Beklenen bir alçak terör saldırısıyla daha karşılaştık.

Beklenen diyorum ABD ve uluslararası istihbarat örgütleri böyle bir terör olayı olacağını hatta MİT’in de emniyeti uyardığı haberleri  medyada daha önce çıkmıştı.

 28  Haziran 2016 Tarihinde gece saat 22 sularında  İstanbul Atatürk Hava limanında bombalı saldırı sonucu 42 kişi öldü  128 ’de yaralımız var..

Bu katliamı IŞİD’in yaptığının işaretleri olduğunu gecenin  geç saatlerinde kameraların karşına geçip ‘güvenlik zafiyeti yok’ diyen kaçak Sarayın  sahibinin sesi  Binali Yıldırım açıklamada bulundu.

Pişkinliğe bakar mısınız ‘güvenlik zafiyeti  yok’ diyor hakaret eder gibi.

Bu açıklama düpedüz olayı ciddiye almamaktır bunun başka bir tarifi yapılamaz.

Ciddiye alsalar 29 Haziran 2016 tarihinde TBMM’de üç partinin ilk defa  MHP ile HDP’e bir araya gelip CHP’nin de desteklediği   bir önerge veriyorlar;Hava limanındaki terör olaylarını  araştırılması için Komisyon kurulması doğrultusunda.

Sonuç?

AKP’nin çoğunluk sayısıyla bu önerge reddediliyor.

Bu önergeyi AKP’liler kabul etmediklerine  göre Erdoğan için bu terör olayları oy kaybettirmediği sürece yola devam anlamına geliyor.

Peki soralım güvenlik zaafı yokta kentlerin en güvenilir yerlerinde hava limanlarında, garlarında,Genelkurmay Başkanlığının personel servislerinin park ettiği yerlerde ve Ankara Kızılay Güven parkta  bu katliamları yapan, terör örgütleri nasıl güvenlik çemberini yararak bu vahşeti işliyor?

Bir kentin en güvenilir yerini seçiyor İŞID toplu katliam için!. Bu yerlerin etrafı ve içerisi mobese kameralarıyla donatılmış olmasına rağmen.

Terör örgütleri güvenliği nasıl atlıyor ,bunun sorusunu soruyoruz ama yetkililer hesabını veremiyor.Veremediği gibi hiçbir yetkiliye  ne görevden el çektiriliyor ne de istifa eden var, hiçbir şey olmamış gibi görevlerinin başındalar.

Terörün araştırılmasını mecliste istemeyen bir zihniyet ülkede iç barışı sağlayabilir mi,terörü yok edebilir mi?

Bu terör olayları bir değil beş değil ve de yeni bir şey de değil..

Peki bunlar güvenlik zafiyetinden kaynaklanmıyorsa  nasıl yapıyorlar? Aklımıza şu soru geliyor mutlaka iktidardan destek görüyor bu terör örgütleri ; yoksa nasıl bu kadar cüretkar olurlar.

Bu aklımıza geleni de yabancı kaynaklar ve Türk emniyet İstihbarat raporları doğruluyor..

 işte ABD’nin önde gelen saygın gazetelerinden New York Times’in Atatürk Hava Limanında IŞİD’in terör katliamını 30 Haziran 2016 sayılı haberinde:”Türkiye IŞİD ile uzun balayının bedelini ödüyor” başlıklı haberinden bir bölüm:

“Gazete elde ettiği istihbarat ve mahkeme kayıtlarına dayanarak,Suriye’deki IŞİD militanlarının hemen tamamının Türkiye üzerinden geçiş yaptığını yazdı.Ölen IŞİD’li teröristlerin üzerlerinden çıkan pasaportlarında Türkiye’den giriş yaptıklarına dair damgaların çıktığını açıklıyordu.”

Bu haber internet haber sitelerinde ve sosyal meydanında gündeminde dolaşıyor.

Müsamere Başbakanı Ahmet Davutoğlu biz IŞİD’li bombalı terör örgüt üyelerini  takip ediyoruz ama eyleme geçmediği için tutuklayamıyoruz, Türkiye bir hukuk devleti olduğu için derken aslında;balayı dönemini tarif ediyormuş.

Peki düşüncesinden dolayı meslek dayanışmasında bulunan gazetecileri tutukluyor, yurt dışına kaçar delilleri karartır diye elektronik kelepçeleyip ev hapsine alıyor veya her gün karakola imza attırıyorsunuz da, bu uygulamalarınızı IŞİD terör örgütünün  üyelerinden  niye esirgiyorsunuz?

Daha kötüsü Müsamere Başbakanı Davutoğlu Ankara Gar katliamında 102 kişinin ölümünden  sonra oylarımız artışa geçti diye açıklamalar yapmadı mı?

IŞİD Ankara Gar katliamını üstlenmesine rağmen  müsamere Başbakanı Davutoğlu ve Erdoğan koktey terör diyerek IŞİD’e ortak aramaya kalkmadılar mı?

Üç yıldır başta ABD ve uluslar arası istihbarat örgütleri Türkiye’yi uyarıyor;  IŞİD Akara Hacı Bayram camisi etrafından militan devşiriyor,IŞİD’in Türkiye’deki uyuyan hücreleri  her an devreye girebilir diye..Erdoğan kalkıp dış medyaya köpürüyordu, bunlar bizi IŞİD’in destekçisi ve terörün içinde göstermeye çalışıyorlar algı operasyonu yapıyorlar; bizim terör konusunda önceliğimizde IŞİD yok diye açıklama da bulunmadı mı?

Hala güvenlik zafiyeti yok diyen bir anlayış hiçbir şey olmamış gibi davranmaya devam ediyorsa ki öyle,biz de teröre  kurban gidenleri belgeleriyle katliamın listesini verelim.

İşte belgesi, bir yıl içerisinde 2015 Haziran ve 2016 Haziran arasında olan toplu katliamların ve terör olaylarının bilançosu:

-Sadece bir yıl içinde bombalı saldırı sonucu 300 kişi ölmüş buna Atatürk Hava limanı saldırısında ölen 42 kişi de dahil.Son bir yıl içinde öldürülen PKK’lılar ve PKK ile çatışmada ölen güvenlik güçlülerinin sayısı bu listeye dahil değil.

- Bir yıl içinde PKK ile silahlı çatışmada 700 güvenlik görevlisi hayatını kaybederken,çatışmalarda ölen PKK’lı sayısı ise tam 8000 bin kişi.

-5 Haziran 2015 ‘de Diyarbakır’da 5 ölü,400 yaralı.Bu terörü  IŞİD üstlendi.

-20 Temmuz 2015,Suruç’ta 34 ölü,104 yaralı.Bu katliamı IŞİD üstlendi.

-2 Ağustos 2015 yer Doğubayazıt,3 ölü,31 Yaralı.

-10 Ekim 2015 yer Ankara, Cumhuriyet tarihinin en büyük terör katliamı 102 ölü,500 yaralı.Bu katliamı  IŞİD terör örgütü üstlendi.Bu katliamdan sonra Konya’da oynana milli maçta terörü kınamak için bir dakikalık saygı duruşunda,binlerce futbol taraftarı tribünlerde koro halinde bir dakika boyunca tekbir getirdiler IŞİD’e destek amaçlı ’Ya Allah Bismillah Allahuekber’ diye.Tribünden IŞİD’e bu destek organize bir hakketti spontane değildi. Tribünleri coşturan kişiler taraftarlara slogan attırıyordu ama bu kişiler hakkında hiç bir işlem yapılmadı,yetkililerden  klişe bilenen sözler münferit ve haddini bilmezler.Biz bu şarkıyı önceden dinledik ve  bize yabancı gelmedi; Malatya sporun maçlarında beynelmilel terörist Mehmet Ali Ağca için tribünler tempo tutuyordu;”Malatya da doğdu Papayı da vurdu” diye.

Bu işler organize işler..

Biz devam edelim.

-15 Kasım 2015  Gaziantep 1 ölü,5 yaralı.

-12 Ocak 2016, yer  İstanbul Sultan Ahmet meydanı bombalı saldırı sonucu 11 ölü, hepsi yabancı uyruklu Alman ağırlıklı turist 15’de yaralı var ,bu kanlı eylemi de yine IŞİD terör örgütü üstlendi.

-17 Şubat 2016 yine Ankara ama Türkiye’nin en güvenilir yeri olarak bilinen Genelkurmay Başkanlığının servis araçlarına bombalı saldırı 29 ölü,61 yaralı.Bu katliamı PKK’ın gençlik örgütü TAX üstlendi.

-13 Mart 2016,Ankara Kızılay Güven parkta bombalı saldırı 38 ölü,120 yaralı, bu saldırıyı da PKK’nın gençlik örgütü TAX üstlendi.

-19 Mart 2016,İstanbul,5 ölü,36 yaralı,27 Nisan 2016,Bursa,1 ölü,13 yaralı,1 Mayıs 2016 yer Gaziantep 4 ölü,23 yaralı,2 Nisan 2016 Mardin 1 ölü,11 yaralı,12 Mayıs 2016 İstanbul 9 yaralı.

-7 Haziran 2016 İstanbul ,11 ölü,36 yaralı.

-8 Haziran 2016 yer Midyat 4 ölü,30 yaralı.

29 Haziran 2016 bu kez yer İstanbul Atatürk Hava Limanı 41 ölü 128 yaralı.

Reyhanlı’da  52 kişi bombalı bir saldırı sonucu öldü ama Erdoğan ölenler için 52’i Sünni vatandaşım şehit oldu diye garip mezhepçi bir açılamada bulundu.

Bir başka katliamı daha hatırlatalım bu katliam askeri savaş uçaklarıyla Uludere’de PKK’li diye yarısı çocuk 34 Kürt vatandaşımız paramparça edildi.Erdoğan bu katliamın peşini bırakmayanlara tutturmuşlar bir Uludere,her kürtaj bir Uludere diye karşılaştırmasını yaptı ne anlama geliyorsa.

Bir yıl içinde terör örgütleri Türkiye’nin değişik illerinde ağırlıklı olarak ta İstanbul,Ankara ve Diyarbakır olmak üzere toplam 294 kişi bombalı saldır sonucu hayatlarını kaybettiler.Sakat kalanların hayatlarını nasıl idame edeceklerini, hafif yaralıların ve olaydan yara almadan kurtulup ta, gözlerinin önlerinde ölen insanların gecelerini bir düşünün,deliksiz uyku çekmeleri mümkün mü?

Güvenlik zafiyeti yokmuş.

Güvenlik zafiyetinin olması için sorumluların hesap vermesi gerekiyor ama ona da Erdoğan yol vermiyor..

Demedi mi Erdoğan, her ölenin ardından görevliler istifa edecekse bunun ardı mı kesilir,yönetici bulamayız demişti.

Erdoğan’ın umursamadığı yandaş medyanın da gündemine girmeyen; dünyada ikinci Avrupa’da birinciliği kaptırmadığımız ama her gün iş kazası altında 4 kişinin öldüğü 6 kişinin iş göremez olup sakat kaldığı iş cinayetleri var.

AkP’NİN 14 YILLIK İKTİDARINDA TAM 17 BİN İŞÇİ İŞ KAZASI ALTINDA HAYATTAN KOPARILMIŞ.

İşçiler ölüyor HAK-İŞ Ve Türk-iş Konfederasyonuna bağlı sendikacılar  Erdoğan’ı kongrelerinde kapıda karşılayıp, onur konuğu olarak ağırlayıp  ayakta  alkışlayarak uğurluyorlar..Erdoğan’ın iftar sofralarında şov yapıyorlar.Lümpen sınıfın lümpen de dalkavuk sendikacısı olur.

Güvenlik zafiyeti yok yola devam.

Terör olaylarından sonra oylarımızda artış var.