Yıldıray OĞUR
Şöyle başlayan bir haber:
“Düzeltme: 14 Ocak tarihli İstanbul’daki İslam Devleti grubu destekçileri haberinde, The Associated Press yanlışlıkla İstanbul’dan başkent diye bahsetmiştir. Ankara Türkiye’nin başkentidir, İstanbul en büyük şehridir.”
Gerisini okumaya ne gerek var hissi uyandıran bir düzeltme.
Ama dünya çapında 1700 gazete, 3000’e yakın TV abonesi olan Amerika merkezli dünyanın en büyük haber ajansının milyonlarca insana ulaşan haberinin neredeyse her cümlesi böyle düzeltmeleri gerektiren cehaletlerle dolu.
Cehalet doğru kelime mi emin olamıyor insan. Çarpıtma, dezenformasyon, haberciliğin en temel ilkelerini çiğneyip geçme, daha doğru olurdu sanki.
Amerikan medyasında son bir ayda çıkan pek çok başka Türkiye haberinde olduğu gibi, diye eklemek de. Obama yönetiminin Türkiye ile IŞİD kapışmasıyla aynı anda cehalet, çarpıtma, dezenformasyonla dolu bir medya kampanyası başladı Amerikan medyasında.
Adını koymadan önce neden bahsettiğimize birkaç örnekle yakından bakalım.
Raphael Satter ve Işıl Sarıyüce imzalı AP haberi İstanbul’dan yapılmış. Haber, skandal düzeltmesinin ilk cümlesinden anlaşılacağı gibi “İstanbul’daki IŞİD izlerini sürme” iddiasında.
Bundan biraz daha iddialı başlığı şöyle: İstanbul IŞİD desteğinin işaretleriyle sarsıldı/titredi. Habere göre IŞİD’e desteğin işaretleri İstanbul’un her yerine yayılmış…
Peki neymiş bu İstanbul’u titreten IŞİD işaretleri?
İlki haberin üzerine oturtulduğu 26 Eylül’de İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’ndeki olayda görülmüş.
AP haberinin videolu versiyonunda tekbir getirip masa-pano dağıtan maskeli bir grup var. Grubun saldırdığı Kobani afişleri ve standı açan kız öğrencinin söylediğine göre bunlar IŞİD’çi. (Bu eylemi yapanlar arasında PKK’nın üniversite gençlik örgütlenmesi olduğunu ise bilmemize zaten gerek yok.) AP de iddia edilen diyor ama, zaten tekbir getirip Kobani protestosuna saldırdıklarına başka ne olabilir ki? Adamlara siz kimsiniz diye sormamışlar da.
O eyleme saldıran grup Müslüman Öğrenciler adıyla biliniyor. Grubun IŞİD’le uzaktan yakından örgütsel ya da fikirsel olarak bir alakası yok. IŞİD’in lideri Bağdadî’nin kısa pantolonla Bağdat’ta dolaştığı günlerden beri var olan Müslüman Gençlik adlı ünlü İslami gençlik örgütlenmesinin devamı olduklarını iddia eden dar bir grup bu. Örgütlü olarak yaptıkları tek şey de kampüste İslam’a hakaret edildiğini düşündükleri afiş, eylemcileri önce uyarıp sonra da saldırmak. Kobani standına saldırmalarının sebebi de IŞİD bahanesiyle İslam’a hakaret edildiğini düşünmeleri. IŞİD Suriye’de destekledikleri gruplardan biri bile değil. Ama bunca ayrıntıya ne gerek var. Onlar İstanbul’u titreten IŞİD'çiler işte.
Ama IŞİD’in bütün İstanbul’u sardığı haberine bu dar öğrenci grubu delil olarak yetmez. AP, üniversiteden birkaç blok ötede olduğunu söylediği küçük bir kitapçıda almış soluğu. Nereye gitsen IŞİD ya. Osman Akyıldız’ın sahibi olduğu Küresel Kitap’ta Bin Ladin kapalı dergiler, siyahlı beyazlı cihadist bayraklar, kitaplar falan… Peki IŞİD nerde?
Kitapçıda çekilen fotolardan birinin altında IŞİD bayrağı yazıyor. Bayrak IŞİD’in siyahlı bayrağının beyazı. Kenarlarında da altın renkli süslemeler olanı. Hz. Muhammed’in rayesi (bayrak) siyah olduğu için 1400 yıldır cihad bayrakları siyah olur. Ayrıca yine IŞİD’i “Siyah Sancaklılar” üzerine bir hadisin motive ettiği düşünülürse o bayrağın dişi-beyaz versiyonunu da kullandıklarını pek zannetmiyorum. Zaten kitapçıda IŞİD işaretleri olarak çektikleri diğer fotoğraflara bakınca AP muhabirlerinin Peygamber’in mührünün IŞİD’çi tasarımcıların elinden çıktığını zannettikleri düşünülebilir. Halbuki IŞİD bayrağında kullanılan o mührün orijinaline de epey yakın yerlerde dolaşmışlar. Allah’tan birkaç blok ötedeki Topkapı Sarayı’na gidip Kutsal Emanetler Dairesi’ne girmemişler, yoksa Hz. Muhammed’in Mukavkıs’a gönderdiği mektubun altındaki mührü de İstanbul’daki IŞİD işaretleri listesine ekleyebilirlermiş. IŞİD işareti diye fotosunu çektikleri diğer siyah bayrakta ise IŞİD bayrağında olduğu gibi La İlahe İllallah Muhammedün Resulullah yazıyor. Bu bayrağın yeşili de Suudi Arabistan’ın bayrağı. Hani jetleriyle IŞİD’i vuran ülkenin.
Zaten Küresel Kitab’ın sahibi Osman Akyıldız’ın kim olduğu da bir Google uzaklığında. Akyıldız IŞİD’le Amerika'dan daha sert kapışan cihadist teorsiten Makdisi’yi Türkçe’ye çeviren, IŞİD karşıtı cihadist gruplara yakın bir isim. Hatta geçen sene bir ara da “her yerin IŞİD olduğu” İstanbul’da polis tarafından tutuklanmıştı.
AP haberinde durum böylece 2’de 0 oldu. Tabii Bağcılar’daki Türkiye medyasında da haberleri çıkan “IŞİD hediyelik mağazasına” da gitmişler. Hani camına hiçbir grupla bir alakamız yoktur diye afiş asmak zorunda kalan İslamcı cihatçı sert tshirtler satan dükkana. Onlar da komşulardan ve polisten gelen baskılara dayanamyıp kapatmak zorunda kalmış. İstanbul’un her tarafını saran IŞİD işaretlerinde durum 3-0.
“Koskoca şehirde olur bu kadarı, belki hiçbiri IŞİD'çi değil” diye arada nağmeler de geçilen (o zaman neden bu haber) haberde yorum da Afgan Kraliyet ailesi mensubu Kemalist-Neo-con olayla hiçbir alakası olmayan tam tarafsız bir akademisyene yaptırılmış: Bu işler hep böyle başlar işte.
Ama her tarafı dökülen, önüne geleni IŞİD’çi deyip, dememiş gibi de yapan haberin sonu da IŞİD korkusuyla dolu öğrencilerle bitirilmiş: “Bütün Ortadoğu’yu terorize eden bir grup üniversitenize girerse siz ne hissedersiniz?”
Ne diyelim umarız AP haberini okuyan koalisyon güçleri İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’ni de vurmaz.
Diğer haberlere pek yer kalmadı.
New York Times’da Tim Arango ve Şebnem Arsu imzalı bu habere örneğin. http://www.nytimes.com/2014/10/15/world/europe/turkey-airstrike-kurds-isis.html?_r=0.
Kobani ayaklanması günleri PKK’lıların doçkalarla Dağlıca Karakolu’na saldırmasından sonra Suriye devriyesi için havada olan jetler tarafından Türkiye sınırları içinde saldırgan grubun vurulmasını şöyle vermişti gazete:
“Uluslararası baskı artmaktayken, Türkiye Pazartesi günü kararlı bir askerî harekâta girişti. Ama Türkiye'nin Batılı müttefiklerinin onu mücadele etmeye teşvik ettiği İslâm Devleti militanlarına karşı değil, İslâm Devleti'yle savaşan Kürt militan grubuna karşı."
IŞİD’le savaşan Kürt grupları vuran Türkiye. Sadece Dağlıca’nın haritadaki yerine bakmak bile yeterli haberdeki art niyeti, çarpıtmayı görmek için. Tabii haberde bir karakola saldırı üzerine bu bombalamanın olduğunu bulabilenler. Ayrıca Kandil bile kimsenin ölmediğini açıkladığı bu olaydan New York Times kadar rahatsız olmadı. Yine NYT’ye kötü haber bu çözüm sürecindeki ateşkesin bittiği anlamına da gelmedi.
Bu olayı ateşkesin bitişi olarak veren The Wall Streed Journal’dan Emre Peker’in haberine göre ise http://online.wsj.com/articles/turkish-warplanes-bomb-kurdish-pkk-in-turkey-1413296160?tesla=y, Kobani olayları sırasında 36’dan fazla insan polisle girdikleri çatışmada öldü.
Kobani olaylarında PKK’lıların saldırılarında ölenlerin faillerini üç harflilere bağlayan İHD’nin raporu bile daha objektif.
Bu üç cehalet, çarpıtma, dezenformasyon dolu haberin altında isimleri yer alan, herhalde politik angajmanları nedeniyle bunca cehalete, dezenformasyona büyük bir zevkle iştirak eden Türk gazeteciler Amerikalı meslektaşlarına tarif eder artık.
Artık adını koyabiliriz: Amerikan “yandash medyası”ndan haberler okudunuz…
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları




















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.12.2025
23.12.2025
17.12.2025
15.12.2025
10.12.2025
9.12.2025
6.12.2025
3.12.2025
1.12.2025
24.11.2025