş bir toplumsal tabanı mevcuttur. Emekçiler, silah tacirleri hariç, ticaret yapanlar, köylüler ve meslek sahiplerinin savaşta çıkarları yoktur. Bu kesimlerin çıkarı barıştadır. Ne var ki, savaş yanlıları kadar örgütlü ve organize değiller. Bu nedenle evrensel barışı tesis etmek ancak bir temenni olarak kalıyor. Ama biz yine de bu temenninin gerçeğe dönüşmesi için mücadeleci olalım. Bazen ütopyalar bile insana yaşam sevinci ve mücadele azmi katmaktadır. Bir temenni olmaktan öteye geçmezse de barış için mücadele etmek gerekiyor.02.09.2017
Av.Abdulmenaf KIRAN
HAK-PAR Gnl.Bşk.Yrd.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları





































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.08.2025
8.04.2024
23.05.2020
30.03.2020
27.06.2019
28.05.2019
27.06.2018
24.04.2018
14.02.2018
4.02.2017