Melih ALTINOK
Türkiye solunun genişçe bir kesimi, her türlü başarısızlıklarının ya da yenilgilerinin nedeni olarak ABD’yi görüyor.
Bu umacı, onları ideolojilerini ve pratiklerini, geçmişlerini tartışma zahmetinden kurtarıyor. Psikolojide bu durum “aşkın tavır” olarak adlandırılıyor.
Siz “tesisi yok” ya da “eloğlu çok yaman” diye okuyabilirsiniz.
Mesela “kendi ordularının” 12 Mart muhtırasını Devrimci Gençlik dergisinde destekliyorlardı. Ancak Dolmabahçe’de hafta sonu izni için karaya çıkan “gâvur” askerini dövmeyi antimilitaristliklerinin olduğu kadar antiemperyalist olduklarının da göstergesi sayıyorlardı.
Son günlerde ise antiemperyalizmi, halkını katledip demokrat dünyaya kafa tutan Esad gibi diktatörlerin yanında saf tutmaya kadar indirgediler.
Başkentteki Suriye elçiliğinin yanından elini kolunu sallayıp geçen intihar eylemcisini, ABD elçiliğine süren DHKP-C’nin sahiplenme mesajı net değil mi mesela?
Örgüt bu saldırıyla ülkelerini yıllardır faşist diktatörlüklerle yöneten, halkı toplu katliamlarla kıranEsad’a, Mübarek’e ve Kaddafi’ye “sahip çıktım” diyor.
Bu diktatörlere karşı askerî bir operasyona girişmeden sokaktaki halk devrimlerini destekleyen ABD’yi ise cezalandırdığını söylüyor.
Çünkü onlar içinde önemli olan ağızlarından düşürmedikleri gibi halkların kardeşliği, sivillerin canı, özgürlüğü falan değil.
Konjonktür safları ve hedefleri değiştirse de varoluşlarını yıllardır emziren makul düşmanlarını değiştirmek istemiyorlar.
Türkiye’nin üçüncü dünyadan kopmaması için memur edildikleri görevlerine devam ediyorlar.
Kısacası yegâne işlevleri kendilerine “konak” olan içteki ve dıştaki statükoyu devam ettirmek.
Yoldaş Ricciardone
ABD ve emperyalizmi konusundaki tavrımı sorarsanız, “Obama bizde seçimlere girse de gönül rahatlığıyla oy kullansam” diyerek lafı uzatmadan yanıt veririm.
Ancak benim aslında bir “mesafeye” işaret eden bu tavrım, ağızlarından antiemperyalizm sloganlarını düşürmeyenlerde neredeyse yok.
Zira varlıkları birbirlerine bağlı. Tıpkı Althusser’in devletin ideolojik aygıtları (DİA) gibi, muhalefetleriyle bile bugüne değin düşman ilan ettikleri ABD’nin Türkiye’deki etkinliğini meşrulaştırdılar.
Asker onların desteğiyle darbeler yaptı, diğerleri de terör eylemleriyle askerin politikadaki ağırlığının, OHAL’lerin, sıkıyönetimlerinin, MGK’larının varlığına gerekçe oldu.
Ancak, yeni Türkiye’deki malum kesimler süreci okuyamasalar ve tavır değiştirmeseler de, yeni binyılda değişen dengeler ve özellikle Obama ile birlikte yılların paradigmalarının ve özcü yaklaşımlarının konforu sarsılıyor.
Siyahî Başkan’ın demokrat ve ezber bozan tutumu malumunuz.
İçinde zengin mesajlar barından son icraatı neredeyse bir savaş ve sınır ötesi operasyon karşıtı olanChuck Hagel’i, İsrail’in sert karşı muhalefetine rağmen ülkenin en stratejik makamlarından biri olan Savunma Bakanlığı’na ataması oldu.
Ancak, ABD “iktidarı” da tıpkı bizde olduğu gibi homojen değil.
Ankara büyükelçileri Ricciardone’nin demokratikleşme davalarında Yargıtay aşamasına bile gelindiği hâlde “neyle suçlandıklarını bilmiyorlar” türünden Yazgülü Aldoğan seviyesinde bir ulusalcının bile başvurmayacağı argümanlara sarılmasına bir bakın.
Washington, elçilerinin “eski” alışkanlıklar ve Ankara’da ağırlıklı olarak görüştüğü ulusalcı ve romantik solcuların enformasyonları nedeniyle sahip çıktığı darbecilerle, Ergenekoncularla, dün elçiliklerine yapılan saldırının faillerinin yolunun kesiştiğini aklından çıkartmalı.
Zira Türkiye’nin demokratikleşmesini, sivilleşmesini, dünyaya entegrasyonunu savunan ve çoğunluğu oluşturan demokratlar da son yılarda değişmeye başlayan ABD algısını akıllarından çıkartamaya oldukça müsaitler, hatırlatalım.
Yazarlar
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019