Figen Çalıkuşu

Figen Çalıkuşu
Figen Çalıkuşu
Karar Tüm Yazıları
Yargı, Mafya ve Beyaz Toros…
22.08.2025
160

Ağır bir siyasi türbülansa tutulmuş gözüken Türkiye’nin hal-i pür melalini kestirmeye çalışırken, AKP’nin eski yöneticilerinden, milletvekili de olan gazeteci Şamil Tayyar’ın yargıyla ilgili bir X paylaşımı benim de dikkatimi çekti.

Tutuklanan avukatlar Rezan Epözdemir, Cem Duman ve Semra Ilık’ın “siyaset dahil etkili her merkezle bağ kurup güç devşirmelerinden” söz ettiği bu paylaşımında;

“Art arda gelen bu operasyonlar, bir yönüyle şaşırtıcı bir yönüyle umut verici.

Akın Gürlek Başsavcımızla da görüştüm bugün, çok kararlı ve kendinden emindi.

Yargıda FETÖ’den sonra yeni bir temizlik için tarihi fırsat.

Dilerim, heba edilmez.

Edilmeyecek gibi gözüküyor” diyordu.

“Yargıda FETÖ’den sonra yeni bir temizlik için tarihi fırsat” cümlesi bana şu soruyu sordurttu:

“Kime veya kimlere karşı?”

Şamil Tayyar’ın Rezzan Epözdemir olayındaki müdahaleleri ve Külliye’den gösterdiği adresler anımsanınca, “yargının içindeki nüfuz ticareti ayyuka çıkmış çetelere karşı mı acaba” diyor insan.

Yargı eliyle hukukun boğulması sonucu başlayan süreçte şimdi “çoklu organ yetmezliği”nin yaşandığını görüyoruz.

Uyuşturucu ticaretinden, mafyanın siyasetin kankası haline gelmesine… Açılım ile komisyonun toplanacağı gün birilerinin birilerine “beyaz toros”ile mesaj vermesine kadar her şey, durumun hangi noktada olduğunu fazlasıyla anlatmakta.

“Beyaz Toroslar”ın başrol aldığı zamanlar da çeteler vardı. Mafya vardı. Uyuşturucu vardı, kara para vardı. Siyaset-mafya-bürokrat üçgeni hızla yol alırken Susurluk Kamyonu yolu kesmişti.

“Beyaz Toros” artık başrolde değil ama çeteler her türlüsü ile pıtrak gibi fışkırmakta. Siyaset-çete-bürokrat üçlemesine bu kez yargı bacağı da eklenmiş durumda.

Bütün bunları düzeltmek için ihtiyaç duyulan radikal değişimlerin olup olmayacağı iki konudaki gelişmelere bağlı galiba. Bunlardan biri dıştaki gelişmelerle ilgili, diğeri ise iç siyasetle.

1-Türkiye “Terörsüz Türkiye” sürecine Suriye’deki gelişmeler nedeniyle başladı. “Hukuksuz Türkiye” ile “Terörsüz Türkiye” yaratma garabeti bir yana dış politikada da ağır tıkanmalar var.

Suriye’nin gideceği istikamete El Şara ve HTŞ etrafında fazlasıyla müdahil olma ve SDG konusunda da gerçekleşmesi kolay olmayan taleplerde ısrar etme, durumu zorlaştırıyor gibi gözükmekte.

Örneğin, ABD Savunma Bakanlığı’nın Temsilciler Meclisi’ne sunduğu Suriye Raporu’nda, El Şara’nın beklenen kontrolü sağlayamadığı ve SDG’nin güçlendiğine dair saptamaların yanı sıra İsrail Savunma Bakanı’nın Suriye Savunma Bakanı ile Paris’te görüşmesi… Bizim dışımızdaki bu gelişmeler, işlerin Ankara’nın istediği gibi gitmediğini gösteriyor.

Türkiye, Orta-Doğu’daki “Kürt Realitesini” kabul ederek mi kendi güvenliğini sağlayacak yoksa silahlı sürecin bilinmezliğine mi sürüklenecek?

Tercihin, yakın geleceğin de belirleyicisi olacağı anlaşılıyor.

2- İç siyasette ve yargıda artık taşınmaz bir hale gelen çıkmazın düğümü ise benim çok evvelden beri iddia ettiğim gibi galiba 50+1 konusu ile ilgili.

Anımsayın Erdoğan “bu konunun gözden geçirilebileceğini” söyleyince Bahçeli nasıl da gürlemişti…

50+1 sisteminin değişmesi, bugünkü ittifakın da mecburiyet olmasını sonlandırır.

Bunun kimlerin işine gelip, kimlerin işine gelmeyeceği sorusunun cevabını size bırakıyorum. İşlerine gelmeyenlerin ülkeyi ne kadar çalkalayabileceklerini de unutmamak lazım.

Hele bir de kimi dedikodulardaki gibi Kürt Açılımı için devlette tam bir uzlaşma yoksa bu daha da şiddetli olabilir.

Pratikte yakın geleceği, “Suriye ve 50+1”in kaderi şekillendirecek gibi gözüküyor.

Ama temel sorunlarını yüz yıldır çözemeyen Türkiye’nin içine girdiği çıkmazdan tam olarak çıkması için yapılacak olan belli:

Mahfi Eğilmez’in geçen gün altını çizdiği gibi Türkiye dünyanın en büyük 17.ekonomisi

Ancak hukukun üstünlüğü sıralamasında 117., demokrasi endeksi sıralamasında 102. sırada.

Hukuku ve demokrasiyi taca atarsan ne olur? Yolsuzluk algısı endeksinde 107.sıraya yerleşirsin.

Türkiye’nin esas temizliği ve kurtuluşu, hukuk, demokrasi ve yolsuzluk konularındaki sırasını en azından ekonomik güç seviyesine çıkardığında gerçekleşecek.

Esas rant, çıkar, yalan ve sömürü temizliği de o zaman yapılmış olacak

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar