Murat BELGE
2014’ün sonuna çok bir süre kalmadı diyebiliriz. Tayyip Erdoğan yapmak istediği bir şeyi daha yaparak --ya da “olmak” istediği bir şeyi daha “olarak”-- Çankaya’ya ulaştı. Ancak onun bu başarısının partisi için --ve ister istemez kendisi için-- engebesiz bir gelecek yolu açtığını sanmıyorum. Tersine, şimdiye kadar denetim altında tutulabilmiş rekabetlerin, içsel çatışma kaynaklarının harekete geçeceği kanısındayım.
Şüphesiz yanılıyor olabilirim. Erdoğan bugüne kadar işletmeyi başardığı parti disiplinini Cumhurbaşkanlığı konumunda da sürdürebilir --olmayacak bir şey değil. Ancak, bu durumda da AKP’nin Türkiye’nin geleceğini olumlu yönde etkileyecek dönüşümler gerçekleştirme takatinin sonuna geldiğini düşünüyorum. “Muhafazakâr demokrat”, bir süreden beri, “demokrat olmayan muhafazakâr” sinyalleri veriyor. Erdoğan’ın seçim kampanyasında vurgulanan hedefler de genellikle “güç” kavramı çevresinde istiflenin şeylerdi. Bu zaten muhafazakârlığın pek fazla şaşmayan bir işareti.
Bu noktada CHP içinde de bir “kıpırtı” başladı. Eğer “iktidar”da bir yıpranma, bir tıkanma belirtileri görülüyorsa, insanların gözlerini muhalefete çevirmeleri ve orada neler olduğunu anlamaya çalışmaları normaldir.
Öte yandan, CHP’nin taze bir seçim yenilgisi var (başka türlü nasıl adlandırılır, bilmiyorum). Bu da parti içinde “hesap sorma” hareketi başlatabilecek bir olaydır, başlatması normaldir.
Ama bu “kıpırtı”yı, “muhalefet”i, “hareket”i, her neyse onu başlatanlar, CHP’de “daha Atatürkçü” olarak bilinen kanadı oluşturanlar. Dolayısıyla bunlarda CHP’nin kendi ölçüleri içinde “muhafazakârları”. Bu kesim şimdi parti yönetimini “seçim kazanamamak” gibi bir kusurdan ötürü (kazanamayan bir aday seçmek vb.) suçluyor ve bir yönetim değişikliği istiyor, ama adayı onlar seçtiğinde CHP’nin “oy potansiyeli”nin yükseleceği varsayımı bir hayli şüpheli. “Daha Atatürkçü” diye nitelenebilecek bir aday muhtemelen bulur, seçerlerdi, ama bu “daha Atatürkçü” adayın İhsanoğlu’ndan “daha fazla oy” alması hiç muhtemel değildi.
Cumhurbaşkanı seçimi kampanyasında Türkiye için “demokratik bir gelecek” çerçevesi çizen sözleri yalnız Selahattin Demirtaş söyledi. En az oyu alan olmasına rağmen, bu söylemiyle partisine de çok şey kazandırdı. “Demokratik bir gelecek” sinyali veren tutum, klasik “Atatürkçü” bir monizm değil, Demirtaş’ın söyleminde gördüğümüz türden bir çoğulculuktur. Ama şimdi CHP’den yükselen muhalefet sözlerinde bundan bir eser yok.
CHP, Türkiye’nin tek-parti geleneğinin ruhuna her zaman sadık bir parti olarak, içinde farklı kanatlar barındırır. Bu seçim deneyiminden sonra, “yenilikçi” denen kanadın bayrak açması ve “Demirtaş’ın söylemiyle kampanya yapacak bir aday yerine niçin İhsanoğlu gibi muhafazakâr birini seçtiniz” diye hesap sorması beklenirdi. Ama öyle olmadı ve parti gene Atatürkçülük yarışında.
Bu da, zaten, Türkiye’nin bir numaralı sorunu: iktidar şöyle, böyle orası tamam --alternatifi ne?
Yazarlar
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
24.11.2025
25.08.2025
6.08.2025
1.08.2025
28.07.2025
22.07.2025
30.06.2025
16.06.2025
9.06.2025