Fehmi KORU
Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) bu hafta sonu kurultayı olduğunu biliyor muydunuz?
Parti kademelerinde yer alanlar mutlaka biliyordur, bazı isimlerin genel başkanlığa adaylıklarını koyduğunu işitenleriniz de herhalde olmuştur; ancak kamuoyunun genelinin bu önemli bilgiden mahrum olduğunu düşünmem için yine de pek çok sebep bulunuyor.
Sistem değişecek ve CHP daha da etkisizleşebilecek
Ülke açısından CHP’nin tam da bu zamanda yapacağı kurultayın hayati önemi var oysa.
Önümüzdeki 22 ay içerisinde Türkiye’de üç seçim yapılacak ve her şey iktidar partisinin beklentileri istikametinde gelişirse, bu durumdan en fazla CHP etkilenecek.
Sürecin sonunda muhalefet bütünüyle işlevsiz hale gelebilir ve CHP’nin varlığı ile yokluğu arasında bir fark kalmayabilir.
‘Başkanlık sistemi’ne tam anlamıyla geçilmesi böyle bir sonuç doğurma potansiyelini içinde barındırıyor.
Hep bilinen ve söyleneni bir kez daha tekrarlamakta yarar görüyorum: Rejimi ne olursa olsun her ülkede iktidar ve en azından bir iktidar partisi bulunur, yalnız demokrasilerde muhalefet partileri vardır.
Türkiye 2019’da yapılması beklenen seçimlerle başkanlık sistemine geçtiğinde muhalefete daha fazla ihtiyaç olacaktır.
Daha güçlü ve gelecekle ilgili umut aşılayıcı bir muhalefete…
16 Nisan 2017 tarihinde yapılan referandumda geçerli oyu alan anayasa değişiklikleri, gelecek yılın Kasım ayında yapılması beklenen cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleriyle birlikte bütünüyle uygulamaya konulacak.
Meclis’in etkisinin daha da azalacağı, denge ve denetlemenin neredeyse imkânsız hale geleceği bir döneme girilecek.
AK Parti ile MHP arasında referandum öncesinde başlayan yakınlaşma güçlü bir seçim ittifakı doğuracağa benziyor; katılanların parti amblemlerini koruyarak girecekleri, ayrı ayrı oy aldıkları halde oylarının birlikte sayılarak Meclis’e yansıyacağı bir ittifak olacak bu.
Hiç değilse beklenti bu yönde.
İktidar partisinin son (1 Kasım 2015) seçimindeki oyu yüzde 50’ye yakındı (yüzde 49,5), MHP’den de gelecek oylarla tarihi bir rekoru yakalayabilir ittifak cephesi.
Bugün bile sesini duyuramayan CHP öyle bir ortamda bütünüyle gündem-dışı kalabilir.
DSP iktidar olabildi, CHP ise…
CHP’yi böyle bir gündem-dışılığa müstehak görebilirsiniz.
Artık tarih olmuş geçmişiyle tam hesaplaşamamış, üzerindeki bagajları bugün bile iftiharla taşıyan bir parti olarak kendisini kısır bir döngüye ve asla iktidar olamayacağı bir oy oranına mahkum etmiş bir parti görüntüsünde CHP.
Vaktiyle genel başkanlığını yapmış, 1960’tan bugüne kadar CHP’ye en fazla oyu kazandırmış Bülent Ecevit’in, 12 Eylül (1980) darbesinden sonra CHP’yi diriltip “Nerede kalmıştık?”sorusu eşliğinde yola devam etmek yerine, yepyeni parti kurmasını bile değerlendirememiş insanları bağrında barındırıyor.
Ecevit yeni partisiyle (DSP) iktidar oldu, başbakanlık yaptı, CHP ise –kısa sürmüş bir dönem dışında– bir türlü iktidar olamıyor.. ve bunun sebebini de tam olarak değerlendiremiyor…
Sebep kişilerde aranıyor.
Deniz Baykal olarak görüldü sebep, şimdi de pek çoklarına göre sebep Kemal Kılıçdaroğlu…
Olağan kurultayda, daha şimdiden, yeterli destek imzası bulabilirlerse Kılıçdaroğlu’nun karşısına en az üç rakip çıkacağı anlaşılıyor.
Genel başkanlığa adaylık koyabilmek için kurultay delegelerinin yüzde 10’nun imzasını almak, CHP tüzüğüne göre, bir zorunluluk…
Hayati önemdeki bir dönemde yapılacak kurultayına CHP dört genel başkan adayıyla girecek gibi.
Adaylar var, fakat CHP’nin makûs talihini değiştirme umudu verecek bir program henüz ortada yok.
“Partiyi daha sola yerleştirelim” veya “Halka daha şirin görünmeyi getirecek popüler bir dil benimseyelim” gibi genel-geçer yaklaşımlar CHP-içi tartışma gündemini belirliyor.
Ülkenin en büyük kentindeki parti örgütünün başına yeni seçilen kişinin kamuya açık mesajlarını, onu seçen taban da ona yol açan tavan da içselleştirip savunamıyor.
Dahası, o konuda ne yapacaklarını da bilemiyor CHP’liler…
Genel başkanlık hevesi taşıyanlar ve bunu duyurmak için çıkış yapanlar da olmasa ülkenin ikinci büyük partisinin bu hafta sonu kurultayı olduğunu kimsenin ruhu duymayacaktı.
Oysa CHP, bu kurultayını, daha geniş kitlelere ulaşmak için bir vesile olarak kullanabilir, ülkenin kısır tartışma ortamına global bir boyut taşıyarak umut tazeleyebilir ve kendi tabanından başlayarak ülkenin bütününe “İyi ki CHP var” dedirtecek bir çıkış yolu arayışına girebilirdi.
‘İktidarın muhalefeti’ görüntüsünde bugün CHP ve galiba kurultay sonrasında da öyle kalmayı sürdürecek.
AK Parti –MHP ile birlikte– iktidar olmaya, CHP de Meclis’te muhalefete ayrılan koltukları işgal etmeye devam edecek…
Kaderine razı bir parti CHP.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025
17.07.2025
15.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
10.07.2025