Mehmet TIRAŞ
Yılda 1000 işçimizi iş kazalarında kaybediyoruz,hiç sesimiz soluğumuz çıkmıyor;koyunu olan kuzusu ölür misali..
Hala cesedine ulaşılmayan,suyun dibinde, göçük altında onlarca işçi yatıyor;yakınları ağıt yakarken siyasilerde nutuk atıyor,iriyiz,diriyiz devlet kimseyi mağdur etmeyecektir bu kazalarda ihmalleri olanlar yargıya hesap verecekler,diyorlar ama iş kazaları ölümü nedeniyle bir tane iş verende tutuklanmış değil,peki bu nasıl oluyor?
Yılda 5 bin vatandaşımız trafik kazsından ölüyor,3 bin kişi sakat kalıyor maddi kayıp ise bir tarafa; trafik kazalarındaki görüntüleri magazin haberleri izler gibi hiç etkilenmeden seyrediyoruz gayet olağanmış gibi..
Trafik kazalarının nedenleri üzerine emniyet raporları ise daha çarpıcı olarak çıkıyor karşımıza;kazaların yüzde 90’nın sürücü hatalarından kaynaklanıyor buna alkolde dahil,geri kalan yüzde 10 ise, arabanın teknik hatalarından,yol ve iklim şartlarından meydana geliyor..Bu veriler bizim ne kadar eğitimsiz,kural tanımaz bir toplum olduğumuzun üzerinde durulması gereken bir işaret olarak karşımıza çıkmıyor mu?
Hele dini bayramlarda kara yolları renk değiştiriyor,karadan kırmızıya dönüşürken tam bir mezbahaneye dönüyor,trafik kazalarındaki ölümler zirve yapıyor..
Biz arabayı kendimizi ve içinde taşıdığımız insanları taşıyan bir araç olarak değil de; bir silah gibi kullanıyoruz...Bunu teknolojiyle kanıtlayan görüntülerden seyrediyoruz,işte böylelerine şehir magandaları deniliyor kent kültüründe..Kırmızı ışıkta geçen magandaya neden geçtin denildiğinde,boş görmüyor musunuz,diye de pişkin pişkin cevap veriyor,yaya geçitlerini hesaba bile katmıyor,yaya geçiş hakkını kullanan insanlara da bozuk atıyor, geçiş hakkını kullandığı için.Birde hakaretler,el kol hareketler ve babalanmalar,her gün binlerce aracın trafikte olduğu illerde bu çile çekilecek gibi olmadığı gibi, insanı sinir hastası yapıyor...Yaygın olan başka bir sıkıntı ise, sürücü magandalarının hareketleri,bir elinde sigara ile direksiyon simidini çevirirken, bir eliyle de cep telefonuyla konuşması kendini ve içinde taşıdığı,yolda geçen insanların can güvenliğini tehlikeye atıyor..
Büyük şehirlerin sorunlarının en önemli sorunu taşımacılık olarak öncelik sıralamasında geliyor.
Depremlerde ölen insan sayımızı hiç hatırlamıyoruz;sadece 17 Ağustos 1999 depreminde 19 bin insanınızız molozların altında kalarak can verdi..
Ne bir vali görevden alındı,ne bir belediye başkanı görevden el çektirildi,Yalova da bir Veli Göçer isminde bir müteahhit buldular ve günah keçisi olarak onu toplumun önüne attılar ama bu binaları yapan onlarca müteahhit,bu binalara ruhsat veren yetkililer bu yargılamaların içinde olmadı..
İşin tuhaf yanı; ben trafik kazalarını,depremde ölenlerin hesabını sormak için istisnalar hariç,on binlerin katıldığı bir yürüyüş,miting ve gösteriye tanık olmadım, 17 Ağustos depremini yaşamış olan, en fazla da ölümün olduğu ilde İzmit’te yaşayan birisi olarak.
Peki biz hiçbir şeye duyarlı değimliyiz?
Duyarlı olduğumuz en önemli olay futbol..
Trabzon en fazla işsizliğin olduğu ve göç veren illerimizden biri ama yoksulluk,işsizlik üzerine bu ülkede toplumsal bir tepkiyi göremezsiniz ama iş futbol ve Trabzon spor olduğu zaman,neredeyse hayat duruyor bu ilde..
İstanbul da bir Fenerbahçe-Trabzon spor maçında hakemin Trabzon sporun bir penaltısını vermedi,diye Trabzon da tam 20 bin kişi yürüyüş yaptı, yanlış okumadınız yirmi bin kişi..Trabzonlu olan bir müzisyen:” En önemli hayati mesele olsa dahi,ben hayatımda Trabzon da böyle toplumun duyarlı olduğu ve kitlesel gösteri yaptı bir olaya tanık olmadım” diye konuya parmak basıyordu..
Meşhur 3 Temmuz 2011 şike olayını hatırlayalım; Fenerbahçe Başkanı ve bazı yöneticileri tutuklanıp göz altına alınınca;Fenerbahçe taraftarları adeta ayaklandı,tam bir isyan ettiler ve 11ay başkanlarının tutuklu olduğu Davutpaşa ceza eviyle- Bağdat caddesi arasında her hafta eylem yaptılar hem de ne gösteri,ülkenin dört bir yanından gelen çulsuzlardan değil,gelir düzeyi yüksek çoluk çocuk ve kadınlarında içinde yer aldığı eylemleri televizyon kanallarından saatlerce izledik.Futbolla yatıp futbolla kalktık.Bu kitlesel gösteri TBMM’de şike yasasının değişikliğini getirdi.Bu olay ülkenin bir yıla yakın gündeminden düşmedi hala da tartışma konularının başında geliyor..
Futbol taraftarlı tutku anlamında söylüyorum holigan boyutunda bile değil; nefret ettiğiniz insanla sizi yan yana getiriyor ve aynı takım için bağırttırıyor trübünlerde, böyle bir çekici cazibesi olan milyonları ayaklandıran ve programlarını değiştiren bir oyun futbol.Biz futbolun bir gösteri ve üç neticeli oyun olduğunu kabullenmeyen bir futbol kültürüne sahibiz içe dönük ama uluslar arası karşılaşmalarında futbolun özünü kavrıyoruz.
Futbol taraftarı deyince Beşiktaş taraftarına bir parantez açmalıyız;üniversitelerde tez konusu olmuş,ülkenin sevincini ve hüznünü tribünlerde seslendirmiş olduğunu da, belirtelim ve hakkını da teslim edelim.
Ya çözülmesi ve aydınlatılması gereken sorunlar için böyle bir tepkiyi ne zaman vereceğiz?
17 bin faili meçhul cinayet var,
Yargısız infazlar gözaltı kayıpları,
Binlerce çocuk kaybımız var,
Galatasaray Lisesinin önünde 6 yıldır yakınlarının akıbetini öğrenmek için oturma eylemi yapan insanlara kaç kişi destek veriyor?
Demokrasi,hukuk,temel hak ve özgürlükler ise böylesi ilgi karşısında,esamesi bile okunmuyor,futbola gösterilen ilgiyle karşılaştırdığımızda.
Demokrasi,eğitim düzeyi yüksek,örgütlü zengin toplum sistemidir..Batı Avrupa da futbol yok mu,bu ülkelerin taraftarları ülkesinin ve insanlığın sorunları karşısında böyle mi hareket ediyor?
Birey ve toplum olarak öncelik sıranız sizin duyarlılığınız da belirlemiş oluyor.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.06.2025
16.06.2025
9.06.2025
2.06.2025
26.05.2025
19.05.2025
16.05.2025
12.05.2025
5.05.2025
28.04.2025