Akif BEKİ
Yönetimler, günah keçisiz kalmaz. Baksanıza Trump, yeni bir tane buldu bile; Dünya Sağlık Örgütü!
‘Paramızı bu yiyor, sıkıntılarınızın sorumlusu işte bu’ diye NATO’yu hoşnutsuz kalabalıkların önüne atmıştı.
Şimdi de ‘ben tedbirde geç kalmadım, DSÖ geciktirdi’ diyor. Kayıplarının acısını çıkarmak için şamar oğlanı arayanlara hedeflerini gösterdi.
Uyarıları hafife alan, raporlara kulak tıkayan, ‘sıradan bir grip salgını, abartmayın, muhalefetin komplosu, amaç seçimleri etkilemek, beni yıpratmak’ diyen kendisi değilmiş gibi.
DSÖ’yü suçluyor; ‘aylar önce salgının geldiğini biliyor olmalıydılar, bal gibi biliyorlardı ama uyarmak yerine sakladılar, Çin’in avukatlığını yaptılar’ diye.
Yeni günah keçisinin bulunduğu haberi, çok geçmeden diğer kötü yönetimlerde de duyulur.
Artık kesinleşti; üçüncü dünya ülkelerinde tüm zamanların en sadık şamar oğlanı IMF’yi tahtından edecek alternatif, DSÖ olacak.
Yeni öcü sonunda piyasaya çıktı.
Hatta DSÖ, kurban isteyen kitlelerin tatmini için tu kaka edilirken IMF’nin parlatıldığına, cicileştirildiğine dahi tanık olabiliriz.
Dün, IMF’nin darda kalanların imdadına nasıl yetiştiği haberleri her yerde değil miydi?
Koronayla mücadelede dolara sıkışanlara yeni bir borç paketi hazırlamışlar.
‘Borçlu ölmez, yüzü sararır’ gerçeğini yeniden keşfeden 80 ülke, ‘öleceğimize yüzümüz sararsın’ deyip başvurmuş ilk etapta. Devamı da bekleniyor kapıdaki kuyruğa.
DSÖ popülistlerin gözdesiyken ‘out’ oldu, IMF ‘in’ yani. Eskinin favori öcüsü, yüzünde korona maskesiyle hayatlarımıza geri dönüyor. Yine kurtarıcı rollerinde.
Giderken de savurgan ve yolsuz kötü yönetimleri, acı recetelere mahkum ettikleri halkın tepkisinden, öfkesinden kurtarıyordu. Sanki suçlusu, ucuz ama geri ödenebilmesi için kemer sıkma şartıyla kredi veren IMF’ymiş, ona el açanlar değilmiş gibi.
Har vurup harman savuran popülist siyasetçiler, kapıya dayanarak (kaçak göçeği önleyecek) mali disiplin programını zorla dayatıyor, sömürge valisi niyetine atadığı komiserlerle de denetliyormuş gibi gösteriyordu IMF’yi.
Toplum da satın alıyordu bunu. Rahatsız kesimler, hükümetleri yerine ‘kan emici’ bu vampiri taşlayarak rahatlıyordu.
IMF’nin beş kuruşuna muhtaç edenler; sendikaları, sokakları emperyalizmle savaş diye dolduruşa getirip IMF’yi protesto ettiriyordu. Halkın gazını alıp yatıştırırken kendileri de paçayı sıyırsın diye.
Popüler IMF komiserlerinin adlarını, soyulan ülke sokaklarında duymaya başlarız yakında yine. Kurtarmaya geliyor diye.
Önce kesenin ağzını açan iyilik meleği gibi yardıma çağrılırlar. Sonra çağıranlarca, yerlerine taşlanacak şeytana dönüştürülürler. 20 yıl öncesinin Türkiye masası şefi Cottarelli dersem, yaşı yetenler anlar.
Yönetenlerin günah keçisiz kalmadıkları şu dünyada, yönetilenler de dalkavuksuz kalmamalı. Halk sağlığı açısından...
Halkın; ‘her şey sizin için, kendim için bir şey istiyorsam namerdim’ diyen dalkavuklara ihtiyacı olmasa, her seferinde suya götürüp susuz getiren halk dalkavuğu popülistler hala ayakta kalabilirler miydi?
Toplum Bilimleri Kurulu’ndan beklediğim ilk mesaj
Dünyanın küçük bir köye dönüşeceğini, internet devrimini daha ilk iletişim uyduları uzaya fırlatılmadan, 1960’ların ortalarında görmüştü Marshall McLuhan. Yalnız, kehanetleri tutan ‘The Medium is The Message’ adlı kitabını basmak istememişler önce.
Zarfın bizzat kendisinin de bir içerik taşıdığını, mecranın da kendi başına bir mesaj barındırdığını ve bunu hayatlarımıza biz fark etmeden ilettiğini anlatıyordu.
Önsözünde okumuş olmalıyım; kullandığımız ulaşım ve iletişim araçlarının dünyamızı nasıl değiştirdiğinden yola çıkan kült kitabı, yayıncısı pek tutmamış. Çok fazla yeni fikir ve öngörü içeriyor, okuru kaçırtır, göz korkutur diye.
Sağlık Bakanlığının oluşturduğu Toplum Bilimleri Kurulu da eminim ilk iş, aynı şeyi siyasetçilere hatırlatacaktır.
McLuhan’ın tespitiyle büyük ve hızlı alt üst oluşlar, keskin değişimler, sert çalkantılar yeni başlangıç getirecek diye umut, sevinç ve heyecanla karşılanmıyor.
Fazla ve ani yenilikler, ürkütüyor toplumları. Şaşkınlığa, yarınlarından endişeye, belirsizlik duygusuna, gelecek korkusuna, ciddi karamsarlık ve kaygı bozukluğuna yol açıyor.
Dünya düzeni yıkılıyor, yok oluyor ama kötüydü, haksız ve adaletsizdi zaten, bu kabustan yepyeni bir dünyaya uyanacağız, daha iyi olacak; hiçbir şey eskisi gibi olmayacak ama şans bizden yana mesajı, toplum psikolojisi açısından yanlıştır yani. Etkisi, sanıldığı gibi değil.
Hele ‘popülist şarlatanlar kuşağı liderlerini bitirecek korona, halk dalkavuğu şovmenlerin sonunu getirecek, gösteri düzenleri çökecek’ gibi öngörüler son derece sakıncalı.
Halkın ruh sağlığını ve iyimserliğini korumak için verilecek doğru mesajın bu olmadığını, siyasetçilere söylemeli Toplum Bilimleri Kurulu. Önerim, ilk toplantılarında gündeme alsınlar.
Popülist siyasetçiler en fazla virüsler gibi mutasyona uğrar, evrim geçirerek de olsa kurulacak yeni dünyada bizle kalmaya devam edeceklerdir. ‘Sayelerinde şamar oğlansız da dalkavuksuz da kalmayacaksınız, endişe buyurmayın’ diye halk rahatlatılmalı.
Unutmayın ki yönetenler kadar yönetilenler de kendilerine yaltaklanılmasını ister. Dalkavuksuz bir dünyanın hayaline bile katlanmaları zordur. Söyleyin ki müsterih olsunlar.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
5.06.2025
10.05.2025
8.05.2025
1.05.2025
30.04.2025
25.04.2025
22.04.2025
8.04.2025
3.04.2025
28.03.2025