Ahmet TAŞGETİREN
Anayasa değişikliği için lider görüşmeleri tamamlandı. Anayasayı değiştirmekte, 12 Eylül tortularının sistemden ayıklanmasında, iç tüzüğün Meclis’i daha etkin çalıştıracak çerçevede değiştirilmesinde anlaşıldı.
Anayasa değişikliğini görüşmek üzere, partilerin eşit katılımıyla oluşacak bir uzlaşma komisyonunun teşkilinde de anlaşıldı.
Bu duruma göre her şey tıkırında. Mı?
Tabii ki değil.
Anayasa değişikliği için inisiyatif kullanan Ak Parti ile muhalefet arasında asıl farklılığı oluşturan konuda farklılığın yeniden altının çizilmesinden başka sonuç yok.
- Başkanlık Sistemine göre bir anayasa mı, Parlamenter Sisteme göre bir anayasa mı?
HDP ile zaten görüşülmedi ama o zaten yola 7 Haziran’da “Seni başkan yaptırmayacağız” diye çıkmıştı, diğer iki partinin liderleri de son görüşmede Başbakan Davutoğlu’na “Biz başkanlığa karşıyız, parlamenter sistemden yanayız” dediler.
Ak Parti bu görüşmeleri tek başına anayasayı değiştirecek sayısı olsaydı da yapacağını söylüyor olsa da, belli ki anayasayı tek başına değiştirecek gücü yok, onun için bu görüşmeler daha hayati önem kazanmıştı.
Şimdi ne olacak?
Ak Parti anayasayı başkanlık istikametinde değiştiremeyecek, buna karşılık muhalefetin istediği istikamette (cumhurbaşkanının yetkilerinin azaltıldığı) bir değişiklik de olmayacak.
Yani pat durumuna mı gelinecek?
Ya da hani o üzerinde anlaşılan 60 madde gibi bazı başka maddeler üzerinde de uzlaşma sağlanıp iş bitirilecek mi?
Böyle bir formülün Ak Parti’yi tatmin edeceğini düşünmek mümkün değil.
Daha önemlisi böyle bir formülün, şu an sistemde var olan gerilim potansiyelini ortadan kaldırması da mümkün değil.
Gerilim potansiyeli, malum, halk oyu ile seçilen Cumhurbaşkanı ve yine halk oyu ile seçilen Hükümet Başkanı arasındaki yetki karmaşasından kaynaklanıyor.
Alın mesela, HDP’lilerden suç işleyenlerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasından yana olan Cumhurbaşkanı ile “Dokunulmazlık kaldırılmasının çözüm olmadığı” kanaatini açıklayan Bakanlar Kurulu arasındaki görüş farkı...
Bu, sonuçta aynı siyasi çizgideki iki iradenin farklılaşması.
Farklı siyasi çizgiler söz konusu olduğunda bu farklılaşma çok daha derinlere gidebilir.
Yani “Madem bu konuda bir anayasa değişikliği gerçekleştirilemiyor, o zaman olduğu gibi kalsın” demek, sadece “Gerilim alanı aynen devam etsin” demekten ibarettir.
Ak Parti, süreç içinde zaman zaman seslendirdiği “Ya pür parlamenter sistem olsun, ya denetim garantileri belirlenmiş başkanlık sistemi” tezinde, “Gerilim potansiyeli devam edeceğine parlamenter sistemdeki arızaları giderelim” gibi bir noktaya gelir mi?
Sanmıyorum.
Orada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, parlamenter sisteme eleştirileri ve başkanlık sistemini tercihteki argümanları devreye girecektir.
Kaldı ki, Ak Parti cenahında böyle bir eğilim sezildiği anda bile, hangi seviyede olursa olsun, Cumhurbaşkanı ile ilişki açısından eleştiriye maruz kalması kaçınılmazdır.
O sebeple Ak Parti’nin ve Hükümetin, başkanlık tezinde geri adım atması beklenemez.
Bu noktada Cumhurbaşkanı’nın başlangıç vuruşunu yaptığı “arama konferansları” ile konunun halka mal edilmesi ve oradan muhalefeti de sıkıştıran bir kamuoyu baskısının oluşması ihtimali vardır. O baskının muhalefeti bir noktaya getirmesi mümkün mü? Kimbilir?
Bu noktada en kötü ihtimal, benim bir süre önce yazdığım muhalefet hesabı ile ilgili olabilir. Şöyle ki: Muhalefet “Cumhurbaşkanı ile Başbakan ve hükümet arasında bir yetki gerilimi çıksın, o da Ak Parti’de sancı oluştursun!”u projelendirmiş olabilir. Böyle bir hesap tutar mı’nın cevabı, Cumhurbaşkanı ile Başbakan’ın gönül kıvamını ilgilendirir ama bu hesaptan muhalefetin payına düşecek şey sıfırdır. Ülkenin payına ise sadece sancı düşer.
Bakalım gelen günler ne gösterecek?
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
9.07.2025
29.06.2025
10.06.2025
5.06.2025
22.05.2025
18.05.2025
13.05.2025