Nabi YAĞCI-Taraf Yazıları
Böyle giderse öyle olacak.
Prof. Dr. Büşra Ersanlı’nın tutuklama kararı veren hâkime söylediği söz, bu ülke açısından tam anlamıyla bir kara mizah. Prof. Ersanlı, çıkarıldığı mahkemede “Beni tutuksuz yargılayın ki Meclis Anayasa Komisyonu’ndaki çalışmalarımı aksatmayayım” diyor. Ülkesiyle ilgili böylesine sorumluluk duyan bir düşünce insanı “terör” gerekçesiyle gözaltına alınıyor ve gözaltı ile de yetinilmeyip yargı tarafından tutuklanıyor.
Türkiye’nin önünde yeni anayasa yapmak gibi bir sorun var, hükümet çalışmalara bitiş tarihi bile veriyor, TBMM’de ise bir Anayasa Komisyonu var ve çalışmalarını sürdürüyor. Fakat öte yandan bu komisyonun bir üyesi tutuklanıyor ve çalışamaz hale getiriliyor.
12 Eylül Anayasası’nı, içindeki gericiliği bir yana koyup her şeyden önce süngü gücüyle yapıldığı için eleştiriyoruz. Dünyanın en iyi anayasası olsaydı bile bu anayasanın süngü gücüyle yapılmış olması bu belgeyi “anayasa” olarak görmememiz için yeterli olurdu. Düşünce ve ifade yani siyaset yapabilme özgürlüğünün olmadığı veya kısıtlandığı koşullarda anayasa yapmaya kalkmanın kendisi kara mizahtır. Anayasalar yapıldığı o toplumun farklı toplumsal kesimlerinin ve tek tek insanlarının ortak yaşamlarını düzenleyen sözleşmeler demek ise eğer, tarafların hepsi o masa etrafında olmalıdırlar. Yalnızca oturmak da yetmez, düşüncelerini korkusuzca ifade edebilmelidirler.
Demokratik bir anayasadan söz edeceksek, böyle bir anayasa yapma koşulları var mıdır bugün?
Aydınların “terör”, “KCK” nedenleriyle tutuklandığı ve bu süreç böyle sürdüğü durumda hayır. Bu koşullarda anayasa tartışması yapmaya hiç gerek yoktur. AKP Meclis’te çoğunluğa sahiptir, gitsin dünyanın en iyi anayasasını arayıp bulsun, dilimize çevirsin, oylayıp kabul etsin! Böylece nur topu gibi “yeni “ bir anayasaya sahip oluruz.
Bu dediklerim bir gram şeker alabilmek için bir çuval keçiboynuzu yemek kabilinden bilinen gerçeklerin tekrarı mahiyetinde. AKP hükümeti, Adalet Bakanı bunları bilmiyor mu? Elbette biliyor ama düşünce ve siyaset yapma üzerinde kurulan bu baskılar PKK ile mücadelenin yeni strateji ve taktikleri gereği yapılıyor. Sayın Büşra Ersanlı BDP Meclis üyesi olmasaydı, Ragıp Zarakolu benzer toplantılara katılıp Kürt sorunu konusunda görüş açıklamış olmasaydı kuvvetle muhtemeldir ki tutuklanmayacaklardı.
Yapılmak istenen şey açık, PKK’nin “düşünsel lojistik” desteklerini kurutmak!
Yanlış.
Hem de çift taraflı yanlış.
Amacınız ne olursa olsun düşünce alanını daraltmaya soyunduğunuz anda davayı daha en başından kaybetmiş olursunuz. Siyasi alanı da kaçınılmazlıkla daraltırsınız. Tersinden yürüdüğünüzde de aynı sonuca varırsınız, daralan siyasetle birlikte düşünce alanı da daralır. Siyaseti daralttığınızda ise bu yaptığınız silahlı mücadeleye verilmiş en önemli lojistik destek olur.
Cemil Çiçek “Cezaevlerinin anahtarı benim elimde değil” demiş. Hayır. Elinizde. Hangi gerekçelerle olursa olsun düşünce ve siyaset suçu diye saçma sapan bir suç kategorisini hukuk sisteminizde tuttuğunuz sürece, antidemokratik gözaltı ve tutuklama usullerini değiştirmediğiniz sürece sorumlu olan, çoğunluğa sahip bir iktidar olarak sizlersiniz. Ergenekon davası nedeniyle de gözaltı süreleri ve olur olmaz tutuklama kararlarını pek çoğumuz eleştirdik ama AKP iktidarı olarak bunları düzeltme yolunda ciddi adımlar atmadınız. Kapatılma tehdidi altında da değilsiniz dolayısıyla ipe un sermede hiçbir haklı gerekçeniz yok artık.
Eğer yapılması gerekenleri yapmıyorsanız “PKK terörü” gerekçesine de sığınamazsınız.
Devlet görüşür ama vatandaş görüşemez mi?
Geçmişte Kandil’de görüşmeler yapan gazeteciler PKK yandaşı olarak suçlanmışlardı. Bu anlayışla, KCK operasyonları kapsamında aydınların tutuklanmalarına neden olan zihniyet arasında savunulabilir nasıl bir fark var?
PKK ile İmralı’da, Oslo’da, Brüksel de görüşmeler yapıldığı artık biliniyor. Bu görüşmelerde devlet adına MİT temsilcileri tarafından yapılan açıklamaları basından okuduk. KCK dahi konuşulmuş. Orada söylenenleri bizler yazmış olsaydık şimdi TMK’dan içeride olurduk. Prof. Ersanlı’nın, Zarakolu’nun daha fazla söylediklerini, yazdıklarını hiç sanmıyorum.
Başbakan devlet herkesle görüşür dedi, bu sözün kabul edilebilir olması için vatandaşın da herkesle görüşmesinin suç olmaktan çıkması gerekmez mi?
Bırakın görüşmeleri, devlet söylediğinde suç olmayan ifadeler vatandaş söylediğinde suç oluyorsa orada hukuk devleti yok demektir, olsaydı mevcut yasalara göre MİT temsilcilerine de dava açılması gerekirdi.
İster askeri öne çıkarın ister polisi, güvenlik faktörü öne çıkıyorsa orada PKK ile ilgili yeni bir strateji yok demektir. Kürt halkını PKK’den ayırıp kazanmak şöyle dursun bu yeni strateji Kürt-Türk demokratik kamuoyunu da yitirecek.
Nasıl görmüyorsunuz?
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.05.2012
3.05.2012
30.04.2012
28.04.2012
26.04.2012
23.04.2012
21.04.2012
19.04.2012
16.04.2012
14.04.2012