Cafer Solgun
Koza İpek Holding’e yönelik baskının ‘gerekçesi’ olarak öne sürülen iddiaların mesnetsiz ve uyduruk olduğunu banka, para, finans işleriyle ilgili kayda değer bir fikri olmayan ben bile anladım. İddiaların tek ‘ele gelir’ olanı, bankacılık işlemlerindeki bir ‘hata’. Bu hataya ‘şüpheli para hareketleri’ filan deniyor. Oysa bu hatanın açıklamasını da ancak hatanın sahibi banka yapabilirdi. Bunun için davul zurna çalarak söz konusu holdingin bütün binalarına ve bu arada Akın İpek’in evine ‘eşzamanlı’ şafak baskınları düzenlemek mi gerekirdi?
Sayın Akın İpek’in baskın ve iddialara ilişkin açıklamalarını dikkatle dinledim. ‘Yasadışı’ ya da ‘resmi’ olmayan, ‘kaydı’ olmayan beş kuruşu dahi olmadığını, tespit edilmesi halinde o şirketi kendilerine vereceğini söyledi. Son derece kendinden emindi.
Uzatmanın gereği yok. Bu baskın, biat etmemiş bir sermaye ve medya grubunun dize getirilmesi amaçlıdır. İpek Medya üzerinden biat etmemiş diğer medya ve sermaye gruplarına ve bütün Türkiye’ye verilen bir gözdağı hamlesidir.
Eğri oturup doğru konuşalım. İki yıldır devletin ilgili ilgisiz bütün kurumları tarafından gözaltında tutulan, denetlenen bu grup şirketlerinin herhangi birinde herhangi bir usulsüzlük, yanlışlık, eksiklik vb tespit edilmiş olsaydı, bugüne değin kırk kere el konulurdu, kapısına kilit vurulurdu ve bağıra çağıra “Bakın ne bulduk!” diye ilan edilirdi.
Demek oluyor ki aradıkları her ne ise bulamadılar ve iş ‘algı’ operasyonu olarak harekete geçmeye kaldı. ‘FETÖ’ diye bir ‘terör’ örgütü varmış, onun ‘kasa’sı imiş vb. Hukuki hiçbir mesnedi olmayan bu suçlamaların bir tek anlamı var ve o da 17-25 Aralık rüşvet ve yolsuzluk iddialarının dengelerini ne denli bozduğu gerçeğidir.
Fuat Avni’yi bırakalım bir yana, uzun zamandır Saray görevlisi hissiyatıyla yazan bazı kişiler muhalif medya organlarını ve bazı sermaye gruplarını isimlerini de zikrederek açık açık ‘terör örgütü propagandası yapmak’ türü ithamlarla suçluyor ve savcıları göreve çağırıyorlar. Suç işliyorlar. Suç işlemeyi göze alacak kadar gemileri yakmış, iplerini Saray’a bağlamışlar.
‘Devlet adına’ onu bunu uyarmasıyla nam salmış bu yazar kılıklı kişilerden en acar-atakan olanı, İpek Grubu’na yönelik baskınla ilgili takındıkları hayırhah tutumdan dolayı Doğan ve Şahenk medya gruplarını tebrik etti. Aynı kişi uzun zamandır yaptığı TV programlarında ve yazılarında Aydın Doğan’a tehditler savuruyordu. Böyle bir kişi tarafından ‘kutlanmış’ olmaktan gurur mu duyarlar utanç mı, bilemiyorum…
Bildiğim, bu saldırının medya üzerinden bütün Türkiye’ye yönelik bir tehdit olduğudur. Ülkemizin kör-topal demokrasisi Saray tarafından tehdit edilmektedir. Varmış gibi yaptığımız demokrasi, hukuk ve adalet değerleri medya üzerinden sıfırlanmak istenmektedir.
Karşı karşıya olduğumuz tehdit bu kadar açık iken “Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın” diye düşünmek kadar büyük bir yanlış ve yanılgılı tutum olamaz.
Haksızlığa, kime yapıldığına bakmaksızın sırf haksızlık olduğu için karşı çıkmayı hâlâ öğrenemediysek, dün sözlerini alıntıladığım Alman rahibin hayat hikâyesini okuyun derim…
Yazarlar
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.08.2025
25.07.2025
19.07.2025
11.07.2025
6.07.2025
30.06.2025
20.06.2025
15.06.2025
1.06.2025
23.05.2025