Baskın ORAN
Bu yaşıma geldim, tevellüt 1945, derhal ölmesini gönülden dilediğim 2 insan oldu.
İlki, beni annesiyle evlendiren canım oğlumuz Hasan idi (d. 1974).
İki sene önceydi, beyin ameliyatını yapan doktor on beş gün çabaladıktan sonra, “Yaşayabilir, ama bir et yığını de kalabilir elimizde” dediği an diledim bunu. Hasan’ın nasıl bir delikanlı olduğunu bilenler anlayabilir ancak.
İkincisi, haftada en az bir defa Melbourne’de Skype’tan konuştuğumuz canım kardeşim Rafi (d. 1948) için bikaç gün önce diledim bunu. Üç çocuğu adına benimle sürekli temas eden büyük oğlu Aret arayıp o olayı haber verdiği o an.
Yalnız, bunu anlatmak için konuyu biraz başından almam lazım.
***
Yıl 2002. Avustralya’nın yetmiş küsur dilde yayın yapan devlet radyo ve tv’sinden benim hafta-aşırı raporlarımı dinleyen Türkiyeliler Sydney ve Melbourne’e davet etmişler.
Giderken, Feyhan’ın kuzeni ve benim enseye tokat dostum Ahmet diyor ki, “Adam gibi bir adam tanımak istiyorsan, orada benim Ermeni dostum Rıfat’ı bulacaksın.”
O bizi buluyor. Sabahın köründe Melbourne havalimanında karşılıyor. Orada kaldığımızın her sabahı, kaçta kalkarsak kalkalım, Rıfat otelin kapısında. “Bişeye ihtiyacınız olursa diye…” diyor. İnanılır gibi değil.
Sonradan başkalarından öğreniyoruz, biz varmadan bir hafta önceden itibaren sabahın körlerinde başlamış telefon etmeye ora Ermenilerine, “Baskın Oran geliyor, siz hâlâ uyuyor musunuz!”
Daha havaalanındayken sordum, senin asıl adın ne yahu, dedim. “Rafael, hocam; Rafi de derler” diyor.
Beni yeni tanıyor diye bu isim meselesini ayrıntılandırmıyor olabilir ama, Agos’un o zamanki yönetmeni Rober Koptaş’a açılacak 2012’de:
“Ortaokul ikide İbrahim Gobi diye bir hoca vardı. Adımı öğrendikten sonra okulu bırakana kadar enseme çöker, ‘Dürzü!’ diye yüzümü sıraya sürterdi. Ben de okulu bıraktım. Bütün tahsilim bu. Gınkahayr’ımın [vaftiz babamın] yanına kolonyacı çırağı girdim. Dedi, senin ismin pazarda böyle söylenmez, sana Rıfat diyelim, ismim öyle kaldı.
***
Kalıyor da, çare olmuyor.
“İlkokulda sırayla sayıyor Nermin Hoca, 282 Erol, kalk oğlum diyor, baban kim, ne iş yapar? Selahattin, Şekerspor'un başkanı. Arkasından, 283 Ra-Ra-Ra-fael Demircan, kalktık ayağa. Bu ne ismi? Ermeniyim. Nereden geldiniz? Nereden geldik bilmiyorum ki, çocuğum, cahilim. Babanın adı ne? Tatyos. Bütün çocuklar başlıyor: Rafa! Rafa! Tatyos!”
Ulus’ta vaftiz babasının yanında çırak, Ramazan ayı gelmiş, dükkanlar iftar zamanı kapatıyor. Bunlar kapatmayınca, “Oruç tutmazlar bişey yapmazlar. Herkesin dükkanı kapalı, gavuroğlu parayı götürüyor!”
68’de askere gidiyor. “Koğuşçu onbaşı Antepli Yaşar sordu: İsmin ne? Diyorum, Rafael. Tekrar, ismin ne, Rafael deyince bi tane destekli geçirdi. Yerden kalktım, ağzımı oynatamıyorum. Meğer çenemiz kırılmış. Ondan sonra geç de olsa, bir torpilim vardı, Ankara’ya gönderildim, hava değişimi alıp bitirdim.”
Bu gibi neler.
***
Ama hiçbir zaman ne Ermeniliğini saklıyor, ne de kendini ezdiriyor; zaten horoz gibi bir oğlan. Mesela ilkokulda alay eden öğrencilerin tümüne o ilk dersin teneffüsünde girişiyor, önlük-yaka dağılmacasına ve dağıtmacasına.
Ramazan olayında, patronuna “gavuroğlu” diyen Bulgaristan muhacirine “Sen de Bulgar tohumusun!” diyor. “Sandalyeyi aldığı gibi attı kafama. Patırtı, gürültü, birden elli kişi oldular orada. Ermeni diye çullandılar üstüme; daha çocuğum halbuki.”
Diğer yandan, bardağın hep dolu tarafını görmeye programlanmış bir kişiliği var. Mesela bu son olay hakkında: “Bir üsteğmen kurtardı beni kalabalığın elinden. ‘Bende Ermenilerin çok emeği vardır’ dedi. Yani böyle bir dünya, elli kişi seni linç etmeye çalışıyor, biri seni kurtarıyor.”
***
Rafi safkan bir Ankara Keçiören çocuğu. Çoğu Ankaralı Ermeni gibi o da Türkçeden başka lisan bilmiyor ve en önemlisi, babasından miras, Gençlerbirliği dedin mi çıldırıyor.
“Gençlerbirliği var Ankara’da, babam da hastası, hem nasıl hastası. Ben zaten girdiğimden beri üye kayıt kurulundaydım. Yönetime girmezdim ismimi kimse görmesin diye, R. Demircan diye geçerdi kayıtlarda adım.”
Tam Cebeci Stadı’nın tahta köprünün çıkış yerinde tuhafiyeci açmış, bizim Mülkiye’ye taş çatlasa üç yüz metre, işleri iyiyken oyunculara cepten prim dağıtıyor maç kazanılınca. Takım da onu “uğurlu” biliyor, her deplasmana mutlaka gelsin istiyor. En büyük öğünmesi de şu:
“Git, beni Ankara’da Gençlerbirliği camiasından, Cebeci Cumhuriyet fırınından, Keçiören’deki Mecidiye durağından bi sor, herkes Baba Rıfat der başka bişey demez”.
Ama söylüyor ya, yönetime girmiyor ismini görmesinler, takıma sorun çıkmasın diye. Futbolcuların yanında, kulübede oturuyor hep. Kulağına gelecek şekilde laf çarpmalar: “Bu Ermeni hep böyle takımın başında mı çıkacak!”
Takım mahalli ligden kurtulup da tamamen amatör çabalarla selamete erdikten sonra patlak veriyor asıl tepkiler: “Takım 1. Lige çıkınca benim Ermeniliğim göze batmaya başladı. 85’teki kupadan sonra dışlandığımı hissettim. Gitmedim bir daha… Sonra da kendimizi Avustralya’da bulduk.”
***
Avustralya’ya gidiş şöyle oluyor:
“Takımda, Ermeni olduğumu bilen iki kere seviyor, bunun farkındayım; ama güzel hocam, senin Agos’ta yazdığın travma yılları geldi çattı. Asalası bitiyor Pekakası başlıyor. Cebeci’nin Baba Rıfat’ı en ufak fırsatta Müsü Rafael yapılıyor. Bunu yaşamayan bilmez. Pişkin, kalender, yırtık olmama rağmen dayanamadım ve çocuklarım ne olacaklar diye çok geceler düşündüm ve onlar için buraya geldim”.
“Çocuklarım için”in anlamı: Çocuklarını zorla din dersine sokuyorlar Ankara’da okulda. Rafi’nin dinle filan ilişkisi yok, ama kimlikle var. 1988’de 40 yaşındayken eşi Asgik (32), oğulları Aret (16), Arev (15) ve kızları Selin’i (10) alıyor, arkasında “binlerce akraba, arkadaş, hatıra bırakarak ağlaya zırlaya” Avustralya’ya göç ediyor.
***
Geldiklerinin on beşinci gününde işsizlik sigortasından haftada 500 Avustralya doları bağlıyor devlet:
“Güzel hocam, hepimiz çok memnunuz. Ama ben alışamadım buraya. Gözüm arkada. Bir Keçiören görüyorum, bir Cebeci. Ancak Türkiye’ye ara sıra gidip gelirsem oturabilirim burada, diyorum”.
Ne gidip gelmesi? Asgik Hanım’da mide ağrıları başlamış. Kanser. “Geleli on sekiz ay olmuş. Dünyalar başıma yıkıldı. Dil yok, yol bilmem. Dayan Rafi; Allah’ın kollamadığını peygamber sopayla kovalarmış dedik, kolları sıvadık”.
Asgik’i hastaneye yatırıyorlar. Altı saatlik ameliyat sonunda midesinin beşte dördü alınıyor. Mide yeniden oluşsun diye Rafi ona günde sekiz defa azar azar yediriyor.
Bedava devlet lojmanı sıraları gelmiş, tam da Asgik kilo almaya başlamış derken, “Kontrole gitmişiz, doktor bizim hanımın karnına elini bastırdı, adamın suratı buruştu. Şimdi yandık. On kiloluk uru aldılar, eve çıkardık, ama aklını kaybetti. Kimseyi tanımaz. Yemek yemez, su içmez, teskin edici ilaçlar fayda etmez. Sabah çocukları okula götürürken beni bırakmayın diye ağlar. Evden çıkaramam. Çocukların yemeği, çamaşırı, bulaşığı; bende uyku kalmadı, titriyorum. Çocuklar da başlar ağlamaya.”
Üçüncü ameliyatta Asgik Hanım’ın gözleri fırlıyor. Dördüncüden sonra felç geliyor, altını tutamaz oluyor.
O sırada Rafi de sancılanmakta. Kalın bağırsağından sürüyle polip alınıyor. Derken, Asgik ”22 Aralık 1992 öğlen saat 1’de” gözlerini yumuyor.
“Burada papazlıktan kovulma Türkiyeli bir papaz var, bütün paralarını yarışta yemiş, boynuma sarıldı, Rafi dedi, Asgik’in bu dünyada işi bitmiş, o artık Allah’a lazım, dedi. Asıl bana lazımdı, bize lazımdı be, dedim. Öyle değil mi güzel hocam?”
***
Aradan az bi zaman geçiyor, memurlar dayanıyor kapıya: “Çocukların bakımını devlet üstleniyor, sizden alıyoruz”. Rafi bunları kendi tabiriyle “derhal siktir” ediyor. Kovalıyor. “Yakın kontrolde olacağız” deyip çekiliyorlar.
Bi süre sonra yine geliyorlar, ne deseler beğenirsiniz? “Sizi emekli ettik, emekli maaşı bağladık, çocuklara çok iyi bakıyorsunuz”. Oysa tek bir gün çalışmamış orada. Doktor kadın % 95 çalışamaz raporu vermiş.
***
Çocuklar büyümeye başlamış, işler rutine girmekte, fakat meşguliyet azalınca Rafi kurtlanıyor.
“O zaman hocam, ben tozuttum. Mümkün değil duramayacağım. Türkiye’yi arkadaşları aradım, ben geliyorum dedim. Oğlanlar biz Selin’e bakarız, git baba dediler. 93’ün altıncı ayında Türkiye’ye indim. Sivas olaylarıyla aynı gün. Her gün telefon açıyorum çocuklara. Birinci gün iyiyiz, ikinci gün iyiyiz, üçüncü gün Selin ağlıyor dediler.”
İlk uçakla dönüyor. “Çocuklarım havaalanında karşıladılar ki, yüzleri gözümün önünden hiç gitmez.”
***
Artık oğlanlar evlenebilecek yaşa gelmiş. Selin lisede. Rafi tam bir Engürülü:
“Bi akşamüstü Selin’i almaya okula gittim, bi baktım kucağında kocaman bir buket kırmızı gül, yanında oyuncak bir beyaz ayı. Bu ne kızım dedim, abilerim akşama söyleyecek baba, dedi. Akşam oğlanlar dediler baba, Albert var ya, eee var, işte dediler o Selin’e arkadaşlık teklif ediyor senden izin istiyor.
“Ulan Selin daha 17 yaşında yok be. Ben arkadaş falan tanımam! Neyse, Albert geldi, bizim şimdiki damat, Kayserili. Gel lan, ne iş yaparsın? Diş doktoru abimin yanında diş teknisyeniyim. İyi, zaten benim ön dişler takma, sallanıyorlar. Anan baban biliyorlar mı, gördüler mi, gördüler. Nerede gördüler? Orada burada, plajda. Güzel hocam, adamlar Kayserili; kızımı yarı çıplak görüp öyle karar vermişler!
“Albert’e git lan babanı gönder dedim. Babası önce bi naz yaptı, hemen bi siktir çektim, uçtu gitti. Hemen sözünü kestik 97’nin dördüncü günü. Arkasından büyük oğlanın düğününü 24 Mayıs 97’de, küçüğünkini 8 Haziran 97’de yaptık. Düğünler çok güzel oldu. Herhalde millet çok içmişti, salya sümük ağlayıp bizi de ağlattılar.
“Selin’im de liseyi bitirince 10 Mayıs 98’de onu da nişanladım. Arkasından düğününü yaptık. Bu arada 8 Ocak 2000’de ilk torunum Cesinta doğdu. Göbek adı da Ermenice galiba. Aret’le Arev’e de bir altın zincir atölyesi açtık hiç sermayesiz, biraz da borçla. Hiç ummadığımız kadar iş oldu, çok sevindik tabii.
***
Fakat Rafi yine kurtlanıyor:
“Benim yine Türkiyem geldi, ama göndermiyorlar. Aman baba, hele dur. Burada onların çok işine yarıyorum. Bir de ikinci torunum oldu 15 Aralık 2000’de, Olivia. Onun da göbek adı Ermenice galiba. Güzel hocam, Allah’tan bir şey isterdim: Ben konuşamadım, çocuklarım konuşamadı, bari torunlarım Ermenice konuşsun dedim. Vallahi İngilizce, Ermenice, Türkçe üç dil konuşuyorlar.”
Torunlar içini açıyor Rafi’nin, ama aklı memlekette. Benim ardımdan Hrant da oraya gitmiş, artık mest olmuş bizimki, 2006’da reziller Hrant’ın “zehirli kan” yazısını utanmadan çarpıtıp çapraz ateş açtıklarında Cumhurbaşkanı Sezer’e arzuhal döşeniyor:
“Sayın Cumhurbaşkanım, Hrant Dink Türkiye’nin, Ermenistan’ın, insanların yan yana iyi yaşamasını isteyen, bu yolda çalışan, didinen bir aydındır. Hrant Dink’i düşman ilan edenler Türkiye’nin düşmanlarıdır. Türkiye’ye asırlardır zarar verenlerdir.”
***
Sonunda Rafi dayanamıyor, atlayıp geliyor. Esenboğa’da Gençlerbirliği’nden koca bir heyet tarafından karşılanıyor. Sonra gelip Bodrum’da bizi ve Ahmet’i buluyor.
Bahçedeki bungalovda misafir etmek istiyoruz, gidip Ahmet’te kalıyor çünkü iki Ankara serserisi karşılıklı oturup bekarlık anılarını yad ederken zincirleme sigara tüttürecekler; ikisi de hastası sigaranın.
Sonradan öğreneceğiz, “Geride kalan, ilk gidenin mezarına bir paket sigara bıraksın!” diye kavilleşmişler; o derece yani.
***
Fakat döndükten sonra içine kapanmaya başlıyor Rafi. Artık çok meraklısı olduğu at yarışlarına da gitmiyor. Tek meşgalesi Facebook’tan yazışmak. Bağırsaklardan devamlı polip aldırmak yüzünden Türkiye’ye de gelemiyor; sürekli bakım, doktor, ilaç... Hâlâ Türkçeden başka lisan bilmediği için oradaki ilişkileri de sınırlı.
Sanki işlevini bitirmiş, hayatta sanki artık fazlaymış gibi bir ruh haleti içine girdiğini sanıyorum. Skype konuşmalarımız çok seyrekleşti. Cevap vermeyince, uyuyor farz ediyorum; zaten aramızda 7 saat var.
***
Ve günlerden bigün Aret arıyor: “Hocam, babamı arıyorum arıyorum, iki gün telefon açılmayınca gittim, yerde yatıyor sırtüstü. Evde ne kadar ilaç varsa içmiş. Hemen hastaneye kaldırdık. Ama uzun süre yatıp kalınca sırtında ve bacaklarında yaralar açılmış …”
***
Uzatmak istemiyorum, zaten bunları yazarken çok kötüyüm, hastaneden çıkınca çocukları Rafi’yi tam teşekküllü, bir resmî huzurevine yatırıyorlar çünkü onların yanında kalmak istemiyor.
Yaralardan belindekinin derinliği on santim. Acı veriyor Rafi’ye. Artık tekerlekli sandalyede. Kalkıp yürümediği için de bacakları gittikçe zayıflıyor, yapabilse de yürümek istemiyor. Bahçeye tekerlekliyle sabah akşam çıkıp sigara tüttürüyor.
Bu arada Skype sohbetlerimiz bi süre sonra yine başlıyor şükür. Ama eski sıklığı ve tadı katiyen yok. Sanki beni mutlu etmek için açıyor aleti, konuşuyor. Bazen hiç açmıyor. Akıllı telefonu olsa Whatsapp’tan arayacağım ama istemiyormuş, beceremem diyormuş. Aret’i arıyorum, “Tamam hocam, ben yanına gittiğimde benim telefondan ararız” diyor.
Diyor ama, şunu da diyor: “Haftanın dört günü gidiyorum, fakat yarım saatten fazlasını istemiyor. Artık git, diyor. Telefon ettiğimiz zaman, hadi kapatın artık diyor.”
Ah, nasıl iyi anlıyorum canım kardeşimi. Ben 71’de cezaevindeyken ziyaretçilerin uzun kalması huzursuz ederdi. Konuşacak şey biterdi. Artık gitsinler isterdim.
***
Ağustos’ta bi aradığımda Aret diyor ki, “Babam aslında bayağı kuvvetli. Sadece, kendine yakıştıramıyor bu halini.”
Ona özgüven getirecek bişeyler yapmamız lazım, diyorum. “Bu biraz zor işte. Hiç bişey yapmak istemiyor” diyor.
Diyorum ki, yaraları iyileşse de bi Türkiye turu yapsa? “Onu yaraları durdurmuyor ki. Tekerlekli sandalyeyle orada sizlere yük olacağı düşüncesi durduruyor. Bakalım hocam. Yakında at yarışlarında Melbourne kupası var. Yaz geliyor, babama da belki biraz moral gelir…”
İlave ediyor: “Her ‘Yeter artık bıktım’ dediğinde ben ‘Sensiz ne yaparım’ diyordum, sonradan böyle dememeye başladı, iyiye gidiyor herhalde…”
***
Ve, geçen haftanın başında Aret’ten bir telefon:
“Hocam, tatsız bir haber vereceğim. Babam Gençlerbirliği-Trabzonspor maçını izlemek için kalkıyor, burada sabahın 03’ü, sandalyesiyle bahçeye çıkıyor, yine sigara yakıyor, beklerken uyuya kalıyor, sigara bacaklarının arasında düşüyor, naylon giysi alev alıyor, elleriyle söndürmeye çalışırken kolları da tutuşuyor, bacak ve kolları kaslara kadar yanıyor. Hemen hastaneye kaldırdık, ameliyata aldılar. Doktorlar umutlu, ama yanıklar üçüncü derece.”
Zaten yaşamak istemeyen benim canım kardeşim bir de cayır cayır yanıyor. Ben nasıl istemeyeyim derhal ölmesini?
***
Çocukları durumu saati saatine rapor ediyor bana. Ben de Ahmet’e.
Geçtiğimiz 19 Perşembe günü gelen telefon canım kardeşimin acılarının dindiğini bildiriyor:
“Hocam, başımız sağolsun, nur içinde yatsın.”
***
Ahmet de perişan, ama derdi başka, diyor ki: “Cenaze kalktı mı? Bilgin var mı? Rıfat ile birbirimize sözümüz vardı, geride kalan mezara bir paket sigara bırakacak diye. Senin fikrini alayım, bunu Aret’e söylesem mi?”
Yarabbi sen bana sabır ver. Sinirle diyorum: “Hah, söyle de, çocuk senin ananın avradının hatırını sorsun. Tabii, müeddep olduğu için, içinden…”
Yazarlar
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel’e saldırı aydınlatıldı mı şimdi? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolDış politikada rasyonel zemin 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKomisyon Suriye’yi, Suriye İsrail’i, İsrail Trump’ı…. 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEYargı CHP’ye çalışıyor 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluHerkes sözünden sorumludur; 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanBüyük Türkiye hayali böyle bir hayal miydi? 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilFanatizm ve inancın siyasallaşması 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’nin diğer dertleri… 10.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞCassandra Çığlığı* 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKBACAKİZMİT KÖRFEZİ YAKIN, DENİZ BİZE ÇOK UZAK! 17.03.2021 Tüm Yazıları
-
Ural ATEŞERANADİL... 21.02.2021 Tüm Yazıları
-
Demir Küçükaydınİki Devrimci – Türeci ve Şahin 4.01.2021 Tüm Yazıları
-
Perihan MAĞDENHayaller: ETHOS, Gerçekler: BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 18.11.2020 Tüm Yazıları
-
Talat ULUSOY9 Eylül 1922, İzmir’in “KURTULUŞ” Günü’nde… 9.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mahmut ÖVÜRAK Parti mi “İhvan’cı” siz mi operasyon çekiyorsunuz? 8.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mustafa Yurtsever2010 YILI REFERANDUMU’NUN BİTMEYEN HİKAYESİ 29.08.2020 Tüm Yazıları
-
Hilâl KAPLANİstanbul Sözleşmesi yaşatır mı? 7.08.2020 Tüm Yazıları
-
Eşref ÇAKARKonca Yazışmaları... 5.08.2020 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunOsmanlı Kudüs’ü 4.06.2020 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANÜmitliyim, çünkü… 26.05.2020 Tüm Yazıları
-
Kadri GÜRSELTürkiye’de darbe mi olacak gerçekten? 16.05.2020 Tüm Yazıları
-
Sinan ÇİFTYÜREKTürbülanstan mayın tarlasına dalış yapan AKP! 13.05.2020 Tüm Yazıları
-
Yaşar YAKIŞTürkiye’nin iktidar partisi yardımlaşmayı da tekeline almak istiyor 25.04.2020 Tüm Yazıları
-
Orhan PamukEski salgınlar ve bugün biz 24.04.2020 Tüm Yazıları
-
Bejan MATURÖlüm hangi boşluğu doldurur? 12.04.2020 Tüm Yazıları
-
Umut ÖZKIRIMLIKorona ve milliyetçilik 8.04.2020 Tüm Yazıları
-
Raffi Hermon Araks‘ARTSAX (Dağlık Karabağ) MESELESİ, NEDİR VE NE DEĞİLDİR? 1.04.2020 Tüm Yazıları
-
Serdar KAYAİslam, Bilim, Virüs, Kumaş 24.03.2020 Tüm Yazıları
-
Markar ESAYANKarantina günlerinde yalnızlık... 20.03.2020 Tüm Yazıları
-
Eyüphan KAYACorona Virüs bir musibettir 19.03.2020 Tüm Yazıları
-
Merve Şebnem OruçSürreel bir devrim: Gezi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Metehan DemirMoskovanın samimiyet testi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Tayfun AtayGoebbels korosu söylüyor: "Her şey mükemmel efendim!" 18.02.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın AKDOĞANBirilerini suçlama yarışı 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Hüseyin GÜLERCECHP, şimdi de İlker Başbuğu alet ediyor 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Ufuk COŞKUNCemevleri için Cumhurbaşkanı’na Çağrı! 20.01.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın ERGÜNDOĞANGökdelen hançeri tam İzmir’in kalbine saplanıyordu ki… 16.12.2019 Tüm Yazıları
-
Nihat Ali ÖzcanOrtadoğu’nun karmakarışık halleri 22.10.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TenekeciDün ve bugün 11.09.2019 Tüm Yazıları
-
Haşmet BABAOĞLUİçerisini iyi anlamak için dışarıya bak! 9.09.2019 Tüm Yazıları
-
Esat KORKMAZYOLDAŞIM YAVUZ ÇANAK 29.08.2019 Tüm Yazıları
-
Ali KİREMİTCİDÜNYADA VE TÜRKİYE’DE SİYASET YENİDEN ŞEKİLLENİYOR 13.07.2019 Tüm Yazıları
-
Tayfun TURANAYILANA GAZOZ, BAYILANA LİMON. 11.07.2019 Tüm Yazıları
-
Mustafa DAĞCIÖTEKİLEŞTİRMENİN ÖTESİ= DÜŞMANLAŞTIRMAK 3.07.2019 Tüm Yazıları
-
Gürkan-Zengin23 Haziran seçimleri: Bir vak’ayi hayriyye 25.06.2019 Tüm Yazıları
-
Celal DENİZIRKÇILIĞIN TEDAVİSİ VAR MIDIR? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Serdar ESEN"Herşey Çok Güzel Olacak" mı? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet AY14 Mayıs güzellemelerinin anlamı 15.05.2019 Tüm Yazıları
-
Salih TunaZincir sesleri 23.04.2019 Tüm Yazıları
-
Beril DEDEOĞLUİflas eden tüccar, eski defterleri karıştırırmış 27.02.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TığlıBu ne iki yüzlülük!... 26.02.2019 Tüm Yazıları
-
Nermin ALPAYİNSAN VE EKONOMİK DEĞERİ 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
Ümit FıratBir mahalli seçim hatırası 15.01.2019 Tüm Yazıları
-
Murat AKSOYUnutmayalım yerel seçime gidiyoruz 11.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ekin GÜNBİR… İKİ… İZMİR MARŞIYLA KOŞ! 4.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet SeverTürkiye bu kadar tehdit ve hakaret eden bir Cumhurbaşkanı görmedi 18.12.2018 Tüm Yazıları
-
İbrahim SEDİYANİKirletme 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
Nadi ÖZTÜFEKÇİUlusal mı Ulusalcılık mı? 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
M.Şükrü HANİOĞLUDünya “biz”i parçalamak için mi savaştı? 26.11.2018 Tüm Yazıları
-
Cemil ERTEMEkonominin geleceğini simgeler anlatır! 31.10.2018 Tüm Yazıları
-
Amberin ZAMANCemal Kaşıkçı ve Türkiye’nin itibarı 10.10.2018 Tüm Yazıları
-
Mete YararCastle International 28.09.2018 Tüm Yazıları
-
Mehmet CANFilistin ulusal sorunu-II 25.09.2018 Tüm Yazıları
-
Leyla İPEKCİAile içi eğitimin maneviyatı (1) 18.09.2018 Tüm Yazıları
-
Ümit KurtTarihçi Kieser: Modern Türkiye'nin eş kurucusu Talat Paşa 17.09.2018 Tüm Yazıları
-
Güngör UrasABD’DE BORÇ KRİZİ 10.08.2018 Tüm Yazıları
-
Serpil Çevikcan24 Haziran sonrasındaki şema 30.05.2018 Tüm Yazıları
-
Hüseyin ÇAKIRVaatlerinizi sözleşme olarak imzalayın… 27.05.2018 Tüm Yazıları
-
Kürşat BUMİNLGS Türkçe: Çocuklarla dalga mı geçiyorsunuz? 7.02.2018 Tüm Yazıları
-
Aslı AydıntaşbaşYaklaşan facia 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Özgür MumcuTutuklu yargı 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Yusuf Ziya DÖGERTürkiye Seçimlerinin Kilidi Kürdler 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Güldalı COŞKUNSeçim kritiği desem de…. 1.02.2018 Tüm Yazıları
-
Arife KÖSEHawaii’den sonra nükleer savaş tehdidini yeniden düşünmek 1.02.2018 Tüm Yazıları
-
Ergün Diler23 gizli toplantı. 8.01.2018 Tüm Yazıları
-
Ceren KENARMusul sonrası DEAŞ 14.07.2017 Tüm Yazıları
-
Okay GÖNENSİNSertleşme mi normalleşme mi? 11.07.2017 Tüm Yazıları
-
İhsan ELİAÇIKDini çoğulculuk gereği kadından imam olabilir 23.06.2017 Tüm Yazıları
-
Adil GÜRHay Allah yine çenemi tutamadım! 16.04.2017 Tüm Yazıları
-
Hüseyin SARIBAŞHAYIR, YETER ARTIK! 18.02.2017 Tüm Yazıları
-
Mustafa ARMAGANÇankaya’nın karakutusu Latife Hanım mı? 7.02.2017 Tüm Yazıları
-
İlhan ÇETİNFiliz 22 gündür hayata tutunmaya çalışıyor... 7.02.2017 Tüm Yazıları
-
Süleyman YAŞARVatandaşın dövizini devlete dört katı faizle satıyorlar 26.07.2016 Tüm Yazıları
-
A.Turan ALKAN40 $, hem de ‘döge döge’ 15.07.2016 Tüm Yazıları
-
İhsan YILMAZÜmmetin ortak dili: İngilizce 13.07.2016 Tüm Yazıları
-
Bülent KORUCUÖzel haber bayramı 11.07.2016 Tüm Yazıları
-
Gökhan ÖZGÜNBen HDP’ye oy veriyorum… 28.06.2016 Tüm Yazıları
-
Orhan MİROĞLUYazmaya kısa bir mola veriyorum 17.04.2016 Tüm Yazıları
-
Cemil KOÇAKVe Türkiye ‘hayır’ diyor! 16.04.2016 Tüm Yazıları
-
Sema İZOLCennette de hendek var mı anne? 15.02.2016 Tüm Yazıları
-
Lale KEMALMİT-Mossad kırılganlığı, Rusya ile IŞİD gerilimi 9.02.2016 Tüm Yazıları
-
Birgül HAKANAli Demirsoy 9.02.2016 Tüm Yazıları
-
Sanem ALTANAcılar usta, bizler çırağız.. 6.02.2016 Tüm Yazıları
-
Hadi ULUENGİNOtoriterlik yükselirken 4.02.2016 Tüm Yazıları
-
Demiray ORAL‘Serbest kötülük ortamı’nı icat ettik / Hep birlikte - Tev bi hev re* 2.02.2016 Tüm Yazıları
-
Enver SEZGİNEkrem Sezgin 1.02.2016 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARANSUYasadışı dinleme suç değilmiş! 1.02.2016 Tüm Yazıları
-
Gülay GÖKTÜRKAYM’den AİHM’e cevap 12.01.2016 Tüm Yazıları
-
Yasemin YILDIRIMSayın Kılıçdaroğlu elinizi yükseltin ve “Demirtaş 15 Temmuz gecesi neredeydi?” diye sorun 5.01.2016 Tüm Yazıları
-
Ayhan BİLGENYalanın gücü tükenir, onur kavgası tükenmez 30.12.2015 Tüm Yazıları
-
Zeliha AKPINARNefretiniz elektriğe dönüştürülebilseydi bütün dünyayı aydınlatırdı 29.12.2015 Tüm Yazıları
-
Abdülkadir Küçükbayrak“Analar ağlamasın”dan “Analarını ağlatacağız”a nasıl gelindi! 28.12.2015 Tüm Yazıları
-
Umur COŞKUNSöz Geçmez, Top Mermisi İşlemez 28.12.2015 Tüm Yazıları
-
Ekrem DUMANLIGeç kaldın ey Müslüman 17.11.2015 Tüm Yazıları
-
Semra POLATFransa'nın mülteci ayarlı bombaları 14.11.2015 Tüm Yazıları
-
Ferdan ERGUTHDP içi bir PKK eleştirisi mümkün müdür? 12.11.2015 Tüm Yazıları
-
Nejat ERDİMIŞİD,KÜRTLER VE KAPIMIZDAKİ TEHLİKE! 22.07.2015 Tüm Yazıları
-
Mazlum ÇETİNKAYAEşitlik yoksa kardeşlik de yok! 26.06.2015 Tüm Yazıları
-
Hakan DEMİRCANKoalisyon hava durumu 3 21.06.2015 Tüm Yazıları
-
Tuncay TOPCamide propaganda ve ucuz taşra siyasetçiliği 27.05.2015 Tüm Yazıları
-
Mithat SANCARİnkarın bedeli 30.04.2015 Tüm Yazıları
-
Bülent KARATAŞBirol Başören 28.03.2015 Tüm Yazıları
-
Hasan ÖZTÜRKİLMİK İLMİK 26.02.2015 Tüm Yazıları
-
Kelemet Çiğdem TÜRKMUNZUR’UN ŞİFASI 6.02.2015 Tüm Yazıları
-
Gürbüz Çimen2 Dil 1 Bavul 2.02.2015 Tüm Yazıları
-
Kerem ALTANHayaller duşakabin 20.01.2015 Tüm Yazıları
-
Mehmet YILDIZEnseyi karartmamalı ama nasıl? 8.01.2015 Tüm Yazıları
-
Eylem YILMAZDemokratı az olan toplumlar az demokrasi ile yönetilirler! 3.01.2015 Tüm Yazıları
-
Muhteşem ÖZDAMARHDP'yi BEKLEYEN TEHLIKE 29.12.2014 Tüm Yazıları
-
Mehmet DOĞANHADİ KALK 7.08.2014 Tüm Yazıları
-
Haydar TOPAYSevgili Yoldaşımız, ağabeyimiz Burhanettin Çetinkaya... 13.07.2014 Tüm Yazıları
-
Erdal TALUPolitikada Yeni Paradigmanın Doğuşu 7.06.2014 Tüm Yazıları
-
Mehmet KIRARSLANHalklar nasıl karar verir? 20.04.2014 Tüm Yazıları
-
Yasemin ÇONGARKiev’den notlar: Avrupalılaşmak ile güdülmek arasında… 4.02.2014 Tüm Yazıları
-
Zülfikar ÖZDOĞANTarih, Tarih Olalı... 2.01.2014 Tüm Yazıları
-
Neşe DüzelHata ve devlet gazetecileri 11.12.2013 Tüm Yazıları
-
Selçuk UZUN1915/16´da Erzurum Vilayeti Valisi Tahsin Uzer (1) 25.07.2013 Tüm Yazıları
-
Dr.Sivilay GENÇSibirya ablası 2.05.2013 Tüm Yazıları
-
Nihat TAŞTANBU GÜNÜN MÜŞRİKLERİ MEKKE MÜŞRİKLERİNİ ARATMIYOR 16.03.2013 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCI-Taraf YazılarıBelirsizlikler zamanı ve ütopya zamanı 21.10.2012 Tüm Yazıları
-
Orhan MİROĞLU-Taraf yazılarıESAT’IN YENİ HAMLESİ.. 8.10.2012 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜR-Taraf yazıları1922’de Güzelim İzmir’e Kimler Kıydı? 9.09.2012 Tüm Yazıları
-
Cevdet AŞKINŞiddetli çatışma dönemi başladı 22.05.2012 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.04.2025
4.04.2025
28.03.2025
14.03.2025
27.02.2025
27.12.2024
14.11.2024
1.11.2024
25.10.2024
18.10.2024