Akdoğan Özkan
Geçen hafta Umman’da İran heyetiyle dolaylı olarak görüşen ABD yetkililerinin hangi jeopolitik hesaplarla orada olduklarına değinmiştim. İki gün önce heyetler Roma’da ikinci tur görüşmeleri de tamamladılar. Heyetlerin 26 Nisan’da yeniden görüşecekleri açıklandı. Ancak iki ülke arasındaki ikili ilişkiler hangi yöne evrilecek, bölgemizde yeni bir savaşa mı yoksa barışa mı daha yakınız, pek bir ipucu yok. Umman başkenti Muskat’taki ilk görüşme ile İtalya başkenti Roma’da gerçekleşen ikinci görüşme arasındaki zaman zarfında meydana gelen gelişmeler, verilen demeçler sorunun yanıtına dair fikir verebilir, diyerek bu yazıda bu gelişmeleri ve demeçlerin satır arasından okuduklarımızı masaya yatıralım.
Yatıralım, zira müzakereler üzerinden giderilmeye çalışılan ihtilaf, görüşmelerin çökmesiyle bir anda dünyayı, hadi dünyayı olmasa da bölgemizi yeniden ve Türkiye’nin de etkileneceği şekilde daha büyük bir ateşe verebilir. Ellerini ovuşturarak kenarda bunu bekleyen epey bir kesim olduğu da malum.
Şu aşamada müzakerelerin neye evrileceği tam olarak belli değil.
Neoconlar önce Amerikacılara karşı
Bir yanda “Trump gerçekte İsrail’in İran’ı vurmasını istiyor ve askeri destek de verecek, sadece bu görüşmelerle meşruiyet ve ‘rıza üretimi’ arıyor, bir noktada İran’ı nükleer silah sahibi olma arzusundan caydıramadıklarını söyleyerek masayı devirecek ve sonrasında silahlar konuşacak,” diyenler var.
Bir yanda da benim gibi, “ABD istihbaratının başındaki Tulsi Gabbard’ın elindeki bilgiler, İran’ın nükleer silah geliştirme çabası içinde olmadığını gösteriyor, dolayısıyla Trump bu ülkeyi vurmaktan yana değil, Rusya’yı izole etme hesapları içinde Tahran yönetimine rol üstlendirmenin peşinde,” şeklinde akıl yürütenler var. Geçen hafta jeopolitik arka planını detaylı şekilde açıkladığım gibi, Washington’un ölümü gösterip Tahran’ı sıtmaya razı etmeye çalıştığını, en azından buna öncelik vermek istediğini düşünmek mümkün.
Tabii ortada bu şekilde seçenekler olduğunu söylemek, Washington için meselenin akla kara berraklığında olduğunu söylemek anlamına gelmiyor. Zira ABD yönetimi içinde ciddi görüş ayrılıkları olduğunu görüyoruz. Bir tarafta, Savunma Bakanı Pete Hegseth, Dışişleri Bakını Marco Rubio, Ulusal Güvenlik Danışmanları Sebastian Gorka ve Mike Waltz gibi neo-con isimler… Bir yanda da Başkan Yardımcısı J. D. Vance, Ulusal İstihbarat Direktörü Tulsi Gabbard ve Başkan’ın Orta Doğu Temsilcisi Steve Witcoff gibi “America First”çü kanat var.
Ekip içindeki derin sayılabilecek görüş ayrılıkları kendisini sadece İran meselesinde değil Ukrayna meselesinde de hissettiriyor. Neocon isimler nasıl İran karşısında şahin kesilmekten yanaysa ve İsrail’e destek verilmesi gerektiğini düşünüyorsa, Ukrayna’da da Kiev yönetimini müzakerelere oturtma çabasından arabuluculuktan vazgeçilmesini istiyorlar. “Önce Amerikacı” dediğim isimler ise Mossad istihbaratının sağladığı bilgilerle hareket etmekten yana değil.
Bizi bu yazı çerçevesinde ilgilendiren İran meselesi temelinde konuya biraz daha yakından bakacak olursak…
Mesela, ABD Kongresi üzerinde etkili Siyonist lobilerin tüm engelleme gayretlerine rağmen Tulsi Gabbard, Ulusal İstihbarat Direktörü olarak Başkan Donald Trump’a geçtiğimiz haftalarda, “İran 2003’den bu yana nükleer silah geliştirme çalışması yürütmüyor, ülkenin dini lideri Ali Hamaney de böyle bir çaba yürütmenin karşısında” şeklinde özetleyebileceğimiz bir rapor sunmuştu. Ama Trump’ın Dışişleri Bakanı Rubio İran’ı bir şekilde vurmayı arzulayan bir kanatta yer alıyor. Siyonizm yanlısı lobi gruplarından 1 milyon doların üzerinde bağış aldığı söylenen bir isim Rubio. Trump İran ile dolaylı görüşmelere belki bu yüzden Rubio’yu değil, Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witcoff’u gönderdi.
Görüşmelerin dinamiği
Şimdi biri Umman başkenti Muskat’ta diğeri İtalya başkenti Roma’da gerçekleşen iki görüşme arasında yaşanan ve çok önemli bulduğum gelişmeleri aktarayım:
İran Dışişleri Bakanı Abbas Erakçı ikinci tur görüşmelerden 3 gün önce, uranyum zenginleştirmenin İran'ın nükleer programının temel bir parçası olmaya devam ettiğini ve bunun “müzakere edilemez” olduğunu yineledi. Böylelikle, ABD Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un Tahran'ın uranyum zenginleştirme çabalarını durdurması yönündeki talebine net bir yanıt vermiş oldu. Erakçı, kabine toplantısının ardından gazetecilere şöyle konuştu: “İran'ın uranyum zenginleştirmesi gerçek, kabul görmüş bir konudur. Olası endişelere yanıt olarak güven oluşturmaya hazırız, ancak zenginleştirme konusu müzakere edilemez.”
Aslına bakılırsa, bu acıkmalara rağmen, iki heyetin tutumları arasında radikal bir fark olmadığını sanıyorum. Zira, Witkoff, 14 Nisan’da Fox News’a yaptığı bir açıklamada, ABD'nin Tahran'ın nükleer programını ortadan kaldırmaktan ziyade sınırlamayı hedeflediğini ima eden yorumlarda bulunmuştu. Witkoff bu röportajda, “Başkan söylediklerini kastediyor: İran'ın bir nükleer bombası olamaz,” demiş ve İran ile devam eden “görüşmenin” zenginleştirme ve silahlandırma hakkında olacağını, üzerinde mutabık kalınan taahhütlerin doğrulanması zorunluluğunu vurgulamıştı.
Witkoff’un açıklamalarındaki iması bir gerçeklik ifade ediyorsa, Amerikan heyeti, Obama yönetimi döneminde, 2015 yılında imzalanan P5+1 İran nükleer anlaşmasının önemli bir bileşenini, Tahran ile bugün yürütülen görüşmelerde yeniden bir referans noktası olarak kullanıyor demektir. Bu ilginç, zira Başkan Trump bu yaklaşımı 2018'de terk ederek anlaşmadan Washington’un imzasını çekmişti. Trump’ın uzun süredir eleştirdiği söz konusu nükleer anlaşma, İran'ın uranyum zenginleştirme seviyesini yüzde 3,67'nin üzerine çıkarmasını, İslam Cumhuriyeti'nin silah elde etmesini engellemeyi amaçlayan bir çerçeve kapsamında yasaklıyordu. Trump, Washington'un imzasını bu anlaşmadan çekince, İran uranyumu yüzde 3,67 oranına kadar zenginleştirme kısıtından ve kendisini ABD'ye karşı sorumlu hissetmekten kurtulmuştu. Zaman zaman İran’ın bu oranı aştığına yönelik söylentiler çıkmıştı. Elinde yüzde 4'lere yakın mertebede zenginleştirilmiş uranyum bulunan bir ülke olarak İran’ın bu oranı yüzde 20'nin üzerine çıkardığında nükleer reaktörlerinde, yüzde 90'ın üzerine çıkardığında da füzelerin nükleer başlıklarında kullanabilecek bir noktaya ulaşacağı hep söylenmişti.
İsrail yine de vurabilir
Bu arada, İsrail’in önümüzdeki aylarda İran'ın nükleer tesislerine bir saldırı olasılığını dışlamadığı da aynı günlerde ortaya çıktı. Hem de Başkan Donald Trump’ın, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'ya ABD'nin İran’a saldırıyı desteklemeyi istemediğini söylemesine rağmen. Reuters’in İsrailli bir yetkili ve konuya aşina iki kişiden aldığı bilgilere göre, İsrailli yetkililer, Tahran'ın nükleer silah edinmesini engellemeye yeminliler ve Netanyahu, İran ile yapılacak herhangi bir müzakerenin Tahran yönetiminin nükleer programının tamamen ortadan kaldırılmasıyla sonuçlanması gerektiğinde ısrarlı.
Oysa New York Times’ın yazdığı üzere, Donald Trump Beyaz Saray'da bu ayın başlarında yaptığı görüşmede Netanyahu'ya, Washington'ın Tahran ile diplomatik görüşmelere öncelik vermek istediğini ve kısa vadede ülkenin nükleer tesislerine saldırıyı desteklemeyeceğini söylediğini yazmıştı.
Şarkü’l Evsat gazetesi ise, Trump’ın bu konudaki kararını aylarca süren iç tartışmaların ardından verdiğini yazdı. Gazeteye göre, söz konusu tartışma, şahin kanattaki Amerikan kabine yetkilileri ile İran'a yapılacak askeri bir saldırının ülkenin nükleer hırslarını yok edip daha büyük bir savaşı önleyebileceği konusunda şüpheci olan diğer Amerikalı yetkililer arasındaki fay hatlarını iyice belirginleştirdi. Neticede, Beyaz Saray’da önceliği diplomasiye verme yanlısı olan ve askeri harekata şu aşamada karşı olan bir fikir birliğine kabaca da olsa varılmıştı.
ABD yönetiminin konuya ilişkin tonundaki değişikliği fark eden İran ise hem Rusya hem de Çin ile yürüttüğü istişarelerin ardından, Umman'da ABD ile “dolaylı” müzakerelere oturmayı kabul etmişti. “Yapıcı” geçtiği söylenen ilk iki tur görüşmelerde kesin sonuca varılmış olmasa da hem Trump'ın savaşçı söylemi ve İran liderliğinin keskin karşıtlığıyla kızışan hava önemli ölçüde soğumuş görünüyor. Ve en azından şimdilik, hedefte savaş değil barış varmış gibi duruyor.
Yemen’i bunun için vurdular
Tabii bu arada, kimi siyasi gözlemciler İran'ın kritik nükleer altyapısını yerin epey altına gömerek ABD'nin konvansiyonel saldırılarına karşı kendisini bağışık hale getirdiği de söyleniyordu. Zaten Trump yönetimi, bu nedenle ABD envanterindeki en güçlü sığınak patlatma bombalarıyla donatılmış B-2 bombardıman uçaklarını kullanarak Yemen’e saldırdı. ABD yönetimi, birkaç yeraltı silah depolama tesisini vurarak Tahran’a yeraltı tesislerinin Amerikan konvansiyonel silahlarına karşı bağışık olmadığı mesajını göndermeye çalıştı.
Ama tabii bu riskli bir hamle oldu, zira Yemen’e yönelik bu saldırılar İran ve Yemen kaynaklarının da iddia ettiği gibi, hedeflerini yok etmeyi başaramamış ise bu durum, İran'ın kendine güvenini artırarak hedeflediğinin tam tersi bir sonuç vermiş olacaktı.
Tabii bu durumda da İran'ın (varsa) nükleer altyapısının imhasını garanti altına alacak tek seçeneğin özel olarak tasarlanmış, nükleer sığınak delici savaş başlıkları ve bombalar olduğu gerçeğiyle karşı karşıya kalınacaktı. Irak’ta 1991-1998 arasında BM adına silah denetçiliği yapan, eski Amerikan istihbarat subayı Scott Ritter’e bakılırsa, II. Dünya Savaşı sonrasındaki çatışmalarda nükleer silah kullanan ilk ülke olma konusunda Pandora'nın kutusunu açmaya isteksiz olan Trump, biraz da bu nedenle söylemini yumuşatarak İran ile nükleer sorunu çözmekle sınırlı müzakerelere girmeye karar vermişti.
Bir gün önce Moskova’daydı
Bu arada, Erakçi’nin, Roma’daki ikinci tur görüşmelerin hemen öncesinde, 17-18 Nisan tarihlerinde Moskova’da temaslarda bulunduğunu da ekleyelim. Rusya Federasyonu Başkanı Vladimir Putin tarafından Kremlin'de kabul edilen Erakçi, Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile de görüştü. İki bakanın ülkeleri arasında 17 Ocak'ta Moskova'da imzalanan stratejik işbirliği anlaşması gereği kapsamlı stratejik ortaklık düzeyine doğru ilerleyen çeşitli ikili ilişkilerin tüm yönlerini ayrıntılı bir şekilde inceledikleri bildirildi.
Öte yandan, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Başkanı Rafael Grossi, İran’a gerçekleştirdiği ziyaretin ve İran Dışişleri Bakanı ile gerçekleştirdiği görüşmenin ardından geçen perşembe günü yaptığı açıklamada, ABD ve İran’a nükleer anlaşma için kalan sürenin azaldığı uyarısında bulundu. Grossi, “Tartışmalar kritik bir aşamada ve önümüzde çok fazla zaman kalmadı. Bu yüzden İran’a geldim, müzakere sürecini desteklemek için,” dedi. İran’ın 2003 yılında dini liderin fetvasıyla nükleer silah üretimini haram saydığı yönündeki resmî açıklamasını hatırlatan İran Dışişleri Bakanı Erakçi de, UAEA’nın önümüzdeki birkaç ay içinde İran’ın nükleer dosyasında barışçıl bir anlaşmaya ulaşılmasında önemli bir rol oynayabileceğini belirterek, UAEA’dan ajansı siyasete alet etmemesini istemiş ve nükleer görüşmeleri raydan çıkarmaya çalışan ‘yıkıcı güçlerle’ yüzleşmesini talep etmişti.
ABD'nin askeri müdahale tehdidi eşliğinde İran'la nükleer müzakere yürüttüğü dönemde meydana gelen bir başka önemli bölgesel gelişmede, bir Suudi Arabistan Savunma Bakanı 1979’dan beri ilk kez İran’ı ziyaret etti. Prens Halid bin Selman'ın “tarihi” diye nitelenen geçen haftaki İran ziyareti, zamanlaması ve karşılıklı mesajlar açısından dikkat çekti. Selman, Tahran'da şu isimlerle görüştü: İran Dini Lideri Ali Hamaney, Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri ve Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi Genel Sekreteri General Ali Ekber Ahmediyan. Görüşmelerde, Suudi Savunma Bakanı, Babası Kral Selman'ın yazılı mesajını İran dini liderine iletti. Tahran Times'a konuşan kaynaklar, Savunma Bakanı’nın görüşmelerinde, “Suudi Arabistan'ın bölgesel anlaşmazlıklarda dış güçlerden ziyade İran'ın yanında yer aldığı yönünde doğrudan bir mesaj iletiliyor," yorumunu yaptılar.
Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın gelecek aylarda Tahran'a resmi devlet ziyareti düzenleyeceği de aynı günlerde duyurulan haberler arasında yer aldı.
Çin'in arabuluculuğunda Tahran’la on yıllardır kopuk olan ilişkilerini onarma çabasına yönelen Riyad yönetimi, İran'la gerilimi azaltarak ve Çin’i bölgeye bir denge unsuru olarak katarak ABD'yi frenlemeye çalışıyor.
Bütün bu gelişmelerin bölgeyi ve dünyayı kalıcı bir barışa ne ölçüde yaklaştırdığını bilmiyoruz elbette. Ama bildiğimiz bir şey var, Trump, Putin ve Şi’nin ne kadar zaman içinde olacağını kestiremediğimiz ve Winston Churchill, Franklin D. Roosevelt ve Joseph Stalin’in bundan 80 yıl önce gerçekleştirdiği Yalta zirvesine benzer anlam taşıyan bir görüşmesi olacak. Yalta 2.0 olarak da adlandırabileceğimiz ve tarafların birbirlerinin nüfuz bölgelerini tanıyacağı bu görüşmeye kadar galiba dünya hop oturacak, hop kalkacak!
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKBACAKİZMİT KÖRFEZİ YAKIN, DENİZ BİZE ÇOK UZAK! 17.03.2021 Tüm Yazıları
-
Ural ATEŞERANADİL... 21.02.2021 Tüm Yazıları
-
Demir Küçükaydınİki Devrimci – Türeci ve Şahin 4.01.2021 Tüm Yazıları
-
Perihan MAĞDENHayaller: ETHOS, Gerçekler: BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 18.11.2020 Tüm Yazıları
-
Talat ULUSOY9 Eylül 1922, İzmir’in “KURTULUŞ” Günü’nde… 9.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mahmut ÖVÜRAK Parti mi “İhvan’cı” siz mi operasyon çekiyorsunuz? 8.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mustafa Yurtsever2010 YILI REFERANDUMU’NUN BİTMEYEN HİKAYESİ 29.08.2020 Tüm Yazıları
-
Hilâl KAPLANİstanbul Sözleşmesi yaşatır mı? 7.08.2020 Tüm Yazıları
-
Eşref ÇAKARKonca Yazışmaları... 5.08.2020 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunOsmanlı Kudüs’ü 4.06.2020 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANÜmitliyim, çünkü… 26.05.2020 Tüm Yazıları
-
Kadri GÜRSELTürkiye’de darbe mi olacak gerçekten? 16.05.2020 Tüm Yazıları
-
Sinan ÇİFTYÜREKTürbülanstan mayın tarlasına dalış yapan AKP! 13.05.2020 Tüm Yazıları
-
Yaşar YAKIŞTürkiye’nin iktidar partisi yardımlaşmayı da tekeline almak istiyor 25.04.2020 Tüm Yazıları
-
Orhan PamukEski salgınlar ve bugün biz 24.04.2020 Tüm Yazıları
-
Bejan MATURÖlüm hangi boşluğu doldurur? 12.04.2020 Tüm Yazıları
-
Umut ÖZKIRIMLIKorona ve milliyetçilik 8.04.2020 Tüm Yazıları
-
Raffi Hermon Araks‘ARTSAX (Dağlık Karabağ) MESELESİ, NEDİR VE NE DEĞİLDİR? 1.04.2020 Tüm Yazıları
-
Serdar KAYAİslam, Bilim, Virüs, Kumaş 24.03.2020 Tüm Yazıları
-
Markar ESAYANKarantina günlerinde yalnızlık... 20.03.2020 Tüm Yazıları
-
Eyüphan KAYACorona Virüs bir musibettir 19.03.2020 Tüm Yazıları
-
Merve Şebnem OruçSürreel bir devrim: Gezi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Metehan DemirMoskovanın samimiyet testi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Tayfun AtayGoebbels korosu söylüyor: "Her şey mükemmel efendim!" 18.02.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın AKDOĞANBirilerini suçlama yarışı 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Hüseyin GÜLERCECHP, şimdi de İlker Başbuğu alet ediyor 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Ufuk COŞKUNCemevleri için Cumhurbaşkanı’na Çağrı! 20.01.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın ERGÜNDOĞANGökdelen hançeri tam İzmir’in kalbine saplanıyordu ki… 16.12.2019 Tüm Yazıları
-
Nihat Ali ÖzcanOrtadoğu’nun karmakarışık halleri 22.10.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TenekeciDün ve bugün 11.09.2019 Tüm Yazıları
-
Haşmet BABAOĞLUİçerisini iyi anlamak için dışarıya bak! 9.09.2019 Tüm Yazıları
-
Esat KORKMAZYOLDAŞIM YAVUZ ÇANAK 29.08.2019 Tüm Yazıları
-
Ali KİREMİTCİDÜNYADA VE TÜRKİYE’DE SİYASET YENİDEN ŞEKİLLENİYOR 13.07.2019 Tüm Yazıları
-
Tayfun TURANAYILANA GAZOZ, BAYILANA LİMON. 11.07.2019 Tüm Yazıları
-
Mustafa DAĞCIÖTEKİLEŞTİRMENİN ÖTESİ= DÜŞMANLAŞTIRMAK 3.07.2019 Tüm Yazıları
-
Gürkan-Zengin23 Haziran seçimleri: Bir vak’ayi hayriyye 25.06.2019 Tüm Yazıları
-
Serdar ESEN"Herşey Çok Güzel Olacak" mı? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Celal DENİZIRKÇILIĞIN TEDAVİSİ VAR MIDIR? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet AY14 Mayıs güzellemelerinin anlamı 15.05.2019 Tüm Yazıları
-
Salih TunaZincir sesleri 23.04.2019 Tüm Yazıları
-
Beril DEDEOĞLUİflas eden tüccar, eski defterleri karıştırırmış 27.02.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TığlıBu ne iki yüzlülük!... 26.02.2019 Tüm Yazıları
-
Nermin ALPAYİNSAN VE EKONOMİK DEĞERİ 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKSUUDİLER UNUTMAK İSTİYOR AMA OLMUYOR 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
Ümit FıratBir mahalli seçim hatırası 15.01.2019 Tüm Yazıları
-
Murat AKSOYUnutmayalım yerel seçime gidiyoruz 11.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ekin GÜNBİR… İKİ… İZMİR MARŞIYLA KOŞ! 4.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet SeverTürkiye bu kadar tehdit ve hakaret eden bir Cumhurbaşkanı görmedi 18.12.2018 Tüm Yazıları
-
İbrahim SEDİYANİKirletme 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
Nadi ÖZTÜFEKÇİUlusal mı Ulusalcılık mı? 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
M.Şükrü HANİOĞLUDünya “biz”i parçalamak için mi savaştı? 26.11.2018 Tüm Yazıları
-
Cemil ERTEMEkonominin geleceğini simgeler anlatır! 31.10.2018 Tüm Yazıları
-
Amberin ZAMANCemal Kaşıkçı ve Türkiye’nin itibarı 10.10.2018 Tüm Yazıları
-
Mete YararCastle International 28.09.2018 Tüm Yazıları
-
Mehmet CANFilistin ulusal sorunu-II 25.09.2018 Tüm Yazıları
-
Leyla İPEKCİAile içi eğitimin maneviyatı (1) 18.09.2018 Tüm Yazıları
-
Ümit KurtTarihçi Kieser: Modern Türkiye'nin eş kurucusu Talat Paşa 17.09.2018 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
16.06.2025
9.06.2025
2.06.2025
26.05.2025
19.05.2025
12.05.2025
5.05.2025
28.04.2025
21.04.2025
14.04.2025