Yıldıray OĞUR
1918-2015. 97 yıllık bir hayat. Bunun 80 yılını şöhretli olarak geçirmiş bir kadın. Türkiye şarkılarını yeniden dinleyerek Müzeyyen Senar’a veda ediyor bugün.
Ama bu 97 yıllık hayat hikâyesi daha fazlasını hak ediyor.
Hikâye, Birinci Dünya Savaşı biterken 1918’de Bursa’da başlıyor. Şehrin 1920’de Yunan ordusu tarafından işgali, babası Cerrah Mehmet Bey’in hayatını değiştirmiştir. Sünnetçilik yapan baba, Yunan askerlerin zührevi hastalıklarını tedavi eder, karşılığında aldığı altınlarla bir anda zenginleşir, gözü açılır, eve gelmemeye başlar, bu ani zenginleşmeye aileye huzur getirmez. Sorunlar, Yunan ordusu 1922’de çekilince işleri bozulan baba ile annesinin ayrılmasına kadar gidecektir.
Adviye Hanım, Bursa’da oturdukları sokaktaki en yakın komşularıdır. Adviye Hanım’ın oturmaya geldiği bir akşam Müzeyyen, gaz lambasını alıp tuvalete gider, o sırada uzun saçları lambanın içine girer ve yanmaya başlar. Bütün saçları tutuşmuştur. Çığlıklarına annesi ve Adviye Hanım koşarlar. Başında ciddi yanıklar oluşmuştur. Tedavisiyle Adviye Hanım yakından ilgilenir.
Müzeyyen’in yanıklarına merhemler, varlıklı bir aile olan Adviye Hanım ve Celal Bey’in evlerinin hamamında sürülür. Celal Bey daha sonra Bayar soyadını alacaktır. Müzeyyen Hanım her zor düştüğünde Celal Amca’nın kapısını çalacaktır.
Annesi ve babası ayrılırlar. Annesi onu bırakıp İstanbul’daki akrabalarının ve kardeşlerinin yanına kaçar. Bir süre sonra Müzeyyen de annesinin yanına gider. Üsküdar Musiki Cemiyeti’yle ve Türk musikisiyle orada tanışır.
Musiki’nin okuluna gitmesi artık zaten mümkün değildir.
Cumhuriyet ilan edilmiş, Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal, 1926'da, İstanbul Sarayburnu’nda Ümmü Gülsüm’ün rakibi ünlü Mısırlı kadın şarkıcı Müniretül Mehdiye ve ardından sahne alan Eyüp Musiki Cemiyeti korosunu dinledikten sonra kızmış ve bu müzikle çağdaş olunamayacağına karar vermiştir! Hemen ardından konservatuvarlarda Türk müziği eğitimi yasaklanmıştır. Yasak 1976’ya kadar 50 yıl sürecektir.
Gazetelerde “Alaturka musikiye elveda” başlıklarının çıktığı zamanlarda bu müziğe gönül vermiş bir genç kadındır Müzeyyen Senar.
16 yaşında aranan bir ses olmuştur artık. Ama aynı yıl (1934) alaturka müziğe bir darbe daha inmiştir. Kasım ayında Meclis açılışında konuşan Atatürk “Bugün dinletilmeğe yeltenilen musiki yüz ağartacak değerde olmaktan uzaktır” demiş, bunun üzerine 1935 yılının ocak ayından itibaren radyolarda Türk musikisi çalınması da yasaklanmıştır. Yasak 8 ay boyunca uygulanacaktır.
Bu arada Müzeyyen Hanım 17 yaşında, hayranı Eskişehirli Ali Senar’la evlenip, Müzeyyen Senar olmuştur artık. İşi olmayan kocasına, artık İş Bankası’nın başında olan Celal Bayar’la görüşüp bir iş bulur.
1936 yılının Aralık ayıdır. 18 yaşındaki Müzeyyen Senar’ın şöhreti en tepeye kadar çıkmıştır. “Saray”a davet edilmiştir. Eşi Ali Bey’le birlikte Dolmabahçe Sarayı’na giderler.
Atatürk’ün huzuruna çıkarlar. Sonrasında olanları Müzeyyen Senar’ın hayatını anlattığı Radi Dikici’nin kitabından okuyalım:
“Yüzüme dönüp baktığında 'Aaa! Bu saçlarının hali ne?' deyip yavere işaret etti. Kulağına fısıldadı. Yaver 'Lütfen beni takip ediniz Müzeyyen Hanım' dedi. Salondan çıkıp siyah mermerlerle kaplı büyük bir banyoya geldim. Birden korkuya kapıldım. Yaver, 'Merak etmeyin efendim, berberimiz sadece sizin saçınızı ve eşinizin bıyığını kesecek' dedi. Sonradan öğrendiğime göre, Atatürk benim enseme topladığım saçlarımı beğenmemişti ve modern bir görünüm almam için saçlarımı kestirmek istemişti. Nitekim berber saçlarımı alagarson kesti. Birden görünümüm değişmişti. Ali de bıyıklarını kaybetti. Biraz sonra huzura gittiğimizde 'İşte şimdi mükemmel oldu. Ver bakalım şu koltuğunun altındaki defteri…'
Sabaha kadar Atatürk’e o defterden seçtiği şarkıları söyledi. Eve gittiklerinde bu muameleden hoşlanmayan, eşi Ali Bey’le şiddetli bir kavga ettiler. Atatürk sesini çok beğendiği Müzeyyen Senar’ı daha sonra da eğlencelerine çağırdı. Bursa, Ege Vapuru, Savarona’daki yemeklerde sabaha kadar Atatürk için şarkılar söyledi. 1938 Haziran’ına kadar…
İkinci Dünya Savaşı yılları. Herkes radyoların başına geçmiştir. Tuhaf bir uygulama olur. İstanbul’da gazinolarda şarkı söyleyeceklere valilikteki sınavı geçme şartı getirilir. Safiye Syla direnir, Müzeyyen Hanım gururunu bırakıp o sınava girer. Müzeyyen Hanım, 1943’te 24 yaşındayken ikinci evliliğini Galatasaraylı futbolcu Ercüment Işıl’la yapmıştır. Ercüment Işıl’dan Ömer ve Feraye dünyaya gelir. Sonra ayrılırlar.
O yıllardaki hayranlarından biri savaşın zenginlerinden Vehbi Koç’tur. 'Gazinoya sizi dinlemeye gelmem imkânsız, taş plaklarda dinlemek de yetersiz kalıyor, haftada bir akşam beni yemeğe çağırın' diye rica eden Koç’u kıramaz ve her hafta ona Pandelli lokantasında konserler verir.
Bir başka hayranını ise o da çok sevecektir. Suudi Arabistan Büyükelçisi Tevfik Hamza Bey. 1951 yılında Beyrut’ta yıldırım nikahıyla gizlice evlenirler. Gazeteler bu aşktan bahsetmeye başlar. Bu kez 1953’te resmî nikâhla evliliklerini duyururlar. Artık Sefire Müzeyyen Senar’dır o. Ama Ankara’nın sosyetesi onu sefire değil, 'şarkıcı' olarak görmeye devam eder. 1955’te eşinin görev süresi biter. Suudi hükümeti de sefirlerinin bir 'şarkıcıyla' evli olmasını tasvip etmemektedir. Ayrılmaya karar verirler. Bir sabah kalktığında makyaj masasında bir ayrılık notuyla uyanır: 'Beni affet, sana veda edemezdim. seni hep seveceğim.' Ara verdiği sahnelere geri dönme vakti gelmiştir artık…
1958 yılında İstanbul Valisi Ethem Yetkiner’le tanışır. O da hayranlarından biridir. Demokrat Parti’nin zor zamanları başlamıştır. 1959 Mayıs ayında Maksim’de yaptığı programa onu dinlemek için bahçe kapısından çok özel misafirler girmiştir. Kısa sürede fark edilince Maksim, “Başbakan” tezahüratlarıyla inlemeye başlar. Gelen birkaç ay önce Kıbrıs görüşmeleri için gittiği Londra’da uçak kazasından kurtulduktan sonra ilk kez gece dışarı çıkan Başbakan Menderes’tir. Yanında bakanlarıyla birlikte Vali Ethem Yetkiner de vardır. Bir yıl sonra 26 Mayıs akşamı Vali Yetkiner, akşam uğradığı Müzeyyen Hanım’a “Bu işin sonu artık geldi” diyecektir.
Ertesi gün darbe olur. Tutuklananlar arasında Ethem Yetkiner de vardır. Müzeyyen Senar Ethem Bey’i tutuklu olduğu Balmumcu’da bulur. Şöhretini riske atar, ona yatak, çamaşır götürmek için zorlukla izin alır. İlişkileri ortaya çıkınca bu kez sorgu için askerler onu da vilayete çağırmaya başlarlar. Bir, iki, üç… Her seferinde askerler valinin gizli bir parası olup olmadığını, Müzeyyen Senar'a verip vermediğini sormaktadır.
En çok da Amerika’da kendisine hediye edilen Mercury marka arabayı onun alıp almadığını.
Bir gün yeniden ifadeye çağrılır. Artık tepesi atmıştır. Ethem Bey’in ona aldığı mütevazı yüzük ve küpeleri takarak gider bu kez.. Sorgu başlayınca, 'şimdi siz bi durun bakalım' der ve o günler için cesaret isteyen bir ifade verir:
"Yaz bakalım aslanım. Ethem Bey, son derece namuslu ve efendi bir insandır. İki senelik ilişkimiz sırasında imkânı son derece kıt olduğu için ancak kulağımda gördüğünüz küpeleri ve parmağımdaki bu yüzüğü hediye edebildi. Belki aramızdaki ilişkiyi merak ediyorsunuzdur. O bekâr, ben bekâr. Gerisinden size ne?”
Yassıada'da yargılanan Ethem Yetkiner, Kayseri Cezaevi’ne gönderilir. Müzeyyen Senar, ona mektuplar göndermeye devam etmektedir. Ama mektuplara bir cevap alamamaya başlamıştır. Avukat Şemsi Bey ve Savcı Sadun Bey'den rica eder. Araştırırlar. “Kasımpaşa'da Albay Vahit Bey'e sormak lazım, mektuplar ondan geçiyormuş" derler.
Kalkıp yanına giderler. Müzeyyen Senar “Ethem Bey'e yazdığım mektuplar gitmiyor, onun için geldim” deyince Albay Vahit atılır: "Ben göndermiyorum kadın. Çünkü seni seviyorum."
Senar “Ama ben sizi sevmiyorum” deyince adam üsteler “seversin, seversin.”
Lakabı “Ayı” olan Albay Vahit, aylarca musallat olur. Her akşam çalıştığı gazinoya gelip, onu çıkışta evine bırakmaya başlamıştır. Her öğlen ve akşam telefonlar etmektedir. Darbe günleridir. Bir albayı şikayet edeceği bir makam yoktur. Onu atlatmak için Anadolu turnelerine çıkmaya, her türlü turne teklifine evet demeye başlar.
Sadece 41 yaşındadır. Daha yaşanacak bir yarım asır daha vardır önünde…
Geri kalanını merak edenlere Radi Dikici’nin Cumhuriyet’in Divası: Müzeyyen Senar kitabı hararetle tavsiye edilir.
Büyük bir sanatçıya, cesur bir insana, Cumhuriyet’in bunları reva gördüğü divasına veda ediyoruz bugün…
Yazarlar
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEYargı CHP’ye çalışıyor 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluHerkes sözünden sorumludur; 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilFanatizm ve inancın siyasallaşması 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞCassandra Çığlığı* 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
29.09.2025
28.09.2025
22.09.2025
20.09.2025
17.09.2025
10.09.2025
8.09.2025
6.09.2025
3.09.2025
2.09.2025