Ali BAYRAMOĞLU

Ali BAYRAMOĞLU
Ali BAYRAMOĞLU
Karar Tüm Yazıları
Onlara güç versin, Hrant'a da selam olsun...
16.09.2014
2082

 2007 yılı Ocak ayında Hrant vurulduktan bir kaç hafta sonra ailesi ve arkadaşları Hrant Dink Vakfı'nın kurulması kararını almışlardı.

Bu vakıf, o gün bugün, barış, birlikte yaşama, tarihi farkındalık, bellek alıştırması istikametinde pek çok önemli işe imza attı ve atmaya devam ediyor. Bunlar arasında pek çok üniversitenin el atmaya cesaret edemediği konularda yapılan dev uluslararası sempozyumlar, bellek endeksli bilgi üretimi ve pek çok kurumun el atmadığı sahalarda kültürel mirasa sahip çıkma, ülke içi ve sınır ötesi kültürel ilişki inşası gibi büyük projeler ve faaliyetler var.

Uluslararası Hrant Dink Ödülü, bu faaliyetlerin, Hrant'ı ve ideallerini geleceğe taşıyacak, en değerlilerinden birisi...

Ödül, ayrımcılıktan, ırkçılıktan, şiddetten arınmış, daha özgür ve adil bir dünya için çalışan, bu idealler uğruna bireysel risk alan, ezber bozan, barışın dilini kullanan, bunları yaparken, insanlara mücadeleye devam etme yolunda ilham ve umut veren, biri Türkiye'den biri yurt dışından olmak üzere, iki kişi, kurum veya gruplara veriliyor.

Kurulduğundan bu yana 6 yıldır Ödül Komitesi'nin başkanlığını yapıyorum.

Komite, Türkiye'deki, 'mağdura destek vermek', 'siyasi yakınlığa göre tercihte bulunmak', 'iç siyaset dalgalarını devreye sokmak' gibi yerleşik alışkanlıklara karşı durarak işe başladı, yoluna böyle devam ediyor.

Kurumsal hedefi hiç değişmedi: Standartları yükseltmek, dünya yüzünde insan hakları mücadelesi verenleri Türkiye'de de onurlandırmak, onların mücadelesi ve sesini Türkiye'ye, Türkiye'ninkini onlar üzerinde başka topraklara taşımak...

Komite bu nedenle ödül kriterlerine uygun, (örneğin şiddete bulaşmamış) tüm başvuru dosyalarını ve tarama sonuçlarını, oylama esasına göre karar veren uluslararası jüriye iletiyor. Jüri başkanı Rakel Dink dışında iki yılda bir değişen jüri üyeleri ise kendi alanlarındaki simge isimlerinden seçiliyor. Bu yıl jüride, Türkiye'den Baskın Oran, Oya Baydar, Rakel Dink, dışarıdan Gerard Libaridian, Kenneth Roth, Kumi Naidoo, Mary Kaldor ve geçen yılın ödül sahipleri Cumartesi Anneleri ve Nataša Kandic bulunuyor. Daha önceki yıllarda İtalyan Dışişleri Bakanı Emma Bonino, Daniel Cohn Bendit, Costa Gavras, Timothy Garton Ash, Irene Khan, Judith Butler, Nilüer Göle, Murat Belge, Etyen Mahçupyan, Hasan Cemal gibi isimler jüri üyeliği yaptılar.

Ve bu üyeler bugüne kadar ödülleri Türkiye'den Alper Görmüş, Ahmet Altan, Türkiye Vicdani Ret Hareketi, İsmail Beşikçi, Cumartesi Anneleri / İnsanları'na, İsrail'den Amira Hass, İspanya'dan Baltasar Garzón, Meksika'dan Lydia Cacho, Rusya'dan Uluslararası 'Memorial' Topluluğu, Sırbistan'dan Nataša Kandic'e verdiler.

Hrant Dink'in doğum günü olan 15 Eylül'de verilen bu ödül, dün altıncı yılını geride bıraktı.

Ve bu yıl ödüller Türkiye'den Şebnem Korur Fincancı ile İngiltere'den Angie Zelter'e gitti.

Dün gece ödül töreninde takdim edildiği biçimiyle söyleyelim:

Şebnem Korur Fincancı çünkü:

'İnsan hakları, barış çalışmaları, işkencenin önlenmesi, kadına yönelik şiddet ve adli tıp alanlarında birçok çalışmada bulundu. Alanında dünya çapında bir öncü oldu, ayrım gözetmeksizin insan onuruna kastedilen her yerde hizmet verdi. Tüm baskı ve yıldırmalara rağmen işkenceyle mücadeleden ve gerçekleri söylemekten hiçbir zaman vazgeçmedi. Bir bilim kadını olarak kendisini Türkiye'nin yakın tarihinin en karanlık yıllarının ifşasına, en yakıcı sorunlarından biri olan işkencenin önlenmesine adadı. Daha güzel bir Türkiye için emek vermeye devam ediyor.

Angie Zelter çünkü:

'Bir dünya vatandaşı olarak, Uluslararası Savaş Hukuku'ndan faydalanmak ve milletler tarafından işlenebilecek herhangi savaş suçunu önlemek sorumluluğuyla hareket etmektedir. Şunu savunuyor: 'Hukuk toplumumuzun etik temellerinden türer-vicdanlarımızdan. Bizim de sürekli olarak, gelişen olaylar ışığında vicdanımızı arıtmak işiyle ilgilenmemiz gerekir. Anlamamız gerekir ki hukuk evrilir, durağan değildir ve bizim de sivil toplum olarak üstlendiğimiz bir rol vardır. Bu yükü taşımak sadece hükümetlere ya da hukuk mesleğindekilere bırakılamaz.' Barışçıl bir dünya kurmak için şiddetsiz yöntemleri ve hukuku kullanıyor.

Onlara güç versin...

Hrant'a da selam olsun...

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar