Ahmet ALTAN
Bütün kavga dövüş niye?
En azından “teoride”, hukuk kurallarına uygun demokratik bir ülkede barış içinde, huzurlu bir hayat sürmek için.
Çok insani, anlaşılır ve haklı bir talep bu.
Neden Ahmet Şık’ın henüz yayınlanmamış kitabının yasaklanmasına hep birlikte karşı çıkıyoruz?
Hukukun ve demokrasinin zedelendiğinden kuşku duyuyoruz çünkü.
Hukuk ve demokrasi olmazsa, barış ve huzur da olmaz, bunu biliyoruz.
Ahmet Şık’ın kitabı için mücadele ederken, hukuku ve demokrasiyi zedeleyen, barış ve huzur yolunu tıkayan tek olayın bu olmadığını da biliyoruz, değil mi?
Peki, medya Şık olayında gösterdiği “mücadeleciliği”, hukukun, demokrasinin, barışın zedelendiği her olayda gösteriyor mu?
İşte buna gönül rahatlığıyla “evet” demek zor.
Dün biz bir Wikileaks belgesi yayınladık.
Bir eski “askeri istihbaratçı” Amerikalılara, PKK’lılara “ilaç satan” bir anlaşmanın istemeden parçası olduğunu söylemişti.
Ordu ile PKK savaşıyorlar ama ordudan birileri PKK’ya ilaç satıyor.
Bu, normal mi?
Hayır.
Peki, dün neden gün boyunca hiçbir televizyon kanalında bununla ilgili bir haber, bir yorum, bir tartışma izlemedik?
Neden internet sitelerinin çok azı bu haberi gördü?
PKK’ya “ilaç satmayı” ordudaki “yüksek insani duyarlılığa” mı bağladılar?
Pek sanmıyorum.
Öyle bir “duyarlılık” PKK’ya ilaç satmaz, savaşı bitirecek demokratik adımların yolunu açar.
Biz otuz yıl boyunca ordudan böyle “demokratik” adımlar ya da böyle adımlara verilen bir destek görmedik.
Öyleyse bu “ilaç satma” işi ne?
Bu olayı, daha önceki karakol baskınlarıyla, 33 askerin öldürülmesiyle, “Heron” skandalıyla birlikte düşündüğünüzde karşımıza garip bir gerçek çıkıyor.
Bir yandan, medyanın da yardımıyla müthiş “ırkçı, düşmanca, savaşçı” bir propaganda yürütülüyor, siyasilerin “barış” çabaları yerden yere vuruluyor, operasyonlarla savaş tırmandırılıyor, bir yandan da el altından karakol baskınlarının yolları açılıyor, otuz üç asker silahsız halde bir otobüse bindirilip ölümün kucağına atılıyor, gizlice PKK’ya ilaç satılıyor.
Böyle garip ve çapraşık bir ilişkiler yumağından, hukuka ve demokrasiye uygun, barışçı bir yapı çıkar mı?
Çıkmaz.
O zaman şu soruyu sormamız kaçınılmaz oluyor.
Ahmet Şık’a ve kitabına yapılanlara karşı çıkanlar, neden ordunun bu tuhaflıklarına karşı çıkmıyor?
Amaç demokrasi, hukuk, şeffaflık ve barışsa, Şık olayı gibi PKK’ya ilaç satma olayı da derhal bir infial yaratmalıydı.
Neden yaratmadı?
İşi biraz daha ileri götürelim.
PKK’ya ilaç satan “AKP’li bir grup” olsaydı ya da AKP’den bile daha fazla düşmanı varmış gibi gözüken Gülen Cemaatinden bir grup olsaydı, sizce olay aynı sessizlikle karşılanır mıydı?
Bugüne kadar yapılanlara baktığımızda “karşılanmayacağını” söyleyebiliriz.
Peki, neden Ahmet Şık olayında “demokrasi” için haykıranlar, PKK’ya ilaç satılması konusunda sessizler?
Demokrasiyi, hukuku, barışı sadece “Ahmet Şık’ın kitabına özgürlük” sağlayarak gerçekleştiremeyiz, devletin ve ordunun şeffaflaşmasını, savaşı kışkırtacak eylemlerden kaçınmasını, barışın yolunu açmasını da talep etmemiz gerekir.
Şık’ın kitabının yasaklanması karşısında sessiz kaldığınızda da, ordunun gizli ilişkilerine gözlerini kapadığınızda da demokrasinin ve hukukun yaralanmasına destek vermiş olursunuz.
Bu ikisinden birini eksik yapmak, “demokrasi ve hukuk” dışında bir amacınız olduğu kuşkusunu yaratır haklı olarak.
Şık’ın kitabına sahip çıkalım.
Ordunun şeffaflaşmasına ve barışa da sahip çıkalım.
Hukuku ve demokrasiyi “bütünlüklü” bir şekilde koruyalım.
Tabii, eğer derdimiz “hukuku ve demokrasiyi” korumaksa.
Yok eğer derdimiz, Ergenekon davasını “sulandıracak haksız bir uygulama yakaladık” deyip elimize geçen fırsatı değerlendirerek bunu “demokrasi” sosuyla lezzetlendirmekse...
Böylesine bayat bir yemeği hiçbir “sos” lezzetlendirmez, sos dökülür, altındaki ortaya çıkar.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları





































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.05.2020
21.01.2020
6.02.2019
28.11.2019
23.11.2019
11.11.2019
21.03.2020
25.09.2018
19.09.2018
26.08.2018