Fehmi KORU
Hiç şaşmıyor; içte ve dışta meydana gelen Türkiye’yi de ilgilendiren gelişmeler hemen safları karıştırıyor, zaten var olan cephelerin biraz daha ayrışmasına yol açıyor.
Bu defa da ABD başkanı Donald Trump’ın İran’ın en ünlü generalini bir suikastla yok etmesi aynı sonucu doğurdu. Kanaat sahipleri derhal ‘ABD yanlısı’ ve ‘İran yanlısı’ olarak tanımlanan tavırlar aldılar ve yine her zaman olduğu gibi herkes karşı tavır sahiplerini aldıkları konumlar yüzünden suçlamaya başladı.
‘ABD yanlıları’ ilan edilenler, suikastı olumlu karşılamayanları ‘İran yanlısı’ olarak damgaladı, ‘İran yanlısı’ damgası yiyenler de suikastı sevinçle karşılayanları ‘ABD yanlısı’ diye yaftalamakta gecikmedi.
En ilginci, iktidarla içli dışlı olan, daha doğrusu AK Parti’nin itibar ettiği gazetelerde yazan ve televizyon ekranlarında yorum yapmaları sağlanan kişilerin de, bugüne kadar başarıyla sürdürdükleri yek vücut olma görüntüsünü bu cepheleşme yüzünden kaybetmeleridir.
Aynı gazetede yazanlar arasında da aynı hatlarda bölünmeler yaşandığı görüldü.
Galiba sebep, AK Parti politikalarını belirleyen merkezin de suikast sürprizi yaşaması…
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ABD’nin Kasım Süleymani’ye yönelik suikastı gerçekleştirmesinden sadece dört saat önce Trump’la bölge sorunlarının ele alındığı bir telefon görüşmesi yapmış ve o arada İran konusunda da görüşlerini ABD başkanıyla paylaşmıştı. Çıktığı televizyon programında, Cumhurbaşkanı Erdoğan, o görüşmede Trump’ın suikast niyetini belli etmediğini kendisi söyledi.
İran ve bölge sorunları konuşuluyor, ancak ABD bölgedeki bütün dengeleri değiştirebilecek bir eylem hakkında Türkiye’yi bilgilendirmediği gibi, ABD başkanı Türkiye cumhurbaşkanı ile konuşurken birkaç saat sonra öğrenilecek bu konuda en ufak bir imada bile bulunmuyor…
Eylem sonrası Türkiye adına verilen resmi tepkilerde tarafını belli etmeyen bir üslup hakimdi; aynı üslup Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın televizyon mülakatında da devam etti.
AK Parti adına kesin tavır belirlenmeyince, partinin itibar ettiği isimler de, muhtemelen farkına varmadan, birbirinden değişik görüşlerle kamuoyu önüne çıkıverdiler.
Önümüzdeki günlerde şimdiki farklılaşmayı ortadan kaldıracak bir ince ayar görüşlere gelecektir.
Kim ‘Amerikancı’, kim ‘İrancı’?
Bir ülkenin, bu ülke ABD olsa bile, bir başka ülke (Irak) toprağında üçüncü bir ülkenin (İran’ın) bir devlet görevlisini suikastla öldürmesinde sevinilecek nasıl bir yön görülebiliyor, ben de buna şaşırıyorum. Kendisinde bu hakkı gören, yarın hoşuna gitmeyen bir başka ülkenin önemli bir ismini de hedef alabilir.
Trump’ın “İran’da değer taşıyan tarihi 52 yer tespit ettik, Süleymani’nin intikamı için bir eyleme kalkışıldığı takdirde oraları bombalayacağız” tehdidini savurması ise tam bir rezalet.
Yapılana itiraz etmek ‘İran yanlısı’ olarak damgalanmayı hak etmiyor.
Aynı durum, İran’ın kendi güvenlik algısının ötesinde bir politik çizgi sürdürmesine ve başka ülkelerin güvenliklerini tehdit edecek ikili ve çoklu ilişkilere girmesine yönelik eleştirilerin ‘ABD yanlısı’ olarak değerlendirilmesi konusunda da geçerlidir.
Kasım Süleymani eliyle İran bunu yapıyordu.
İran’ın kendi güvenlik alanını sınırları dışındaki topraklara taşıması süreci içerisinde Ortadoğu’da yaşananlar bölgenin hayrına olmadı. Filistin sorunu savunulamaz oldu, Irak üçe bölünmenin eşiğine geldi, kendine özel yapısı bulunan Lübnan’ın içi her zamankinden karışık bir hal aldı, halkının yarısı on yıl önce yaşadığı mekanlar yerine başka ülkelerde veya başka illerde hayatını sürdüren Suriye ise tam bir ‘iflas etmiş devlet’ görüntüsünde.
Körfez ülkelerine, Yemen ve Libya’ya uzanan kollarını da görüntüyü bozan unsurlar arasına ekleyebiliriz.
Bu tabloda övünülecek bir görüntü yok.
Suikast sonrası bu yakışıksız gelişmeleri hatırlatmak ‘ABD yanlısı’ olmak anlamını taşımaz.
Dünyamız ve bölgemiz bugün on yıl önceden olumsuzluk anlamında çok farklı bir durumda ise, bunda onbin km öteden müdahalelerini sürdüren ABD’nin de, onunla dengeleri bozma yarışına giren İran’ın da rolü vardır.
İlla bir taraf tutulacaksa doğrudan yana olunmak gerekir.
Kasım Süleymani suikastı tabloyu daha da kötüleştirdi. Bundan sonra olacak veya olmayacak her şey -İran’ın intikam almak için Amerikan hedeflerini vurması da, kendini tutup herhangi bir eylem yapmaması da- bölgeyi daha fazla karıştıracak ve dengeleri biraz daha bozacaktır.
Rusya’nın önünü açacak gelişmelere hazır olmalıyız.
Ülkemiz Türkiye’nin durumu doğru değerlendirip iç ve dış politikalarını yeni gelişmeler eşliğinde gözden geçirmesinde yarar var.
Cepheleşme ve kutuplaştırma siyasetine son vererek işe başlayabilir hükümet.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025
17.07.2025
15.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
10.07.2025