İbrahim Kahveci
Şimdi Sayıştay raporu tartışılıyor.
Var mıydı, yok muydu? Yayınlandı mı, yayınlanmadı mı? Yayınlandı ise iddia edilen israflar yapıldı mı, yapılmadı mı?
Aslında ben bu işi çok iyi hatırlıyorum: Kasım 2018’de soğan depoları basılıp soğan teröristliği kamuoyuna ifşa edilirken Rekabet Kurumu’nun 2012-2018 soğan-patates piyasası raporu yayınlanmıştı.
Olay kısaca şu şekilde;
Rekabet Kurumu patates ve soğan ticaretiyle iştigal eden teşebbüslerin rekabet karşıtı eylem ve davranışlar içerisinde bulundukları iddiası ile ön araştırma başlatıyor.
Sonra ise rapor görüşü şöyle açıklanıyor: “İlgili raporda özetle; dosya konusuna ilişkin olarak 4054 sayılı Kanun’un 41. maddesi uyarınca soruşturma açılmasına gerek olmadığı sonuç ve kanaatine ulaşıldığı ifade edilmiştir.”
***
Rekabet Kurumunun 22 Haziran 2018’de şu açıklamada bulunuyor: “Son günlerde basın yayın organlarında yayınlanan haber ve yorumlardan, ülkemizdeki patates ve soğan fiyatlarının önemli bir artış eğiliminde olduğu anlaşılmaktadır. Bunun üzerine Gümrük ve Ticaret Bakanı Sayın Bülent TÜFENKCİ tarafından yapılan açıklamada, Bakanlığın bu konuya ilişkin çalışma yürüttüğü bilgisi verilmiş ve bu artışın gerekçelerinin araştırıldığı vurgulanmıştır. Bahsi geçen konu, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun kapsamında Rekabet Kurumu’nun da gündeminde olup hassasiyetle takip edilmektedir.”
Yani bir inceleme olduğunu söylüyor.
Ve raporu yayınlayıp ben de bunu açıkladığıma gelen bildirim:
4 Aralık 2018: Son günlerde basın yayın organlarının bir kısmında yayınlanan haber ve yorumlarda; yakın zamandaki soğan fiyatındaki artışların, patates ve soğan ticaretiyle iştigal eden teşebbüslerin rekabet karşıtı eylem ve davranışlar içerisinde bulundukları iddiası ile ilgili alınan Rekabet Kurulu’nun 8 Ağustos 2018 tarihli ve 18-27/440-210 sayılı Kararı ile ilişkilendirildiği görülmektedir. Söz konusu Kararda yer verilen inceleme, tespit ve değerlendirmeler; ilgili Kararın alındığı tarihten önceki döneme yönelik olup, bahse konu haber ve yorumlarda iddia edildiği gibi soğan fiyatlarına ilişkin mevcut durumda yaşanan gelişmelerin incelendiği ya da değerlendirildiği ve bu gelişmeler üzerine alınan güncel bir Rekabet Kurulu kararı bulunmamaktadır.”
***
Yayın tarihi ve karar no’sunu özellikle verdim. Lütfen bu Karar ve yayını RK sitesinden araştırınız.
Çünkü ben dün bu yazıyı yazarken bulamadım...
***
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) bir video yayınlıyor. Video’da Busines Tower’dan Türkiye’ye yönelik bir finansal operasyon çekiliyor.
Bu arada Busines Tower yazdığınızda Google’de karşımıza Birleşik Arap Emirlikleri çıkıyor. Çünkü Trump twit attığında (10 Ağustos 2018) Körfez sermayeli açık pozisyonların alındığı kamuoyuna zaten sızmıştı.
Gelelim videonun devamına: Ajanlar Türkiye’nin uluslararası alanda gittikçe daha da güçlenmesine yönelik operasyon çekiyor. Ve acilen Türkiye ekonomisine müdahale edip yok etmeliyiz diyorlar.
Ve operasyon başlıyor: Ama videoda TL operasyonu 3,50’den başlıyor.
Oysa Trump’ın twiti öncesi TL dolar karşısında zaten hızla değer kaybediyordu. Hatta 10 Ağustos saat 08:00-09:00 arasında liranın dolar karşısında değeri 5,68-5,75 arasında işlem görüyordu.
Trump’ın twiti saat 09:00 sonrası etkisini gösterdi ve bir anda lira dolar karşısında 5,75’ten 6,25’e değer kaybetti. Gün içerisinde 6,80’e kadar değer kaybeden TL, gün sonunda dolar karşısında 6,42 liradan kapatmıştı. (TİM’in iddia ettiği operasyon ama içinde Trump bile yok)
Yani TIM’in videoda iddia ettiği olaylar 3,50’lerde değil, 5,75-6,80 aralığında seyretti. TL zaten Mayıs 2016’daki Başbakan değişimi ile başlayan ve OHAL süreci ile devam eden ve de bize özgü bir faiz teorisi ile süren değer kaybı dönemindeydi.
Ve TL’nin 7,20 zirvesinin hikayesi;
12 Ağustos 2018 Pazar günü Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Trabzon konuşması:
“Özellikle sanayicilere sesleniyorum. Bankalara saldırarak oralardan döviz alma yoluna gitmeyin. Battık, bittik, işi sağlama alalım gibi yollara lütfen tevessül etmeyin. Eğer böyle bir yola tevessül ederseniz, yanlış yaparsınız. Bilesiniz ki bu Milleti diri tutmak, ayakta tutmak sadece bizim görevimiz değildir. Sanayicilerin de görevidir, tüccarlarında görevidir.
Aksi takdirde biz de başta şahsın B planını C planını uygulamak zorunda kalırım, bunu da böyle biliniz.”
Ve piyasa karışır.
-B veya -C planı neydi?
Gece piyasa açılır açılmaz dolar/lira kuru direk 7,0 liranın üzerinden işlem görür. Gece Cumhurbaşkanlığından hemen açıklamalar yapılır: “Cumhurbaşkanımızın yaptığı açıklamanın hiçbir yerinde mevduat hesaplarına el konulması gibi bir durum söz konusu değildir. Ülkemizden döviz kaçışını engellemeye dönük bir uyarı mahiyeti taşımaktadır.”
***
Kısaca Türk Lirası’nın değer kaybını zirveye taşıyan etken bizdik. Hatta TL’yi emsal ülke para birimlerine oranla aşırı değer kaybına zaten biz taşımıştık. Hatta Trump’ın vergi tehdidi içeren twitine de rahip Brunson kararı ile biz yol açmış ve sonra Rahip elini kolunu sallaya sallaya “Bu can bu bedenden çıkmadan” ülkeden çıkmıştı.
Şimdi bunları neden bir daha hatırlatıyorum?
Ülkemizde siyaset özellikle seçim dönemlerinde Sn Binali Yıldırım’ın değindiği gibi elbette gerçekleşmeyecek vaatler-söylemler içine girebilir. Devlet ile siyaset arasına kurumların girmemesi ve devletten yana bir duruş sergilemeleri gerekir.
Soğan ve patates fiyatlarının neden arttığını en sağlam bilgi olarak kurumlar vermeli ve verdikleri bilginin de arkasında durmalıdırlar ki, devlet kararı oluşabilsin. Ya da doların değeri neden arttı, ülke ekonomisi neden zayıfladı diye kurumlar doğru söylemeli ki, devlet aklı ayakta durabilsin.
Kurumların ve kuralların yıkıldığı bir ülke nasıl ayakta kalabilir ki?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
18.06.2025
10.06.2025
9.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025