Cemil ERTEM
Bu hafta sonuna doğru nihayet bir ‘normalleşme’ trendi yakaladık. Bunu yalnız ‘piyasalar’ için söylemiyorum. Politik ortam da yeni bir normalleşme haline geçti sanki. Şunu hemen söyleyelim ki, bu yirmi gün bize eskide kalanları ve yeni gelmekte olanı bütün açıklığı ile gösterdi. Bu hepimizin kazancı olmalı...
Mayıs ayı başında sanki mayısın sonunda bize ‘acayip’ şeylerin olacağını anlatan kıpırdanmalar başlamıştı. Çok önemli bir gösterge olan ABD 10 yıllık tahvillerin faizleri yavaştan kıpırdanmaya başlamış, gelişmekte olan ülkelerde yerel paralar, sürekli olmayan sermaye çıkışlarına gerektiğinden çok tepki vermiş ve Çin’le ilgili olumsuz haberler ısıtılmaya başlanırken, Amerikan Merkez Bankası’nın (Fed) en şahin ‘genişleme’ karşıtlarından olan Dallas Fed Başkanı Richard Fisher, her fırsatta konuşmaya başlamıştı. Fisher, parasal genişlemenin bir an önce son bulması gerektiğini, hiç bir işe yaramadığını söylüyordu.
Büyük bölünme
Fed içindeki bölünme ortaya çıkmıştı. Bu bölünme, ‘siz ne yapıyorsunuz, paralar güneye, doğuya gidiyor, bizim temsil ettiğimiz silah, petrol, demir-çelik, finans sektörleri zaten can çekişiyor, bu sektörlerdeki istihdam kaybı hepimizi götürecek... ABD açıklarını düşük dolar, sıfır faizle kapatamaz, doları yeniden değerlendirip, yüksek faizle finansmana devam edelim; altın alanlar, servetlerini güneye aktaranlar, Çin gibi yerlerde ABD kağıdından vazgeçip, ellerindeki fazlayla, batının zor durumda olan markalarını satın alan, Afrika gibi bakir pazarlarda büyüyen Çin firmaları yeniden dolar ve ABD Hazinesi kağıdı alsınlar’diyenlerle...
‘ ...ABD, hegemonyasını teknoloji ağırlıklı alanlarda, bilgi üreterek devam ettirecek, enerjide ve pazar alanlarında agresif olmayacak, bunun için başka topraklarda savaşmayacak... Zaten şu andan itibaren böyle bir gücümüz yok, üstelik bu artık gereksiz de...’ diyenler arasındaki bölünmeydi. Bernanke, tabii ki koltuğuna oturduğu Alan Greenspan kadar ‘taktisyen’ değildi. Boğulduğunu hissetti ve akademisyenliğini hatırlayıp vazgeçti. Vazgeçtiği için de Obama’nın hışmına uğradı. Bernanke, bence her iki kanadı idare etmeye çalıştığı ve bir nevi ‘bağımsız adam’ rolü oynadığı için Obama tarafından gözden çıkarıldı.
Şimdi Fed, Obama’ya rağmen, bir denge stratejisi izliyor... Bu, dünyanın bir önceki, yüzyıl -20. Yüzyıl- egemenleri ile şimdiki yüzyıl-21. Yüzyıl- egemenleri arasındaki geçiş mücadelesi...
Tabii bu arada şunu hemen söyleyelim ki, ABD’de işsizlik öyle yüzde 7-8 seviyelerinde falan değil, siz bu rakamları en az ikiyle çarpın. Yani ABD, dış ticarete konu olan, ileri teknoloji alanlarında yoğun bir istihdam kapasitesi oluşturana kadar bu genişleme politikalarnı öyle bıçakla keser gibi kesemez. ABD, eski parasal ve mali sistemin bittiğini biliyor. Bütün gümrük tarifeleri ve buna bağlı ticaret anlaşmaları, parasal ve mali kurallar hatta bunların temellendiği iktisat ve maliye teorileri şimdi çöp... Bunun için hiç kimse, yanı başında duranın ne olacağını hesap etmeden adım atamaz. Bunun için Fed, hem içerideki Fisher gibi eski ekonominin temsilcisi muhaliflerin gazını aldı hem de, bundan ayrı olarak, resesyonun dibine doğru hiç çıkmayacakmış gibi düşen Fransa gibilerin, hatta Almanya ve İngiltere’nin biraz olsun imdadına koştu. Ayrıca Türkiye, Brezilya gibi ülkelere ‘one minute’ denmiş oldu ve Londra’da aç kurtlar gibi konuşlanmış 18 trilyon dolarlık fonlara güneye ve doğuya gitmek için o kadar hevesli olmayın dendi.
İşte bu, yeni bir -silahsız- savaş...
Ama bu, aynı zamanda, bir savaşı da başlattı. Çünkü bu ülkeler artık kulağı çekilince gidip sırasına oturacak çocuklar olmadığı gibi, ABD’nin de dünyanın, eskisi gibi, jandarması olacak durumu yok.
Dünyanın dengelerinin değiştiğini ve değişmekte olduğunu görmeliyiz. Örneğin bu sayfalarda çok sık olarak yeni bir enerji paradigmasından bahsediyoruz. Enerji oyunu artık eski oyuncularla oynanmayacak. Eskiden ABD önderliğinde altı-yedi ülke (G-8 falan işte..) oturup bu alanda da karar veriyor ve bu karar uygulanıyordu. Bu karardan zararlı çıkacak ülkelerin buna ses çıkarma gücü zaten yoktu. Özellikle Asya ve Ortadoğu enerji kaynakları Rusya’nın da dahil olduğu, bu küresel oligarşi tarafından paylaşılmıştı. Şimdi bu da geride kalıyor.
Enerjide yeni dönem ve TAP
Örneğin Şah Deniz doğal gazını Avrupa’ya ulaştırmayı hedefleyen iki projeden (Nabucco Batı ve TAP-Trans Adriyatik Boru Hattı) TAP, Şah Deniz Konsorsiyumu tarafından seçildi. TAP, Türkiye’den gelen TANAP ile buluşarak Şah Deniz gazını, Yunanistan, Arnavutuluk, İtalya üzerinden Avrupa’nın içlerine götürüyor. Böylece ‘TANAP önemsiz, Avrupa’nın içine gitmiyor ki’ diyenlere de cevap olmuş oldu bu.. Ama esasında bu konuların artık eski ezberlerle anlatılamayacağını da bu sonuç öğretiyor. Şunu da hemen belirtelim ki, bu sonuç, Gazprom’un bir süre önce neden Güney Gaz Koridoru güzergahında olan ülkelere indirim yapmaya başladığını da anlatıyor ama artık hiç bir şey eskisi gibi değil ve olmuyor.
Çünkü, artık açık, ülke halklarının çıkarları doğrultusunda ve hesap verebilir projeler ‘siyasi’ proje ve adımların önüne geçiyor. TAP işte bundan dolayı, seçimi yapan konsorsiyumun içinde TAP’a-siyasi sonuçları itibariyla- muhaliflerin olmasına rağmen, seçildi. Örneğin TAP, ticari olarak, finansman olarak, kamu çıkarları olarak zaten zorunlu tercihti. Belki siyasi zorlamalarla başka seçenekler, Nabucco -yeniden- devreye sokulmaya çalışılır ama rekabet edemeyeceğini için bu boşuna olur.
Ya işte böyle... Eskiden halklar, ulus-devletlerin ve tekellerin çıkarlarına uymak zorundaydı... Ancak artık tam tersi olmaya başladı galiba... Bu tabii ki yeni bir durum ve yeni bir normalleşme süreci, hayırlı olsun...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.10.2018
24.10.2018
18.10.2018
17.10.2018
25.09.2018
21.09.2018
18.09.2018
11.09.2018