Ahmet AY
Bir yanda NATO diğer yanda Varşova Paktı,
İki kutuplu dünya,
Birisinin başını ABD, diğerinin Sovyetler Birliği çekiyordu,
Biri diğerine diklenirlerken paktlara üye küçük devletler tirtir titredi, en küçük kıvılcım telafisi asırları bulacak savaşlara sebep olacaktı.
Bu korkulu bekleyiş yaklaşık yarım asır sürdü.
Sonuç,
NATO üyesi hiçbir ülke ile bir Varşova Paktı üyesi ülke savaşmadı.
Hiçbir NATO ülkesi Varşova Paktı’nın, hiçbir Varşova Paktı ülkesi de NATO üyesi ülkenin sınırlarına “tecavüz” etmedi.
Ve 66 yıllık NATO tarihinde ilk defa Türkiye bir NATO ülkesi olarak Rus uçağını düşürüyor. Hem de 1699 Karlofça ve 1878 Ayestefanos/Yeşilköy komplekslerini yerle bir ederek.
Geçtiğimiz Pazartesi günü sabah saatlerinde Rusya’ya ait bir savaş uçağı F16 savaş uçaklarımız tarafından düşürüldü. Türkiye sınırlarına yaklaşan iki Rus savaş uçağı uyarılıyor. Bir uçak rotasını değiştirirken diğer uçak rotasını değiştirmeden Türk Hava Sahasına giriyor, 5 dakika boyunca 10 kez uyarı yapıldıktan sonra uçak Türkiye sınırları içinde vuruluyor. Bu uçakların uçuş sebebi Türkmenlere bomba yağdırmaktır biline.
Ama bunun öncesi var, 3 Ekim günü Rus savaş uçakları Yayladağ’da Türk hava sahasını ihlali oluyor ve 2 F-16 engellemede bulunuyor, Rus pilotlar pilotlarımızın uyarılarını dinleyip geri dönüyorlar ve Moskova protesto notasına muhattab oluyor.
Rus savaş uçakları 4 Ekim günü de iki F-16’ımızı taciz ediyor, uyarılınca, “bir navigasyon hatası” olduğunu söylediler ve olay kapanıyor. Sonuncu ihlalde Türkiye Rusya’nın Ankara Büyükelçisine,“bir daha olmasın, şayet olursa siz de biz de üzülürüz” uyarısını yapıyor. Meydana gelen taciz ve ihlallere binaen Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Angajman kurallarımız bellidir, TSK tam olarak talimatlandırılmıştır”diyerek gerekli müdahalenin yapılması için yeni bir emre gerek olmadığını, ihlal ve taciz durumlarında pilotlarımızın emir gereği müdahalede bulunmalarının gerekliliğine vurgu yapıyor. Pilotlarımız da ihlal gerçekleşmeden önce ve sonrasında on kez uyarıda bulunmuş, bu uyarıya kulak asmayan Rus uçağını düşürmüştür. Yani, ilk defa olan bir olay değil, bu uçağın düşürülmesi kaçıncı ihlalden sonradır.
Rusya olayın sıcaklığıyla önce “bir ihlal yoktu” dedi, ihlal ispatlanınca bu sefer “uyarılmadık”demeye başladı. Ses kayıtları ortada, bunun saklısı gizlisi olmaz.
Hatırlarsanız 2003 1 Mart tezkeresi geçmemiş, içimizdeki “İrlandalılar” koro halinde “eyvah bittik, ABD bunun hesabını çok ağır sorar, artık bizi kimse kurtaramaz” demeye başlamıştı.
2009 ONE MINUTEsonrası “asıl şimdi yandık, İsrail ABD’den de tehlikeli, görün bakın neler olacak”diye zırladılar. Ama Allah var, İsrail onları kırmadı, 9 kardeşimizi MAVİ MARMARA’da şehid etti.
Aynı İrlandalılar bu kez de Ruslaşıp “bittik, bittik mahvolduk”şarkısını çiftetelli makamında söylemeye başladılar. Adına Milli sporcu falan denilen ve şimdilerde BAĞIŞ TOPLAYACILIĞI yapan Nasuh Mahruki, “bunun hesabını AKP’ye sor Putin” diyerek Erdoğan düşmanlığının insanı nasıl da mahruklaştırdığını göstermiş. Aynı Mahruki Türkiye DAEŞ bağlantısını kurduktan sonra “Dünyanın süper gücüyle kafa kafaya gelme”riskini gözlerimize sokuyor.
Yani dünyanın süper gücü olunca her ne yaparsa yapsın siz Ok Sirdiyeceksiniz öyle mi?
Bakın Rusya müdahale sonrası “Uçak seferleri iptal edilmeyecek. Doğalgaz sevkiyatı devam edecek. Askeri yanıt düşünülmüyor”dedi bile.
Kabul,
Rusya ile savaş isteyen yok, olmasın da, lakin Rusya hem Esed’in yanında yer alarak 400 bin Suriyeli insanın katledilmesine yardım edecek hem de gelip burnumuzun dibinde Türkmenleri katledecek, üstelik bunu da Türkiye hava sahasını kullanarak yapacak ve biz de Rusya süper güç yapar ise yapsın diyeceğiz.
Peki, ne zaman büyük devlet olacaksınız?
Ne zaman kendi kardeşlerinizin hak ve hukukuna sahip çıkacaksınız?
Kendi sınırlarını yani hak ve hukukunu “süper güç” diye feda edecek ülkeler, milletler daima ezilmeye mahkûm olurlar.
Dünya biliyor ki Rusya Suriye’ye DAEŞ’i vurmaya değil, Esed karşıtı güçleri vurmaya geldi. Rusya Türkmenler üzerinden ve “Lazkiye Devleti”ni hazırlamak için geldi.
Rusya’nın Türkmenlere ağdırdığı bombardımanlar şu anlama geliyordu: “Ey Türkmenler, bakın tek dostunuz, kardeş bildiğiniz Türkiye üzerinden sizi vuruyorum.” Türkiye de buna “Öyle yağma yok”diyerek Ruslara cevap verdi. Çünkü Türkiye Türkmenler konusunda son derece hassas. Bunu Rusya anlamalı, kavramalı, ABD de Türkiye’nin bu hassasiyetini aklından çıkarmamalı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın söylediklerini anlamaya çalışalım. Rus tehditlerine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “özür dilemek bize değil sınırlarımızı ihlal edenlere düşer” ya da “Bu coğrafyaya bakışımız başka ülkelerinki gibi olamaz, Suriye, Mısır, Balkanlar… bizim meselemizdir…”cevapları mirasını iftiharla taşıdığı medeniyetin değeri ve gücüdür. Bu sözler ”çevre ülke”kompleksinden kurtulup “merkez ülke” olmanın bilinciyle söylenmiş sözlerdir.
Peki, bunun karşısında Putin ne diyor? Fetullahçı Terör Örgütüne ait medya ve sosyal medyanın yalan haberlerini esas alıyor. Onlarla beraber Putin de uğradığı irtifa kaybıyla DAEŞ’in petrolünden söz ediyor. Cumhurbaşkanımız “ispatlasın istifa ederim” diyerek iftiranın sahip(leri)ne tokadı bastı.
Aynı Putin FETÖ’nün “CİHADİST ERDOĞAN”jurnallemelerini esas alarak “Erdoğan Türkiye’yi İslamlaştırıyor” diyerek cehaletini ispatlıyor.
Türkiye Ortodoks’muş da Erdoğan İslamlaştırıyor! Bu sözün sahibi, bu ülke insanının % 99’unun Müslüman olduğunu bilmiyorsa kendi ayıbı. Ama Sayın Putin “yeğenlerinin” Müslüman olacağından endişe ediyorsa yapılacak bir şey yok.
Son olarak,
Asil Alperen Yalçın Topçu’nun da dediği gibi “Rus uçağı gelip evimizin üstünde racon kesiyorsa onu indirmek milli ve haklı bir davadır.”Korkaklar ve Ak Partiyi Rusya krizi üzerinden vurmak isteyenler bu fırsatı kaçırmasın, yoksa 2223 yılına kadar beklemek zorunda kalırlar. Merak etmesinler, Rusya cesetleri dondurucu özelliğe sahip makinalar icat edecekniş.
Olay budur, seyre doyamayacaksınız.
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- Arzulanan AK Parti
22.04.2019 - Beka meselesi gerçeği
13.04.2019 - Sonuçları değil, başlangıçları değiştirmek gerek
8.02.2019 - İttifakların ABC'si
27.03.2019 - Bir seçim kazanmak için
25.03.2019 - Pakistan ve Hindistan’a tuzak var
6.02.2019 - Suriye ile diyalog meselesi
21.02.2019 - FETÖ, algılar, doğrular, yanılgılar
6.02.2019 - Venezuela ile sınırlı olmayacak
4.02.2019 - Demokraside mi yoksa Batı’da mı bir terslik var?
26.01.2019
Yazarlar
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
mehdi avis
Hale bak! Bünye enfeksiyon kapmış, mikroplar vücudu sarmaya çalışıp hastanın ateşini yükseltmek ile meşgul, Başhekim tedavi uygulama yerine mikropları suçlamakla zaman harcıyor.(mikrobun görevi bünyeyi zaafa uğratmaktır) Hastane çalışanları başhekimi alkışlıyor. Hasta yakınları başhekimi yücelten ve mikropları kutsayanlar olarak ikiye ayrılmış vaziyette. Yahu ne yapıyorsunuz bu haliniz ile hastayı öldüreceksiniz diyenlerin sesi intikam naraları arasında kaybolup gitmektedir