Alper GÖRMÜŞ
Ordu Yardımlaşma Kurumu’nun (OYAK) İngiliz demir-çelik devi British Steel’i satın almak üzere ön anlaşmaya varması, Serbestiyet’te kaleme aldığım üç bölümlü OYAK dizisinin hemen üstüne geldi.
Zikrettiğim dizi, 15 Temmuz’u izleyen günlerde Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) hükümetten özerkliğini sağlayan yerleşik çerçeve alt üst edilirken OYAK’a dokunulmamasının nedenleri üzerine bazı tahminlerde bulunmak üzere kaleme alınmıştı.
Hatırlayacaksınız, öne sürdüğüm muhtemel nedenlerden birini de yapılan değişikliklerin orduda zaten yol açtığı gerilimin kuvveden fiile çıkma ihtimalini zorlamamak diye ifade etmiştim.
Şimdi, OYAK’ın milyar dolarlık hamlesinden sonra, hükümetin 15 Temmuz’dan sonra OYAK’ı tasfiye etmek bir yana, tam tersine -kendi iktisadi hamlelerinde kullanabileceği bir araç olarak- büyütmeyi daha rasyonel bulmuş olabileceğinin de bir ihtimal olarak hesaba katılması gerektiğini düşünüyorum.
Bu düşüncenin ancak şu iki varsayım altında bir anlam ifade edebileceğinin farkındayım:
Birincisi: İktidar yalnızca yukarıda ifade ettiğim gibi OYAK’ı tasfiye etmekten vazgeçip büyümesini teşvik etmemektedir. İktidar, geçen zaman içinde OYAK’la farklı bir ilişki de geliştirmiştir ve bu sayede onu etkileyip yönlendirebilme kapasitesi elde etmiştir.
İkincisi: İktidar, bu kapasitesini ilk olarak OYAK’ı British Steel’i satın almaya teşvik etmekte kullanmıştır.
Mademki ancak varsayımlar altında geçerli olabilecek bir düşünce öne sürüyorum, o halde varsayımlarımın makul olduğunu da göstermeliyim.
Yeni AK Parti-asker ilişkisi, yeni AK Parti-OYAK ilişkisi
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek geçenlerde Reuters’a verdiği demeçte TSK’yı tümüyle Kemalist subayların yönettiğini söyledi. Haklı tabii, basit matematik bile bunu söylüyor: 15 Temmuz’dan önce TSK’da Kemalist ve Gülenci subaylar vardı, birinin gitmesi durumunda geriye ne kalacaksa o kaldı. (Cem Küçük ve Fuat Uğur TGRT’deki programları tatile girmeden önce asker lojmanlarındaki sandıklarda AK Parti’ye yüzde 5’ten fazla oy çıkmadığını hayıflanarak anlatırlardı hep... Hakikaten: Gülencilerin AK Parti’ye mutlak destek verdikleri seçimlerde o sandıklarda AK Parti’ye ne kadar oy çıkıyordu acaba? Ordudaki subayların çoğunluğunun Gülenci olduğu şeklindeki iddia geçerliyse, o sandıklarda AK Parti’ye çok yüksek oyların çıkmış olması mantık icabı; fakat ben hiç böyle bir şey hatırlamıyorum!)
TSK’yı tümüyle Kemalist subayların yönetiyor oluşu, AK Parti’nin Gülencilerle giriştiği iktidar kavgasından o subaylardan aldığı yardımla galip çıkmasıyla da uyum içinde. Türkiye’yi artık “eski Türkiye”nin bazı güçleriyle “yeni AK Parti”nin birlikte yönettikleri artık hepimizin malumu.
İşte bu koşullarda iktidarın OYAK’la da yeni ve farklı bir ilişki kurmuş olması pekâlâ mümkün.
İktidar-OYAK ittifakı varsa, ilk hamlenin İngiltere olması da makul
Şayet “yeni Türkiye”nin eskiden hayal bile edilemeyecek bir gerçeği İktidar-OYAK ittifakı ise, bu ittifakın ilk büyük operasyonunun İngiltere bağlamında gerçekleşmiş olmasında da şaşıracak bir şey yok. Çünkü iktidar özellikle İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden (AB) çıkma sürecinin (Brexit) başlamasından sonra bu ülkeyle ikili ilişkilerine çok özel bir önem atfediyor (aynı şey İngiltere tarafı için de geçerli).
İngiltere, Türkiye’nin dünyadaki üçüncü, Avrupa’daki ikinci en büyük ticaret ortağı, ayrıca Avrupa ülkeleri arasında ticaret fazlası verdiği yegâne ülke (yaklaşık 9 milyar dolarlık ihracat, yaklaşık 6 milyar dolarlık ithalat).
Brexit sürecinin başlamasından itibaren her iki ülkenin gelecekteki iktisadi ilişkileri ele alan toplantıları teşvik etmesi boşuna değil.
Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan'ın İngiltere'ye resmi ziyareti kapsamında Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’nun (DEİK) 18 Eylül 2018’de Londra’da düzenlediği İngiltere-Türkiye İş Forumu’nda iki tarafın verdikleri mesajlar, bugünün bilgileriyle birlikte değerlendirildiğinde daha anlamlı görünüyor.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Türkiye'nin Brexit sürecini yakından takip ettiğini ve bu sürecin büyük dönüşümlere vesile olacağını belirtmişti. Bakan’a göre, "Özellikle Brexit süreci ve sonrasında (iki ülke) bilgi teknolojileri, enerji, yapay zekâ alanındaki gelişmelerle yeni bir ekonomi yarataca(ktı)."
Benzer bir toplantı geçtiğimiz nisan ayında Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) tarafından düzenlendi: "Türkiye, Birleşik Krallık ve Avrupa Birliği İlişkileri..."
Bu toplantıda konuşan bütün konuşmacılar da AB ile sorunu bulunan iki ülkenin Brexit’ten sonra çok yoğun bir ilişki içine gireceğini, bunun iki ülke için de bir zorunluluk olduğunu belirttiler.
İngiltere Uluslararası Ticaret Bakanı Liam Fox’un 18 Haziran 2019’da Bloomberg HT’ye verdiği demeçte de iki vurgu öne çıkıyordu. Fox’a göre iki ülke arasındaki ticaret hedefe ulaşmış, hatta hedefi aşmıştı, dolayısıyla şimdi artık karşılıklı doğrudan yatırımlar üzerinde durulmalıydı.
Fox’un ikinci vurgusu ise bu yatırım ilişkisinin niteliği üzerineydi: İki ülkenin yatırımları ekonomilerin biribirlerini tamamlamaları esasına göre düşünülmeli, uygulama bu yönde olmalıydı.
Tam bu noktada Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’ın Eylül 2018’de Londra’da sarf ettiği sözleri bir kez daha hatırlamak yerinde olur: Pekcan, Türkiye’nin bu süreçte İngiltere’den beklentilerini dile getirirken “bilgi teknolojileri, enerji ve yapay zekâ”dan söz etmişti.
İngiltere’nin Uluslararası Ticaret Bakanı Liam Fox da karşılıklı yatırımların iki ekonominin biribirini tamamlaması esası gözetilerek oluşturulması ilkesinden söz ediyor.
OYAK’ın British Steel’i alması bir bakıma iki bakanın dile getirdiklerinin bir bileşkesi gibi görünüyor. Olan bitenin, gelişmiş merkez ekonomilerin eski teknolojileri periferi veya yarı-periferiye aktarması trendine uygun olduğunu da söyleyebiliriz. Bunun karşılığında Türkiye’nin İngiltere’den beklediği “bilgi teknolojileri, enerji ve yapay zekâ” yatırımlarının akıbeti konusunda bir şey söylemek için ise henüz erken.
“Türkiye işsizlikten kırılırken...”
OYAK’ın British Steel’i satın almasına yönelik ilk tepkilerin çok büyük bir bölümünde OYAK’a övgüler öne çıkıyor. Fakat “işin içinde bir iş” arayanlar da var. Özellikle Türkiye’de bu kadar büyük bir işsizlik varken bir milyar dolardan fazla bir paranın yurt dışına transfer edilmesini garipsiyenler arasından çıkıyor bu kişiler. Mesela T24’ün ekonomi yazarı Barış Soydan Twitter’da şöyle yazdı:
“Türkiye'nin resmi kurumu sayılabilecek kurumların bu yatırımsızlık ortamında kaynaklarını yurtdışındaki firmalara yatırması mantıksız geldi bana. Başka bir şeyler olmalı bu işin içinde.”
Barış Soydan’ın Twitter’da dönmeye başlayan komplo teorilerinden söz ettiğini sanmıyorum, önümüzdeki günlerde kendi bakış açısını yazacaktır.
Bana gelince... Gördüğünüz gibi ben de olan biteni OYAK’ın tek başına verdiği bir kararla dev bir firmayı satın alması basitliğinde görmüyorum, fakat benim “işin içinde bir iş var” teorim bambaşka.
Bunun da ne olduğunu anlatmaya çalıştım işte, bakalım gelecek günler spekülasyonumun ne kadarını doğrulayacak?
MEHMET ALTAN NOTU. OYAK yazılarımda, bu meselenin takipçileri olarak iki gazetecinin adını (Kürşat Bumin, Umur Talu) zikretmiş, başkasını da hatırlamadığımı yazmıştım. Mehmet Altan bana konuya dair kendi yazılarını hatırlatan nazik bir not göndermiş. Bunun bir “düzeltme” olmadığını da eklemiş ama ben yine de Mehmet Altan’dan özür dileyerek düzeltiyorum.
Yazarlar
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.07.2025
14.07.2025
23.06.2025
19.06.2025
17.06.2025
8.06.2025
1.06.2025
11.05.2025
8.05.2025
4.05.2025