Ahmet TAŞGETİREN
“Laiklik karşıtı eylemlerin odağı” olan parti kapatılır.
“Terörün odağı” olan parti kapatılır.
Yasal durum bu. Parti kapatmak zorlaştırılsa da halen bu yasal yapı devam ediyor.
Türkiye parti kapatmayı bilir. Halen adı “Saadet” olan partinin geçmişinde kapatılan partiler var.
Halen adı “Halkların Demokratik Partisi – HDP” olan partinin geçmişinde de kapatılan partiler var.
“Laiklik karşıtı” dendiğinde İslam’la ilgili siyasi yapılar kastedilir, “Terör desteği” dendiğinde de Kürtlerle ilgili siyasi yapılar.
İkisi de Türkiye’nin hassas alanıdır. Devlet gözaltında tutar bu iki alanı.
Ve bu iki alanda tüm kısıtlamalara rağmen siyasi anlamda bir varlık devam eder. Devam eder çünkü, toplumsal anlamda bir varlık mevcuttur.
“Parti kapatma” işinde bir de Ak Parti ile ilgili bir hafıza vardır. Ak Parti yüzde 47 oyla iktidarda iken “Laiklik karşıtı eylemlerin odağı olmak” suçlaması ile kapatma davasına muhatap oldu. AYM’de 6’ya 5 kapatılması kararı çıktı, nitelikli oy gerçekleşmediği için kapatılmadı. Benim ifademle “ipten döndü.” İkinci defa yapılan oylamada ise, bu defa 10’a 1 “Hazine yardımının belli ölçüde kesilmesi” kararı çıktı ve Ak Parti bu bedeli ödedi.
Yani Ak Parti bilir ki, birileri isterse sizin için kapatma gerekçesi oluşturulur, bunun için gerekli medya desteği sağlanır ve infaz için sadece ayağınızın altındaki sandalyenin çekilmesi kalır, Ak Parti için de ne olmuşsa olmuş, ayağının altındaki sandalyeyi çekmek yerine, ipe kadar götürülüp getirilmesi, yani o riski tatması istenmiş, sonra daha sınırlı bir ceza ile kurtulması tercih edilmiştir.
Ak Parti bu sebeple parti kapatmayı zorlaştırmıştır.
Halen iktidardadır.
Halen Ak Parti için bir kapatma davası imkansız gözükmektedir, buna rağmen AYM’deki oy yapısını belki başka riskleri dikkate alarak tahkim etmeye çalışmaktadır.
“Kürtler alanı”na yönelik gözaltı ise devam etmektedir. Bu alanda bir bölümü “Dağda”, bir bölüm “Ovada” olmak üzere “Terör yapılanması” da devam etmektedir. Devlet dağdakini bitirmeye çalıştı, o biterse ovadaki de bitecekti, işin içine “Ecinniler” yani “Amerika” karıştı, olmadı.
Ova’daki yapının legal – illegal boyutları nerede başlıyor nerede bitiyor belli değil. Siyasi parti normalde legal bir yapıdır. Ama evet, o sınırı belirlemek kolay değildir. Türkiye’nin FETÖ gündeminde daha yakından tanıdığı “irtibat – iltisak - üye olmak – üye olmamakla birlikte destek vermek” her zaman birbirine karışabilir. HDP bugün o alanda icray-ı faaliyet ediyor. Dağdakiler başat durumda, HDP onun gölgesinde iş görüyor. Kendini kurtaramıyor ya da veliyy-i nimet olmak hasebiyle kurtarmayı tercih etmiyor.
Türkiye’de istenirse bir kişi veya grup için idamlık gerekçe üretilebilir. Medya yapılanması bu işte hazır asker rolü üstlenir. Bunu Saadet çizgisi de tanır, Ak Parti çizgisi de, HDP çizgisi de. Bugün Ak Parti’nin yanı başında duran Bahçeli öyle bir ip üretir ki, Allah muhafaza.
Ak Parti iktidar ve artık memlekette onu yargılayacak güç yok.
Ama HDP topun ağzında. Üstelik bu defa Ak Parti de HDP’yi bir şekilde denklem dışına itmek gibi bir “siyasi hesap” içinde. Mümkün olsa desteğini almak istiyor, hatta Öcalanlar’la iltisak’ı bile göze alarak bunu yapmak istiyor. Bahçeli’nin dili bile buna ayarlanmış durumdaydı. Dağdakiler dese ki, “Biz iktidarla iş tutuyoruz, bundan sonra siyasi desteğimiz ona” ve HDP eli mahkum iktidara desteğe yönelse, kapatmak vs. kimsenin aklına gelmeyecek. Medya aktörleri mi, onların dili çabuk kıvrılır.
Ne var ki Dağ başka oynuyor, HDP muhalefete yakın duruyor ve Damokles’in kapatma kılıcı HDP’nin başının üstünde sallanıyor.
“Demirtaş meselesi”nde iktidarla aynı yerde durmayan AİHM, hatta Anayasa Mahkemesi bile silinebilir gözüküyor.
İktidara yakın görsel – yazılı tüm medya platformları “HDP savunması”na zırnık yer vermeksizin infaz işletiyorlar. Gerekçe bulunur mu, bulunur, zor değil.
HDP 6 milyon oy alıyormuş. Gelinen noktada “Ne yani, 6 milyon oy var diye memleketi gözden mi çıkaracağız?” ağzı başlamış durumda. Yani 6 milyon oy da, onların çevresindeki 20 milyon da gözden çıkarılabilir gibi bir hava oluşuyor. Bu iş biraz “Kürtlerin algısı dikkate alınmalı mı alınmamalı mı?” sorusunun sorulacağı ortama kadar ilerleyecek gibi görünüyor. Böyle durumlarda “Mesele vatansa gerisi teferruattır” mantığı da devreye girebilir. Gözlerin karardığı bazı durumlarda “Mesele vatansa”nın “Mesele siyasi hesapsa” gibi okunması da mümkündür. Bu, Makyavel’den bu yana her siyasetçiden beklenebilecek bir zihin kaymasıdır. Şu anda Türkiye böyle bir zihin alaborasına tanıklık ediyor. Sağduyu mu? O Kafdağı’nın ardında…
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
9.07.2025
29.06.2025
10.06.2025
5.06.2025
22.05.2025
18.05.2025
13.05.2025