Ahmet TAŞGETİREN
Bazı HDP milletvekilleri için söylüyorum. Bunlara milletvekili demek için bin şahit bile yetmez.
Bunlar ne Türk’ün milletvekilidir
ne Kürd’ün.
Bunlar resmen Kandil’in adamlarıdır.
Bunlar çok ağır gelmeye başlamıştır Türkiye’nin üzerinde.
Taşınamayacak bir yük oluşturmuştur.
Türkiye terörle mücadele ediyorsa, bunun için her gün şehit cenazelerine omuz veriyorsa, her gün evlatlarının arkasından ağlıyorsa, anaların yüreği kavruluyorsa, bir bölgede şehirler yaşanmaz hale getirilmişse, birileri çıkıp, milletvekili titri altında, cinayet şebekelerinin yanında duramaz.
Kürtlerin duygularını kollamak bu değildir. Bunları asla ve kat’a “Kürt temsilcisi” olarak görmemek gerekiyor. Kürtleri “cinayet şebekelerinin arkasında saf tutmuş insanlar” gibi görmek... Asıl Kürtler’e bühtan budur. O zaman “Bu vatan benim canımdan azizdir” diyerek canını ortaya koyan Kürt çocuklarına ne diyeceksiniz? Ne diyeceksiniz, şehit çocuklarının ardından ağıt yakan Kürt annelere?
Yakın tarihin en büyük yanlışlarından birisi PKK ve avenelerine “Kürt temsili” payesinin verilmesidir. Bunu, içerde-dışarda birileri bilinçli olarak yaptı, yapıyor. Birileri de “saflık”la böyle bir sonucun oluşmasına zemin hazırladı.
Şimdi bir HDP’li milletvekili sokak ortasında def’i hacette bulunsa, “Ulan sen ne yapıyorsun?” diye çıkışmak, Kürt vatandaşlarımızı gücendirmek olurmuş gibi bir hava oluştu.
Adam ya da kadın, oradan “Sizi bu çukurlara gömeceğiz” diye meydan okuyor, hendek vahşetine sahip çıkıyor, adam ya da kadın, terörist cenazesine omuz veriyor, adam veya kadın, 28 kişiyi katleden canavarın taziye evinde arzı endam ediyor ve biz onun “milletvekili rütbesi”ni sökmek istediğimizde “Ona dokunmayalım, Kürtler gücenir” perdesi geriliyor önümüze.
Yani bu, “Kürtler Ankara’daki canavarca bombalamayı onaylıyor” anlamına mı geliyor Allah aşkına?
Şu veya bu kadar Kürt, bir cinayeti onaylasa o cinayet meşru mu olur?
Şu veya bu kadar Türk, bir başka cinayete onay verse, o cinayet meşru mu olur?
Sedat Peker “kan banyosu” dediğinde, belki de pek çok insanın içinden geçen duyguyu seslendirdiğine inandı ama toplum olarak reddettik o söylemi.
Bakıyorum, Ankara’daki kundaklamayı yapıp 28 kişinin hunharca öldürülmesini gerçekleştirdiği kesinleşen militan için taziye çadırı kuruyor ailesi. Bu bile bir cür’ettir aslında. Oraya HDP’li milletvekillerinin gelmesi ayrı bir cür’ettir. Bu, sade bir ölüm karşısında sergilenmiş insani bir hadise değildir beyler! Yok öyle! Bugün 28 kişiyi katledeceksiniz, yarın sizi tebcil edecekler. Bunu bu ülke kaldırmaz. Baba - anne - kardeşler, hadi onların yakınları kaldırsınlar sade bir törenle cenazelerini ama teröristi tebcil eden bir gösteri, işte bu olmaz.
Bu anne - baba - kardeşler için de olmaz, bir milletvekili için hiç olmaz.
Anlıyoruz, HDP milletvekilleri, terörle mücadeleyi hiçbir biçimde sahiplenmediler.
Vatanın zor günü değerlendirmesine hiçbir şekilde iştirak etmediler.
Aksine çok çok iyi anlıyoruz ki yürekleri başka şey için atıyor.
Ama eğer böyleyse mertçe davransınlar. TC bütçesinden maaş alıp, sonra ülkeyi vuranların sırtını sıvazlamak mertlik değildir. Hatta, şunu da söyleyeyim, dağa götürülüp sonra güvenlik güçlerinin önüne sürülen yaşları 18’in altında ölüm mangası haline getirilen Kürt çocukları kadar bile mert olmadılar.
Maaş al, onun keyfini yaşa, sonra da birkaç terörist cenazesine omuz vererek “Ben sizin yanınızdayım” meddahlığına soyun.
Hayır, hayır, hayır!
Suç işleyeni korumak asla “milletvekili dokunulmazlığı”nın amacı olamaz. Bunlardan birçoğunun milletvekilliğinin bile nasıl bir örgüt despotluğu altında kazanıldığının sorgulaması bir yana, en azından bir hukuk devleti, “Falancaları gücendiririz” diyerek suçu görmezden gelemez.
Bu, hukukun birilerinden korkması anlamına gelir. Bu da ayrı bir teröre
teslimiyettir.
Bence şu anda, terörle mücadelenin etkinliği kadar, suç işleyen kişilerden “milletvekili titrinin alınması” da hayati önem kazanmıştır.
Not: Kemal Öztürk’ün dünkü Yeni Şafak’taki yazısını okudunuz mu? Ben içim yanarak okudum. Eline sağlık Kemal Bey kardeşim!
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
9.07.2025
29.06.2025
10.06.2025
5.06.2025
22.05.2025
18.05.2025
13.05.2025