Markar ESAYAN
Avrupa Komisyonu beklendiği gibi önyargı dolu, siyasi yaklaşım ağırlıklı Türkiye raporunu açıkladı. Raporda FETÖ’den terör örgütü olarak bahsedilmemesi, OHAL’in kaldırılması çağrısı, 16 Nisan referandumu hakkındaki siyasi nitelendirmeler ve Türkiye’nin AB’den dev adımlarla uzaklaştığında dair ifadeler Ankara’da ciddi rahatsızlık yarattı. AB ve Dışişleri Bakanlığı, parti ve hükümet sözcüleri raporun kabul edilemez bu taraflarını reddettiler.
Tabii burada çok parlak bir fikirmiş gibi “AB’ye girmek isteyen Türkiye, dolayısıyla uyumlu olmak zorunda olan da Ankara” diyenler olabiliyor. Bunu söyleyenler de ikiye ayrılıyor. İlk grup, iflah olmaz Batı hayranlığıyla oradan gelen her şeyi doğru, adil olduğuna inananlar. Öyle ki, Türkiye AB ne derse yapmalı. AB/Batı hata yapmaz, yapamaz. Bizim de Türkiye olarak Batı’nın söylediklerine harfi harfine uymaktan başka bir çaremiz yoktur.
Diğer grup ise, “Türkiye AB’ye asla giremeyecektir, girmesi de doğru değildir. Bu en baştan beri yanlış bir hayaldir ve Türkiye’ye zarar vermekten, suiistimal etmekten öteye geçmez” diyenler. Türkiye AB üyeliği sürecini sonlandırmadığı müddetçe bu türden muamelelere maruz kalacaktır. Bu muameleler sadece “haksızlık”, “hakaret” şeklinde tezahür etmemekte, Türkiye’nin içişlerine de müdahale edilmektedir. Ve bu müdahaleler Türkiye’nin bekasına aykırı şekilde olmaktadır.
Bence öncelikle, AB’ye girmek isteyen Türkiye olduğu için, olgusal olmayan, çifte standart ifade eden, hatta darbelere sempati duymaya, Ankara’yı cezalandırmaya varan pratikler temize çıkmaz. Bu argüman Türkiye’ye dönük her düşmanca hareketin de gerekçesi oldu. Bunu reddetmeliyiz. Türkiye egemen bir ülke olarak bir siyasi/ekonomik birliğe girme iradesi ortaya koyuyor; bir mahkûmiyet, vesayet altına girmeye değil.
Diğer yandan, Ankara AB üyeliği konusunda oldukça rasyonel davranmıştır. AB ile ilgili rasyonalite değiştiğinde, buna göre strateji de güncellenir. Türkiye’nin Avrupa ile ilişkisi 1963 ile mukayese edilebilir mi? O zaman Birleşik Krallığın Brexit yapmasını nasıl açıklayacağız?
Tabii AB üyeliği Türkiye için ulusal bir politika da olmuştur. Bir tür demokratik çıpayı ima etmiştir. Bu manada Türkiye süreçte birçok zorlukla karşılaşmışsa da, bu çıpaya değer vermiştir. Öte yandan, Avrupa Türkiye’nin, Türkiye de Avrupa’nın ciddi ekonomik partneridir. Hasılı, ne Türkiye için, ne de AB için bu süreç sıradan, gündelik ölçütlerle değerlendirilecek bir konu olabilir.
Sorun, AB’nin Türkiye konusunda daha temel bir bunalıma sürükleniyor olmasıdır. Raporda tezahür eden sertlik aslen bunun yansımasıdır. Belli ki Türkiye’nin güçlenmesi, bağımsız davranma kapasitesinin artması, asıl rahatsızlık unsurudur. Yükselen ırkçılık ve popülizmin baskısı altındaki Avrupa siyaseti, güçlü Türkiye olgusuyla birlikte böyle yararsız davranış biçimlerini ortaya çıkarmaktadır.
Her halükarda AB ile ilişkileri sonlandırmak isteyen Türkiye değildir. Böyle bir niyet varsa, bu sorumluluğu AB almalıdır. Türkiye eşit ilişki talep eden tutumundan vazgeçmeden, kendi eksiklerini tamamlamaya devam etmelidir.
Yazarlar
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.05.2019
2.05.2019
24.04.2019
21.04.2019
18.04.2019
16.04.2019
13.04.2019
10.04.2019
3.02.2019
28.03.2019