Hadi ULUENGİN
HER nedense ikide bir “sağır İsmet” diye söylenen Büyük Teyzemi hariç tutarsak, istisnasız bütün yakın familyamın daima CHP’ye oy verdiğinden eminim. Normaldir!
Normaldir, zira canım ciğerim Ufuk Güldemir’in farklı anlamda lügate yerleştirdiği şu “beyaz Türk” deyiminden tiksinsem bile inkârı ne mümkün, ben de aynı kesime mensubum.
Ezeli Dersaadetli kimliğine rağmen çocuklarını Cumhuriyet ideolojisinin “Ankara, Ankara, güzel Ankara / Seni görmek ister her bahtı kara” temposunda yetiştirmekten “iftihar duyan” (!) orta-üst sınıf aileler için yukarıdaki olgu bir “vaka-ı adiye” oluşturur.
Bunda da yadırganacak bir yan yoktur. Yenilenmiş bir muhafazakârlığın uzantısıdır.
CHP tercihi hep yerleşik düzeni, yani statükonun sürekliliğini tercih durumu olmuştur.
Zaten de Meksika’nın “Kurumlaşmış Devrimci Partisi”yle ikizlik göz çıkartmaktadır.
OYSA yukarıdaki “ailevî geleneğin” (!) tam aksine ben o CHP’ye asla oy vermedim.
Hadi, zaten seçimleri “cici demokrasi” diye aşağıladığım “cinnet yıllarını” geçelim.
Sonraki dönemde de ne altı ok ilkeleriyle uzlaştığım, ne de Ecevit’inden Baykal’ına bu parti liderlerine sempati beslediğim için CHP pusulasına mühür bastığım hiç vaki olmadı.
Sandık başına gittiysem ya ilkin “marjinal” sayılan yapılanmalar; ya da ikinci olarak ve pragmatik bir gerçekçilikle, eski statükoyla çelişen kitlesel kurumlar lehine tercih yaptım.
Oysa galiba durum değişecek!
EVET, kesin konuşamam ama yine de gidişat bu minvalde sürerse, önümüzdeki ilk seçimlerde ve atmış yaşımdan sonra hayatımda ilk kez CHP’ye oy vermem çok mümkündür.
Burada da yukarıdaki ikinci dürtüyü tekrarlamış ve beni kendi perspektifimden en az uzaklaştıracak bir pragmatizmle davranmış olacağım. “Realpolitik” tavır da denebilir.
Zira AKP hükümeti artık hayra alamet bir yolda seyretmiyor.
İlerletici barutu tükendi! Yahut o barut ıslandı. Veya kurusu namlu kundağında kaldı.
Üstelik çoğunluk sultası kibriyle dünün mağduru bugünün mağruruna dönüştü.
Hayat tarzımızı tehdit ediyor. Ezkaza elimizi verirsek kolumuzu kapacağının resmidir.
Dolayısıyla, iktidarı az çok “frenleyecek”, en azından külâhını önüne koyup onu düşünmeye sevkedecek bir siyasi yapının mümkün mertebe güç kazanması gerekiyor.
VELEV Kİ doyurucu alternatif sunamasın ve eski statükoyla göbeğini kesemesin, buna rağmen sözkonusu siyasi yapı günümüzün Türkiye gerçekliğinde ancak CHP olabilir.
Hem diğer muhalif partilere oranla kitleseldir, hem de hayat tarzı için güvencedir.
Üstelik de o eski statüko artık hortlamamak üzere vefat etmiştir. Dolayısıyla, köhne zaptiyeler bünyede hâlâ kısmi varlık korusalar bile artık ciddi tehlike oluşturmamaktadırlar.
Giderek daha da dışlanacaklar ve Kemal Kılıçdaroğlu aleyhinde muazzam bir kampanya yürüten “ulusalcılar”a bütünüyle iltihak ederek tamamen marjinalleşeceklerdir.
EVET, şayet ufukta başka seçenek gözükmüyorsa her “realpolitik” yaklaşım elimizdeki malzemeyle yetinmeyi ve onu mümkün mertebe “ilerletmeye” çalışmayı zorunlu kılıyor.
Nitekim özgürlükçü demokratlar için AKP açısından da aynı şey geçerliydi.
Gidebildiğimiz yere kadar gittik ve bir noktadan sonra da “yol arkadaşlığımız” bitti!
Dolayısıyla, eğer iktidar partisinde mucize gerçekleşmez ve değişim dinamiği tekrar ön plana çıkmazsa, sözkonusu özgürlükçü demokratların CHP’yle de “yol arkadaşlığına” soyunması ve bu kurumu sivil demokrasi rotasında “iteklemesi” kadar doğal bir şey olamaz.
Semavi inançlar ahret kardeşliği teması üzerinde yükselir ama doğası gereği sonsuz dünyevi olan siyasetler ancak “yol arkadaşlığı” ekseninde oluşur ve yürütülür!
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.02.2016
12.02.2016
6.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
18.01.2016
15.01.2016
8.02.2016
1.02.2016
25.12.2015