Şahin ALPAY
Geçen hafta basında yer alan iki haber beni derinden sarstı. Bunlardan birine göre, öldürülen kadın sayısı 2013’te 268 iken, 2014’te 302’ye yükselerek ciddi bir artış eğilimine girdi.
2015’in ilk 66 gününde de 66 kadın öldürüldü. Tarsus’ta üniversite öğrencisi Özgecan Aslan’ın ülke çapında gösterilerle protesto edilen katlinden sonra cinayetler hız kesmedi. (Tam bunları okuduğumda, ekranlardan Adana’da yol kenarında iki kadın cesedi bulunduğu haberi geldi.)
Kadın cinayetlerindeki artışla ilgili habere kaynaklık eden Umut Vakfı raporuna göre, öldürülen kadınlar ve genç kızlar genellikle koca, nişanlı, sevgili, erkek arkadaş gibi en yakınlarındaki erkeklerin şiddetine maruz kalmakta. Kadınların çoğu boşandığı veya boşanma aşamasında olduğu eşleri tarafından öldürüldü. 2014 yılında Türkiye’de 120 bin, (yanlış okumadınız!) 120 bin dolayında kadın şiddet gördüğü gerekçesiyle polise başvurdu, bunların 78 bini hakkında “geçici koruma tedbir kararı” alındı, 30 binden fazlası sığınma evlerine yerleştirildi!
Umut Vakfı yönetim kurulu üyesi psikiyatr Dr. Ayhan Akcan, kadın cinayetlerinin temel nedeni olarak erkeğin eşini, çocuklarının annesini kendi “malı” olarak gördüğünün, boşansa da bundan vazgeçmediğinin altını çiziyor. Kadınlar ekonomik bağımsızlıklarını kazanmadıkça, eğitim ve meslek sahibi olmadıkça sorunun büyüyerek kuşaktan kuşağa aktarılacağını söylüyor. Bana göre kadın cinayetlerindeki artış eğilimini, bugün ülkeye hakim olan yönetim zihniyetinden, kadınlarla erkeklerin eşit hak ve olanaklara sahip olmalarını “fıtrata ters” gören anlayıştan bağımsız olarak değerlendirmek de mümkün değildir. Kadın cinayetlerinin önlenmesi için Türkiye’nin bu zihniyetten kurtulması şarttır. Öteki şok edici habere göre ise, 2002 – 2012 döneminde çatışmalarda şehit düşen asker sayısı 818 iken, aynı dönemde kışlalarda 934 asker intihar etti! Haberin anlamı çok açık: Son yıllarda Türk Silahlı Kuvvetleri’ne çatıştığı unsurlardan çok kendisi zarar verdi! Haberin dayandığı, Türkiye Barolar Birliği ile Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği (TEMAD) tarafından ortaklaşa düzenlenen “TSK’da mobing (yani şiddet ve kötü muamele) ve intihar vakaları sempozyumu”nun sonuç bildirgesinde verilen sarsıcı bilgiler şöyle: 2012’den bu yana intihar eden askerlerle ilgili resmi rakam açıklanmıyor. Yanlış okumadınız, açıklanmıyor! Derneğin son 3 yılda tesbit edebildiği 158 intihar vakası da dikkate alındığında AKP iktidarı döneminde intihar eden asker sayısı 1141’i bulmakta. Bu sayılar Türkiye’de askerler arasında intihar vakalarının sivillere göre 2,5 kat fazla olduğunu da göstermekte. İntihar olarak kayda geçen asker ölümlerinin bir bölümünün gerçekte maruz kalınan şiddet ya da doğrudan cinayet sonucu ölüm olduğuna dair güçlü kuşkular olduğu muhakkak. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin intihar vakalarında etkili soruşturma yapılmadığına dair kararları ortada. Derneğin sadece astsubayları kapsayan araştırmasına göre, hemen her astsubay meslek hayatının bir döneminde mobinge maruz kaldığını beyan ediyor. Mobing mağdurlarının yüzde 42’si hakaretten, yüzde 30’u dayaktan, yüzde 28’i orantısız cezalardan, yüzde 24’ü sağlık hizmeti alamamaktan, yüzde 14’ü aşırı fiziksel aktiviteye zorlanmaktan, yüzde 14’ü tehdit edilmekten, yüzde 7’si rütbeli personelin şahsi işlerine koşturulmaktan, yüzde 7’si uykusuz bırakılmaktan şikâyet ediyor. Bildirge, TSK’da mobingin, yani şiddet ve kötü muamelenin önlenmesi için acil olarak bir dizi önlem alınmasını öneriyor. Toplum olarak kadınların öldürülmelerine, askerlerin intihar etmelerine yol açan nedenlere karşı duyarlılığımızı, sesimizi yükseltmek zorundayız. Kadın erkeğin, asker subayın “malı” değildir!
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.06.2023
21.12.2020
6.02.2020
18.11.2020
30.09.2020
24.09.2020
20.07.2020
8.05.2020
29.04.2020
21.04.2020