Ümit KARDAŞ
1960’ların ikinci yarısından itibaren Kürtlerin sosyal ve ekonomik eşitlik taleplerini dile getirecekleri yeni bir mecra oyuna dâhil oldu: Türkiye İşçi Partisi. Bu süreçte Tarık Ziya Ekinci, Kemal Burkay ve Canip Yıldırım gibi isimler Türkiye İşçi Partisi içinde aktif rol oynadılar ve 1960’ların sonlarına doğru “Doğucu” hareketin oluşumuna önayak oldular. Ancak ne TİP ne de başka bir sosyalist grup Kürt sorununu bütünlükçü ve tutarlı bir politika içinde programlarına dâhil edebildiler. Nihayetinde Kürt hareketi örgütlenmede yeni bir aşama kaydetti ve Irak’taki Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) benzeri bir özerkliği savunan Türkiye Kürdistan Demokrat Partisi (TKDP) 1965 yılında ilk gizli parti olarak kuruldu. TKDP, Kürt taleplerini Kürt ulusu üzerinden tanımlarken bunu eşitlik bağlamında formüle etmiş, ancak Kürt kimliğine vurgu yapmamıştı.
Sürecin devamında 1969’da İstanbul ve Ankara’da yasal olarak örgütlenen ve Kürt öğrencilerden destek alan Devrimci Doğu Kültür Ocakları (DDKO) merkezleri kuruldu. Ancak 12 Mart 1971’deki askerî müdahaleden sonra DDKO ve onunla somutlaşan Kürt siyasetinin yasal durumuna son verildi ve DDKO üyeleri Diyarbakır Sıkıyönetim Mahkemesi’nde “ulusal duyguları zayıflatmayı veya yok etmeyi hedefleyen örgüt kurmak” suçundan mahkûm edildiler. Bununla birlikte 1970’li yılların ortalarına kadar aktif bir şekilde faaliyette bulunan birçok Kürt devrimci örgütü ortaya çıktı. Bu dönemde Kürt kimliği etnik bir temele dayandırılarak Newroz ve Kawa efsanesiyle bir köken mitine dönüşmeye başladı.
1970’li yılların ortalarına doğru Kürt sosyalist hareketi parçalanmaya yüz tutmuştu. İlk Kürt sosyalist grup, TİP’in Kürt üyeleri tarafından 1974 yılı Aralık ayında kurulan Türkiye Kürdistan Sosyalist Partisi (TKSP) oldu. Bu hareket 1975-1979 arası yasal aylık bir dergi olan Özgürlük Yolu’nu da çıkardı ve üyelerindenMehdi Zana, 1977 yılında bağımsız olarak katıldığı seçimlerde Diyarbakır belediye başkanı seçildi. Artık Kürt siyaseti yepyeni bir aşamanın eşiğindeydi.
Bunun dışında DDKO’nun devamı olarak Rizgari örgütlenmesi ve Devrimci Demokratik Kültür Dernekleri (DDKD) de dönemin diğer adı anılması gereken Kürt siyasal hareketleriydi. 1974 yılında Türkiye’nin birçok yerinde kurulmaya başlanan ve eski TKDP üyeleriyle bazı öğrencileri kapsayan DDKD hareketinden üç grup doğdu. İlk grup 1976’da kurulan Maoist Kawa hareketiydi. Bu hareket de 1978 yılında bölündü ve ortaya Denge Kawa çıktı. İkinci grup 1976’da kurulan sosyalist Kürdistan Ulusal Kurtuluşçuları (KUK) oldu. Devrimci Demokratlar olarak bilinen Kürdistan İşçi Partisi (KİP) ise üçüncü grubu oluşturuyordu. Bu grupların hiçbiri 1980 askerî darbesinden sonraki süreçten ve sıkıyönetim yargılamalarından sonra hayatta kalmayı başaramayacaktı.
80 sonrası dönemde de hayatta kalmayı başaran tek kurumsal yapı ise ileride PKK olarak tanınacak örgüttü. Bu örgüt de, 1970’li yılların başında Ankara’da üniversite çevresinde sol bir grup olarak doğmuştu. Hareket 1975’in sonuna kadar kadrolarının çoğunu Kürtlerin yaşadığı bölgelere gönderdi. 1977 yılında grubun siyasal programı sempatizan kitlelerle paylaşıldı. Hareketin örgütlenmeye dönük ilk girişimleri bölgede diğer gruplarla çatışmalara yol açtı. 27 Kasım 1978’de yapılan kongrede gizli bir siyasal partiye dönüşme kararı alındı. Kuruluş bildirisinde PKK (Partia Karkarian Kürdistan- Kürdistan İşçi Partisi) ismi yer aldı ancak bu isim 27 Nisan 1979’a kadar kullanılmadı. PKK kuruluşunu ilan etmek için 30 Temmuz 1979’da Siverek’teki devlet yanlısı Bucak aşiretine saldırdı. 1979-1980 yıllarında halk arasında örgütün lideri Abdullah Öcalan’ın isminden dolayı Apocular olarak da adlandırılan PKK bölgede birçok askerî eylemde bulunacaktı.
www.umitkardas.com
twitter.com/umit_kardas
Yazarlar
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.06.2025
25.05.2025
11.05.2025
24.04.2025
2.04.2025
28.03.2025
14.03.2025
8.03.2025
27.02.2025
20.02.2025