Berat ÖZİPEK
Araştırma şirketlerini suçlamanın alemi yok.
Siyasi atmosfer iktidar partisi aleyhine o kadar ağırlaşmıştı ki, -yine en baştaki gibi- iki kişiden biri susmuştu.
Ama toplum, medyadan, sosyal medyadan, akademiden ve iş dünyasından ibaret değildi.
Egemen fikirler aşağıya doğru gidildikçe etkisini kaybediyor ve toplumsal piramidin geniş tabanında tam tersine dönüyordu.
Suskun çoğunluk beş ay içinde dikkatle izledi, diğer iktidar alternatiflerini ölçtü, tarttı ama twitter ahalisinin bundan haberi olmadı. Demokraside son sözü halk söyler. O da söyledi ve bütün hesapları bozdu.
Seçmen beş ay önce sarı kart gösterdiği partiyi yine birinci yaptıysa, ötekilerin oturup düşünmesi ve açıklaması gereken bir şeyler var demekti. Ama bu yine olmadı.
Hangi parti ne yaptı?
Ak Parti bu seçimlerde bugüne kadar ona verilen oyların hiçbir şekilde “çantada keklik” olmadığını görmüş olmalı. Bir yandan 7 Haziran öncesi hatalarından ders almış görünmesi, beş ay önceki tutum ve söylemini gözden geçirmesi, diğer yandan toplumun yeni bir “fetret devri”nin kıyısında olduğumuza ilişkin kaygısı, tepki olarak ondan esirgenen oyların yeniden ona dönmesini sağladı. Ama bu oyların tapulu malı olmadığını unutmamalı.
CHP ister ulusalcılık yapsın ister demokratlık, boyunun uzayıp kısalmadığını görmüş olmalı. Ama bunu görmenin ona bir fayda sağlayacağından emin değilim. En iyi kampanya onunkiydi ama yine olmadı. Geçmişiyle ve Kemalist ideolojisiyle yüzleşmeden ve aynı anda birçok kesimi memnun edecek muğlak bir dille durumu idare etmeye ilişkin şark kurnazlığını terk etmeden de olmayacak.
MHP’nin sorunu, bazı odakların onu içine çekmeye çalıştığı, bir ucunda CHP’nin, diğer ucunda HDP’nin bulunduğu o tuhaf koalisyon illüzyonuna kapılmaması değildi. Buradan puan bile aldı. Sonrasında ise “hayır”ları tepki çekti. Seçime doğru ülkenin karşı karşıya olduğu iç istikrarsızlık ve dış tehdit algısı, MHP’de önemli bir miktarda oyun yön değiştirmesini beraberinde getirdi. Bahçeli’nin yapabileceği çok az şey vardı.
HDP ise barışçı çözümün güçlü bir partneri olarak temsili için verilen milyonlarca oyu çarçur etti. Hendekler kazılır, özerklik ilanı ve tuzaklamalarla PKK savaşı şehirlere taşırken, o “sarayın savaşı” safsatalarıyla durumu idare edebileceğini zannetti. Türk oligarşisi, medyası ve soluyla onu alkışladı, ama Demirtaş’ın taşı gediğine koymalarının kabak tadı verdiği, retoriğin sorunu örtmediği ve HDP’nin barış adına etkisiz eleman olduğu bir süreç yaşandı.
Anlamayan sahiden halk mı?
Anlamaya çalışmak yerine siyaseti “halk aptal” düzeyinde açıklamak da bir tercih elbette; iç rahatlatır, sorumluluğu öteler ve gerçekle yüzleşmenin acısını yaşatmaz insana. Ama tam da bu yüzden, siyaseti bu düzeyde açıklamanın kendisi kronik bir anlamama sorununu ifade eder.
Halk yanlış yapmaz diyenlerden değilim. Ama Türkiye siyasetine baktığımda, okumuş yazmış esimlere kıyasla “halk” olarak adlandırılan geniş toplum kesimlerinin öteden beri çok daha makul olduğunu, o bütünün içindeki bireylerin tercihlerinin çok daha esnek ve rasyonel olduğunu görüyorum.
Oy davranışını siyasi aktörlerin doğrularına ve yanlışlarına göre değiştirebilen, onları iktidara getiren ve götüren o. Boşverin olayı “makarna teorisiyle” açıklamaya çalışan veya kendi acizliklerini halkı aşağılayarak perdelemeye çalışanları. Tarih bitecek ve onlar hiçbir şey anlamamış olacak.
Yazarlar
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.07.2025
13.07.2025
28.06.2025
21.05.2025
20.02.2025
16.01.2025
8.01.2025
20.11.2024
8.11.2024
30.10.2024