Murat AKSOY

Demirtaş'ın ilk siyasi sınavı
19.07.2015
1376

 Önceki gün AKP ile HDP arasında gerçekleşen görüşme sonrası gerek AKP gerekse HDP kanadından yapılan açıklamalar, görüşmenin koalisyondan çok KCK'nın yaptığı 'ateşkes'e son vereceğiz tehdidine cevap niteliği taşıması açısından olumlu ve önemlidir. Son dönemde içerde Kürt siyasi hareketi, Ortadoğu’da Kürtler bu kadar kazanım elde etmişken KCK’nın Türkiye’de ateşkese son verme tehdidini ne anlama geliyor?

 KÜRT SİYASETİ YÜKSELİYOR

 İnsan sormadan edemiyor;

 -Toplumun büyük kısmı Kürt sorununun barışla çözülmesini isterken,

-Sadece çözümü değil demokrasiyi de siyasal söyleminin merkezine koyan

Demirtaş ve HDP toplumdan bu kadar teveccüh görmüşken,

- Bu kazanımlar şiddetle değil siyaset ile ilde edilmişken,

- Irak ve Suriye'de Kürtler, Batı'nın IŞİD ile olan mücadelesindeki rolleri ile uluslar arası alanda meşru bir aktör olmuşken,

 - Suriye'nin Kuzeyi'nde de PYD, de facto özerk bir bölge inşa ederken,

-PKK tüm bu süreçte PYD'nin şemsiye gücü olarak meşrulaşırken KCK’nın bu tehdidin anlamı ne?

 KCK’nın bu tehdidinin siyasal okuması seçim sonrası oluşan siyasi tabloda “ben de varım mesajı”ysa bile sorunludur.

 ŞİDDET HERKESE KAYBETTİRİR

 Bu yüzden KCK’nın bu tehdidi karşında başta Demirtaş ve parti yöneticileri siyaseten seslerini daha güçlü çıkarmak durumundadırlar. Bu, PKK'ya 'silah bırak' çağrısı değil 'şiddete ve terör eylemlerine' mesafe alabilmedir.

 Demirtaş ve HDP, PKK'nın Türkiye içinde girişeceği herhangi bir terör eyleminin en büyük zararı partilerine ve Kürtlere vereceği için bu tehdide mesafe almalıdır. HDP 7 Haziran seçimlerinde elde ettiği sonuçlarla bu güce sahiptir. HDP'nin seçimde elde ettiği siyasal başarı, HDP’nin siyasal özne olma yolunda önemli bir kazanımdır. KCK’nın tehdidi karşısında Demirtaş vereceği liderlik sınavı önemlidir.

 ÖNCELİK DEMOKRATİKLEŞME

Kuşkusuz Kürt sorunu Türkiye’nin en önemli sorunu olarak gündemdeki önemini korumaktadır. Ancak son yıllarda Erdoğan ve AKP’nin sistematik biçimde sahiplendiği siyasal dil ve üslubun sonucu olarak Türkiye’nin esas sorunu toplumsal kutuplaşma ile eksik de olsa var olan demokrasiden geriye gidiştir.

 Bu kutuplaşma sona ermeden Kürt sorununda talep edilen demokratik adımları atma imkanı yoktur.

 Eğer Türkiye yeniden demokrasi rayına girecekse bu şiddetle değil siyasetle olur. Davutoğlu Erdoğan'a mesafe aldığı sürece demokrasi sahnesinde yer alacak. HDP ve Demirtaş bu sahnedeki rollerini şiddete karşı siyasete sahip çıkarak güçlendirebilirler.

 (*Tüm okuyucularımıza güzel ve huzurlu bir bayram diliyorum)

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar