Ali BAYRAMOĞLU
Siyasi partiler tüm diğer siyasi varlıklar gibi belli bir toplumsal ve tarihsel zeminde, belirli siyasi etkileşimler üzerinden ve belirli zihniyet kalıplarıyla yol alırlar...
Bir seyir defterleri olur... Değişim anları ve eksenleri olur...
AK Parti'ye bu açıdan bakmak gerekli ve önemli...
Peki, AK Parti'nin geldiği noktayla ilgili neler söylenebilir?
Önce şu:
AK Parti, 2011 itibariyle, eski düzenin iktidar bloğunu çözmüş, "yargı, asker, üniversite, bürokrasi" gücünü önemli ölçüde kontrol altına almış bir görüntü vermektedir. Ve bu gelişme eski düzenin sarsılmasını, askeri vesayet kurumlarının yerini şeffaf ve hukuk düzenine uygun kurallara bırakmasını ifade ettiği oranda demokratik kazanımlarla paralel seyretmiştir...
Şöyle de denebilir:
AK Parti iktidarının ilk iki döneminde Türkiye'de "iktidar kavgası" ile "sivilleşme-demokratikleşme hamleleri", değişim dalgalarının tabiatına da uygun olarak, iç içe girmiş iki süreç olarak seyretmiştir. Hatta bu iki ayrı süreç birbirini tetiklemiş ve beslemiştir.
Peki bugün?
Bugün farklı bir noktadayız...
Bugün bu iki süreç adım adım birbirini beslemeyi bırakmakta, adeta birbirini iten, birbiriyle çelişen iki süreç olma yolunda ilerlemektedir.
Bu tespite yol açan pek çok gelişme var:
Daralan ifade özgürlüğü alanı... Basının rölatif bağımsızlığının iyice ortadan kalkması... Siyasi iktidarın siyaset ya da kendisi karşısında düşünsel ya da kurumsal özerk konumlara tahammülünün yok olmaya başlaması... Siyaset üretiminde özgürlüklerin kötüye kullanımı endişesinin ya da demokratik hamlelerin ters sonuçlar ürettiği fikrinin, dolayısıyla polisiye mantığının geri dönüşü... Katılım mekanizmalarını önemsizleştiren milli iradeci anlayışın iyice belirgin hale gelmesi... Velhasıl toplum üzerindeki devlet hegemonyasının yerini adeta siyaset hegemonyasına bırakması...
Peki neden oluyor bütün bunlar?
Çünkü sisteme hakim olduğu, "saray"ı kontrol altında olduğu oranda AK Parti'nin demokrat olma ve demokrasi ihtiyacı azalıyor... Çünkü Kürt meselesinin gösterdiği gibi AK Parti kendi değişiminin doğal sınırlarına dayanmış görünüyor... Çünkü bugün sistemde AK Parti'yi zorlayacak aktör, tavır ya da muhalefet, basın, vs kalmamış görünüyor...
Bu tür okumaların AK Parti'yi ve AK Partilileri rahatsız ettiği ortada...
Ancak, gerçekçi olmak gerekirse sorun "okumada" değil, kendi tutturdukları "rota"da...
Örneğin, başbakanın siyasi iktidarın Kürt politikasını ve kimi özensizliklerini eleştirenleri, PKK'ya, teröre destek vermekle itham etmesi, bu durumun AK Partililer tarafından başbakanın eleştirilere yanıt hakkı olarak değerlendirilmesi, aslında, sadece AK Parti açısından değil, aktif taraftarları açısından da gidilen istikametle ilgili sorular sorduruyor.
Belinde silah olan ya da elinde idari yetki ve adli etki imkanı bulunan güç sahiplerini hedef alan, tasnif eden, hizaya gelmeye davet eden çıkışlarının sadece kendilerini ve görüşlerini temsil etmediğini, sadece söz olarak kalmadığını, ciddi sonuçları ve yaptırımları olduğunu çabuk unutmuşa benziyorlar. Örneğin "askeri sortileri" hafızalarından çabuk atmış görünüyorlar.
Evet, demokrasi fayda değil, ilke rejimidir... Demokrasi siyaset, toplum, düşünce arasında mesafelerin bulunduğu, her birinin diğeri karşısında özerk ve eşit değerde kalabildiği bir sistemin adıdır.
Ve kimilerinin yaşanan gelişmeleri tekrar düşünmesinde, en önemlisi aynaya bakmasında fayda var...
Ve ayna, dün söylediğimiz gibi şunu gösterecektir:
" İktidar partisi güç ve güven açısından gelebileceği en üst noktaya gelmiş, başbakana şahsi bağlılığı tam yeni siyasi eliti üzerinden güçlü bir yönetim yapısı üretmiş, basından iş dünyasına etrafında dönen yeni bir düzen oluşturmuş, bunların doğal sonucu olarak sorunları ele alış açısından zaten sınırlı olan katılım ve etkileşim çıtasını iyice düşürmüş, eleştiriye tahammül eşiği düşmüştür..."
Bu gidiş iyi değildir...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
18.05.2025
15.05.2025
10.05.2025
8.05.2025
4.05.2025