Ahmet TAKAN
Bana sorarsanız, "YAŞ"ta "sürpriz" Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na atama değil. "Nasıl oluyor canım herkes öyle diyor." Desinler efendim!.. "Herkes öyle diyor" diye biz bildiğimiz doğruları söylemeyecek miyiz?.. "YAŞ"tan 1 gün önce Tarabya zirvesinde bazıları listeyi orada görmüş olabilir. "Tarihi YAŞ" diye havuz medyasında ziller çalınıp oynanan, 2 saatliği yeme-içme ve çay-kahve faslından ibaret 4 saatlik uzuun maratonda(!) tasdik kaşeleri de vurulmuş olabilir... Ancak bu "YAŞ"ta şu andaki en önemli sürpriz, Mete Han'dan bu yana ilk defa Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nda sadece ve sadece 1 Generalin terfi ettirilmiş olması. Turpun büyüğü heybede deyip.. Es verelim!.. Daha büyük sürprizlere hazır olmak gerek. "YAŞ"a sivil imza mı atılmış yoksa"ulusalcı" geçinen başka bir çetenin imzası mı atılıyor?.. Gelişmeler, fotoğrafı tüm netliği ile ortaya koyacak.
"YAŞ" kararları belli olur olmaz, başta Genelkurmay olmak üzere TSK'da tutmaya çalıştığım nabzı şöyle özetleyebilirim:
Moraller son derece bozuk. Hain darbe girişimi ardından TSK içinde meydana gelen açıkları düşmana mermi vermemek adına pas geçeceğim. Ona rağmen, canla başla görev yapan askerlerimizin moral motivasyonu iyice düşmüş durumda, "sivilleşme" adına teamüllerin alt-üst edilmesi kafaları allak bullak etmiş. Kaynaklar şunları söylüyor:
"En ağırımıza giden noktalardan biri YAŞ öncesi bazı Binbaşı, Yarbay ve Albayların bazı özel yerlere çağrılıp, diğerleri hakkında sicil soruşturması yapılması. Bu fikirlerine başvurulan arkadaşlarımızın çoğunluğu da bu durumdan rahatsız oldu. Bundan sonra terfi için AKP ilçe ve il başkanlarından kartvizit almak gerekecek."
Bundan sonrasını, "YAŞ"ın değerlendirmesini konunun uzmanına, Millî Savunma Bakanlığı eski Genel Sekreteri emekli Kurmay Albay Ümit Yalım'a bırakalım...
Yalım, "15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından kamuoyunda en çok sorulan soru 'FETÖ'cülerin nasıl general ve amiral olduğu' sorusuydu" hatırlatmasını yapıyor ve ekliyor:
"Bu soruya eski Genelkurmay Başkanı Necdet Özel cevap verdi. Necdet Özel, TSK içindeki aşamaları anlattıktan sonra 'Bütün bu aşamalardan sonra terfi listesi YAŞ'tan önce oluşur. Bu kez ben bu listeleri alıp Başbakan'a giderim. Başbakan da listeye bakar, gerek görürse değişiklikler yapar. Ondan sonra da onay verir. Ben onay verilmiş listeyle YAŞ toplantısına giderim' dedi. Özel'in anlattıklarından,terfi konusunda asıl kararı Tayyip Erdoğan'ın verdiği ve YAŞ toplantısının da imza atmak, meyve suyu içmek ve yemek yemenin ötesine geçmediği anlaşılıyor."
15 Temmuz hain darbe girişiminin önde gelen ismi Semih Terzi'nin, 2014 YAŞ kararları ile birinci sıradan Tuğgeneralliğe terfi ettirilmesi ve atama kararının altında R. Erdoğan'ın imzasının olduğunu hatırlatan Yalım,"Tayyip Erdoğan, hangi gerekçe ile Semih Terzi'yi birinci sıradan Tuğgeneral rütbesine terfi ettirdi? Erdoğan bu sorunun cevabını Türk milletine vermek zorundadır" diyor.
5'incilikten 1'nciliğe giden yol
KHK'larla yapılan düzenlemelerle orduda siyasallaşmanın önünün açıldığını savunan Ümit Yalım, bakın, "denizde sürpriz"i nasıl değerlendiriyor:
"Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na Donanma Komutanı Veysel Kösele'nin atanması beklenirken rütbe sıralamasında beşinci olan Koramiral Adnan Özbal atandı. Oramiral Kösele, kumpas davasında yargılanmış FETÖ mağduru bir subaydı. Kösele'nin, Deniz Kuvvetleri Komutanı olması gerekirken emekliye sevk edilmesi, AKP Hükümetinin FETÖ ile mücadelede samimi olmadığının somut bir göstergesidir.
Özbal, Donanma Komutanlığı yapmadan doğrudan Kuvvet Komutanlığına atandı. Bu durum Silahlı Kuvvetlerde olması gereken liyakat ve askeri hiyerarşi kurallarını alt üst etti. Özbal, 2013-2014 yılları arasında Sahil Güvenlik Komutanlığı yaptı. Özbal'ın bu görevi sırasında Ege Denizi'nde vahim olaylar yaşandı.
Türk Kaptan Mustafa Ateş, Bodrum'da Türk kara sularında teknesi ile seyir halindeyken Yunan Sahil Güvenlik Botundan açılan uçaksavar makineli tüfek ateşi ile 14 Nisan 2014 tarihinde öldürüldü. Göçmen taşıdığı iddia edilen tekne boş çıktı.
Bodrum Turgutreis sahillerine 1,5 mil mesafedeki Çatal Ada yakınlarında, Türk kara sularında balık avlayan vatandaşlarımızın teknesine, 30 Mayıs 2014'te Yunan Sahil Güvenlik Botu tarafından uçaksavar makineli tüfeği ile ateş açıldı. Motoru kullanılamaz hale gelen teknedeki dört vatandaşımız Yunan askerleri tarafından silah zoruyla İstanköy'e götürülerek tutuklandı. Türk kara sularında balık avlayan vatandaşlarımız Yunan kara sularında balık avladığı gerekçesi ile tutuklandı.
Yunanistan Sahil Güvenlik Botları ile Türk kara sularını ihlal ederken ve Türk kara sularında deniz haydutluğu yaparken dönemin Sahil Güvenlik Komutanı Adnan Özbal, kendisine 3152 (İçişleri Bakanlığı) ve 2692 (Sahil Güvenlik Komutanlığı) sayılı kanunlarla verilen görevleri yapmadı veya yapması hükümet tarafından engellendi. Özbal, Türk kara sularının muhafaza ve emniyeti ile Ege Denizi'ndeki egemenlik haklarımıza ve denizdeki vatandaşlarımızın can güvenliğine sahip çıkmadı. Yunan Sahil Güvenlik Botları ve Yunan askerleri hakkında hiçbir işlem yapmadı. Erdoğan ve AKP Hükümetlerinin Ege Denizi'nde Sevr Antlaşması'nı uygulamasına seyirci kaldı ve AKP Hükümetinin Ege Denizi'ndeki teslimiyetçi politikalarına tam bir uyum sağladı. Emsallerinden daha kısa süre içerisinde Koramiral rütbesine terfi etti ve çok kısa bir süre içinde de Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na atandı.
Deniz Kuvvetleri'ne yapılan atama ile Erdoğan ve AKP Hükümetlerinin Ege Denizi'nde Sevr Antlaşması'nı uygulamaya devam edeceği açıkça görülmektedir."
Bu "ilk"lerin yaşandığı SAŞ (Sivil Askeri Şura) böyle geçti. İnşallah, yağmurdan kaçarken doluya tutulmayız!..
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2021
10.11.2021
13.10.2021
12.10.2021
9.09.2021
31.08.2021
4.08.2021
13.07.2021
6.07.2021
2.07.2021