Ahmet TAŞGETİREN
Trump’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’la konuştuktan hemen sonra yaptığı “Suriye’den çekiliyoruz” açıklaması herkesi pek heyecanlandırmıştı.
Fırat’ın doğusuna operasyon yapacaktık, bütün hazırlıklarımız tamamlanmıştı ve Amerika askerlerimizle karşı karşıya gelmemek için önümüzdeki alanı boşaltıyordu!
Doğrusu gururumuzun okşandığını hissediyorduk.
Ben bu gelişmeyi 21 Aralık tarihli yazımda “Bir tweetlik strateji” diye yorumlamıştım.
Trump türü yönetimden beklenirdi ama bir transatlantik bu kadar kolay manevra yapabilir miydi?
O yazımda ABD’nin Ortadoğu ile ilişkilerinin boyutlarını ortaya koyup, bu kararın tüm bu alanlarda değişim anlamına gelip gelmediğini sormuştum:
“-Suriye’den çekilme” kararı, ABD’nin Ortadoğu ile ilgili tüm stratejik hesaplardan vazgeçtiği anlamına mı geliyor?
- Amerika Rusya’nın Ortadoğu’daki varlığını artık önemsemiyor?
- Amerika İsrail’in güvenliği konusunu gündemden çıkarıyor?
- Amerika İran konusundaki rezervlerini kaldırıyor?
- Amerika Suud’la kısa süre önce Trump’ın katıldığı kılıç oyunu kurgusunu bir kenara bırakıyor.
- Amerika petrol sahalarının denetimi için savaşa girdiği Irak-Kuveyt gerilimini tarihte kalmış görüyor?
- Amerika, Ortadoğu’daki islamî gelişmelerin artık kendisini alakadar etmediğini düşünüyor?
- Amerika, Mısır darbesine sahip çıkmışlığı geride bırakıyor?”
O yazıda şu cümleler de vardı:
“Öncelikle şunu söyleyelim: Eğer Amerika, sahadaki gelişmelerden, görüşmelerden ve en son Türkiye’nin operasyon kararlılığından, Ortadoğu’da Türkiye’yi ihmal ederek, onun güvenliğini tehlikeye atarak bir oyun kurulamayacağını anlamışsa bu olumlu.
Onun ötesinde Trump’ın “Bir tweetlik strateji” görüntüsü veren kararı ABD’nin tüm Ortadoğu politikasını okumaya imkan vermiyor.”
***
Evet, işte geldik o işin öyle olmadığının ayan beyan ortaya çıktığı noktaya.
Bolton’u, Jeffry’si, Dunford’u...
Hemen öncesinde yargı alanındaki FETÖ olgusunu gözlemlemek için gelenleri...
Bolton dediğimiz adam Trump’ın deyim yerindeyse sağ kolu. Güvenlik danışmanı.
Ne yapılacak? Türk-Amerikan ilişkileri masaya yatırılacak.
İsrail’in güvenliği konusundaki duyarlılığını Tel Aviv’de seslendirdiler.
PYD-YPG konusu onlar için “Kürtleri koruma” başlığı altında gündeme geliyor. “Kürtlerin güvenliğini temin etmeden Suriye’den ayrılmayacaklar”mış. “Kürtlerin güvenlik sorunu PYD-YPG tehdidinden kaynaklanıyor” söylemimiz bir türlü Amerika’ya ulaşmıyor.
DAEŞ konusu her an devreye sokulacak bir mücadele alanı. Bir de bakmışsınız Nusra’ya bağlı Heyet Tahrirüşşam (HTŞ), İdlib’de boy göstermiş. Fırat’ın doğusu derken, Batısında, tam da barış rüzgarlarının estiğini konuştuğumuz anda HTŞ, ÖSO gruplarına karşı bayrak açmış.
Putin’le görüşecek Cumhurbaşkanı Erdoğan. Hem peşpeşe iki kere görüşecek.
Amerika’nın Türkiye masasında bu da vardır, kesinlikle.
O kadar çetrefil bir coğrafya ki Ortadoğu.
Dost Katar’ın El Cezire televizyonu, Münbiç’le ilgili bir haberinde mikrofonu uzattığı bir kişinin “Amerikan varlığı bizi hem Suriye hükümetinden hem de Türkiye’den koruyor” gibi sözlerine yer veriyor. Türkiye’nin Suriye’de “işgalci güç”olduğu söylemleri tedavül ediyor bir süredir.
Türkiye’deki Suriyelilerin varlığına ilişkin tartışmaların geldiği seviyeyi de gözlemliyoruz. Taksim’deki yılbaşı gösterilerinden sonra.
Türkiye-Suriye ilişkileri gitgide “Baba bir hırsız tuttum” meselesine dönüşmeye başlıyor.
İlgilenmezseniz olmaz, 900 kilometrelik sınırınız var. Orada yuvalanan terör grupları var.
İlgilenseniz her türlü ufunetin kol gezdiği bir bataklığa dönmüş durumda.
Girdiniz çıkmak zor, kalmak zor, yarınları öngöremiyorsunuz. “Suriye’nin selameti için oradayız” deseniz, Suriye neresi, Suriyeli kim, Esed ne, İran ne, Rusya ne, farklı etnisitelerin, mezheplerin, dinlerin ilişki anaforu ne?
Nasıl bir sistem kurulursa ahenk sağlanır, kaç senede?
Amerika ile hangi mutabakatı sağlarsak iyi olur, Rusya ile, İran’la hangi? Esed’e ne olacak?
Hırsızı ne yapsak iyi olur?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.12.2025
26.12.2025
25.12.2025
23.12.2025
21.12.2025
19.12.2025
16.12.2025
14.12.2025
11.12.2025
4.12.2025