Yıldıray OĞUR
Belki mucit olmayabilir ama ortalamanın üstünde bir zekaya sahip olduğuna şüphe yok.
İlk kez 14 yaşındayken gazetelere şöyle haber olmuş:
“Ortaöğretim Geçiş Sınavı (TEOG)'nda tam puan alarak Türkiye birincisi olan Ferit Borku'ya Yıldırım Belediye Başkanı başarısından dolayı 4 cumhuriyet altını ile cep telefonu hediye etti.”
Daha 16 yaşında bir lise öğrencisi iken Mart 2016’da ortağı ile birlikte Bursa’da Uludağ Üniversitesi’nin içindeki Türkiye’nin 17. Teknopark’ı olan Ulutek Teknopark’ta yazılım şirketini kurmuş: FBMD.
Şirketin uzun adı genç mucidin kendine olan güvenini de gösteriyor: Ferit Borku Mikro Aygıtlar Limited Şirketi.
Ama her türlü vergiden muaf olarak, altyapı ve fon imkanlarından yararlanılan bir teknoparkta şirket kurmak bir AVM’de dükkan açmak kadar kolay değil şüphesiz.
Yapacağınız Ar-Ge ve iş planlaması hakkında teknopark yönetimini ikna etmelisiniz.
Ulutek Teknopark’ın sitesindeki başvuru şartlarına göre zorlu bir süreç olmalı bu.
Başvuru formunu önce teknopark yönetimi inceliyor. Eğer ikna olurlarsa şirketin orta vadeli stratejisi, proje zaman planının da içinde olduğu belgeler isteniyor.
Sonra bu dokümanlar üzerinden projenin yapılabilir olup olmadığını “iki akademisyen bir sektör uzmanından” oluşan hakem heyeti inceliyor ve onaylıyor.
İşte 16 yaşındaki Ferit Borku ve ortağının “Ferit Borku Mikro Aygıtlar Limited Şirketi” bütün bu ‘zorlu’ süreçleri geçerek Mart 2016’da teknoparktaki yerini almış.
Şirketin teknopark yönetimi ve uzman komisyondan geçen iş hedefi de epey iddialı; ilk yerli bilgisayar anakartını üretmek.
Üretmişler de... Kendi anlatımlarına göre ar-ge çalışmalarına 436 bin TL harcayıp, “uzman mühendis kadroları”yla Türkiye’nin ilk yerli ve milli anakartını yapmışlar.
Bu sadece onların iddiası da değil. Ürettikleri anakarta Teknolojik Ürün Belgesi almayı da başarmışlar. Bazı haberlere göre bu belgeyi Teknopark’tan bazı haberlere göre ise TÜBİTAK’tan almışlar. Ama anakart akademisyenlerden oluşan resmi bir komisyonun önüne gitmiş ve onaylanmış.
Genç mucit sadece mühendislikte değil, halkla ilişkilerde de çok başarılı olduğunu ise ilk yerli anakartı ürettiğini Hürriyet gazetesinden bir köşe yazarına yazdırarak ispatlamış.
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/cansel-oruc/18-yasinda-turkiyenin-ilk-yerli-ana-kartini-uretti-40839533
Mayıs 2018’de çıkan yazının girişini okuyalım:
“Bir şeyi gerçekten isterseniz önünüzde duracak engeller sizi yıldırmaz. İş hayatı da özel hayat da böyle. Çıktığınız hiçbir yol güllerle kaplı değil. Güllere kavuşmak için dikene katlanmak gerek.”
Yazarın genç mucidden çok etkilendiği açık.
Ülkenin en büyük gazetesindeki bir köşe yazarına yerli ve milli anakartın neden gerekli olduğunu anlatan Ferit Borku’nun argümanları ise genç yaşına rağmen ülkenin ruh halini ne kadar iyi okuduğunun işareti:
“Burada atlanılan konu, ana kartınız yerli değil. Dolayısıyla da siz yazılımlarınızı ana karta göre yapıyorsunuz. Onlar istedikleri zaman sizin yazılımlarınızı silebilir. Yazılımınız üzerinde oynama yapabilir. Bu yüzden de yerli ana kart gerçekten önemli.”
Yazıda bir de müjde verilmiş: “Yakın bir zamanda seri üretime geçmek için çalışmalarını sürdürdüklerinin altını çizen Yönetim Kurulu Başkanı Borku, üretim için Dilovası’nı düşündüklerini hatırlattı.” (cümledeki bozukluk yazara ait)
Ama sadece ülkenin en büyük gazetesindeki bir köşede çıkmaktan ibaret kalmamış genç mucidin PR başarısı.
Geçen hafta ülkenin üç büyük haber ajansı Anadolu Ajansı, DHA ve İHA hem yazılı hem de görüntülü olarak “İlk yerli anakartı yapan Bursalı 18 yaşındaki genç mucidin” haberini yaptılar.
Haber, gazetelerde ve kanallarda yer aldı. Şimdi linkini silseler de genç mucit TRTHaber’in bültenlerine kadar çıkmıştı.
https://www.haberturk.com/yerli-imkanlarla-elektronik-ana-kart-uretti-2123395-ekonomi
18 yaşındaki genç mucit ajanslara konuşurken yine mesajını tam isabet vermişti:
“Yerli ana kart üretiminin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yerli ve milli üretim çağrısından sonra geliştiğini söyleyen Ferit Borku, Ayrıca Ülkemizin milli şuurunun gelişmesi amacıyla bizim de artık teknolojinin kritik alanlarında yer almamız gerektiğinin farkına vardık. Ülkemizden bir tüketici elektroniği çıkartabilmek amacıyla bu işe başladık.”
Haberlerin ana teması ise “seri üretime geçmek için devlet desteğine ihtiyaç” olduğuydu.
Sosyal medyadan yükselen “maşallah”, “işte bu”, “bu çocuğu iyi korumak lazım” tebrikleri bu desteğe ne kadar da yaklaştığını gösteriyordu.
Ama dün sihir bozuldu, gerçek ortaya çıktı, ilk yerli ve milli anakart Çinli ünlü teknoloji firması Dianjitek’e aitti:
“Firmanın 'ITX-K37X67 V1.4' model anakartını 3 yıl önce piyasaya sürdüğü belirlendi. Söz konusu ürün ve türevleri, Çin'in alışveriş sitesi Aliexpress'te satılıyor. Ferit Borku'nun 120 dolara temin ettiği anakart üzerinde yaptığı değişiklikler ise pleksiye kazınmış logoyla imzalar ve etrafına yerleştirdiği 5-10 liralık şerit led aydınlatması.”
http://www.gunes.com/yasam/sahtekarliga-tesvik-bekliyor-906417x
Fakat bu haber 18 yaşındaki Ferit Borku’nun yine de bir mucit olmadığı anlamına gelmiyor.
Bilgisayar anakartı olmasa da genç yaşında büyük bir keşif yapmış oldu; Mevcut sistemin bug’ını buldu...
Yani açığını, zaaf noktasını, hilesini yakaladı.
Büyük paraların döndüğü afilli adlı teknopark yönetimlerinin, resmi teknolojik ürün tescil, hibe mekanizmalarının büyük paralar vererek elde edemeyecekleri bir bilgi bu.
O açıktan iki yıl yürüdü ve “yerli ve milli” kelimelerinin cazibesine kapılmış ajansları, gazeteleri, televizyonları da bu bug’dan yürüyüp ikna etmeyi başardı.
18 yaşındaki bir liseli çocuk tarafından kandırılmak herkese nasip olmaz. Özellikle de “hep 18 yaşında olduğu” söylenerek övülen bir devlete.
Sistemin bug’ını yani açığını bulan Ferit Borku’nun bu keşfinin yerli bilgisayar anakartından daha faydalı bir keşif olduğuna ise kesinlikle şüphe yok...
Yazarlar
-
Eser KARAKAŞAnayasa Madde 66: Türk vatandaşlığı 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: İtalya-Güney Tirol Özerk Bölgesi 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEİslâmcıların iki yüzü, Türkçülerin devleti ve Kürt sorununun çözümü 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNLevant’taki İsrail düşü Türkiye için kâbus mu? 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazRüşvetçileri merak eden bir savcı var mı? 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluKim demiş İslam ülkeleri bir araya gelemiyor diye 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBir Demokrasi Kurultayı hikâyesi 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMalazgirt ruhu: Sultan Alpaslan ve Cevdet Sunay yeni Türkiye’ye el sallıyordu 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Kusursuz fırtına’nın tam ortasında: Türkiye krizler kavşağında hangi yola sapacak? 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBüyük Buhran… 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞDİYANET NE ZAMAN ”KENTLİ” OLACAK? 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanBeslenmenin farklı yollarından kaçış yok 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış, Demokratik Toplum ve Demokratik Sosyalizmin İnşası.. 31.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUBir uğraktır sevgili… Bir durak olsa bile! 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİPlazma Toplumu: Bir sinyal okyanusunda yüzen balıklar gibiyiz 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKızışan Ortadoğu ve Amerikan sağında ihtilaflar 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRAktaş serbest, Özer niye tutuklu? İşte skandalın kanıtı 3 rapor 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasLiderleri neden ‘insan üstü’ gibi görüyoruz 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSurvivor entelektüel! 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan çok beğenmiştir… 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRCezaevinden yükselen çığlık: Yaşamak istiyorum! 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon yol temizliği için harekete geçmeli 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBüyük hesaplaşmaya doğru 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunBarışın kaçınılmazlığı… 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANSiyaset kulislerinde konuşulan baskın seçim senaryosu… 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokratların çilesi 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuAnkara neden huzursuz? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYATürk futbolunun acı gerçeği: Kendimiz çalıp kendimiz oynuyoruz 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİTasarruf edilecek makam aracı bulunamamış mı yani? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluGerçekten “adrese teslim” kadro ilanı, memurken başka yerde okuma rahatlığı ve yandaş medyanın “ezbe 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Baba Evi’nde Yarenlik… 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİR"KILIÇ KININDAN ÇIKARSA!" 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden çürüyor ve çürüme neden durdurulamıyor? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgünİsrail hedefine ulaşırken… 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNHepimize Yetecek Evrensel Bir Utanç 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİslam ülkelerinin liderleri de acaba bir gün utanır mı? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyolİslam düşüncesi nereye? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUAKP+MHP ‘koalisyonu’ da bozuluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.08.2025
23.08.2025
20.08.2025
18.08.2025
16.08.2025
13.08.2025
11.08.2025
9.08.2025
4.08.2025
2.08.2025