Hilâl KAPLAN
Hatırlarsanız, 17 Aralık darbe sürecinin başlangıcında Başbakan Erdoğan, 'gelmekte olanı' şöyle tarif etmişti: 'Mavi Marmara'nın, Oslo'nun, Halk Bankası'nın intikamını almak istiyorlar.'
Halk Bankası'nın intikamı alındı. Soruşturmanın konusu sadece Halk Bankası Genel Müdürü iken, banka basılıp bilgisayarlarına el konulunca ve kamuoyuna hiçbir açıklama yapılmayınca bankanın tüzel kişiliği zedelendi. % 13 değer kaybetti. Irak Kürdistanı'ndan gelecek petrol parasının Halk Bankası değil, bir Amerikan bankası üzerinden koordine edilmesine karar verildi. Gelen bilgilere göre, Kürdistan Bölgesel Yönetimi, 17 Aralık sonrası artan baskıya daha fazla direnemedi. Hatta geçtiğimiz günlerde Yeni Şafak'ın manşetinden öğrendiğimiz üzere, petrol akışı için en uygun güzergâh olmasına rağmen Türkiye'nin by-pass edilmesi planları da masada.
Mavi Marmara'nın da intikamı alındı. Kurumsal kimliği bundan daha fazlası olsa da Mavi Marmara ile özdeşleşmiş olan İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsanî Yardım Vakfı (İHH) da iki operasyonla hedefe konularak karalandı. Önce gizemli bir TIR ihbar üzerine durduruldu. Hatay'daki TIR'ın haberini İstanbul ve Ankara'daki polis muhabirleri 'İHH'nın TIR'ı' diye lanse etti. Sonradan TIR'ın İHH ile yakından uzaktan alakası olmadığı anlaşıldı ama sanki İHH, dünyaya çoktan illegal ve gizli kapaklı bir işin parçasıymış gibi yansıtılmıştı.
Ardından eş zamanlı El Kaide operasyonları çerçevesinde İHH'nın Kilis şubesi basıldı. Ne var ki aranan İHH'da çalışan bir görevliydi. Ancak bu görevlinin evine dahi uğramadan direkt çalıştığı yer basıldı. İHH çalışanının sadece evi için arama kararı bulunmasına rağmen, iş yeri, yani İHH ofisi yasadışı olarak arandı. Üstelik ofisteki bilgisayarlara da birkaç saat boyunca el konuldu. Bu arada Kilis'teki baskını yapan polislerin Van'dan geldiğini ve tabii ki olan hiçbir şeyden Kilis Emniyet Müdürü ve Valisi'nin haberi olmadığını da ekleyelim.
Sonuç olarak ne mi oldu? Söz konusu İHH çalışanı, savcılık sorgusunun ardından, mahkemeye sevk edilmesine gerek bile görülmeden serbest bırakıldı. Yani çok uğraşılsa da İHH ile El Kaide arasında bir bağ kurulamadı, YİNE...
Ne var ki dünya basını, polis baskınını çoktan İHH ve El Kaide'yi ilişkilendirecek şekilde haber yapmıştı. Haaretz gibi İsrail yayın organları da 'Mavi Marmara'yı organize eden STK'ya El Kaide operasyonu' diye haberler geçmişti.
Yine geçtiğimiz bir ay içerisinde, çözüm sürecini sabote etme potansiyeli taşıyan pek çok gelişme yaşandı.
Hükümlü olmasına rağmen CHP'li Mustafa Balbay'ın serbest kalmasını sağlayan AYM içtihadı, hüküm giymemiş ama tutuklu bulunan BDP'li vekiller için üç kez başvurmalarına rağmen uygulanmadı. Vekiller nihayet serbest kalmış olsa da hukukun çifte standartlılığı gözümüzün içine sokuldu.
Aynı hafta içinde, Pınar Selek ve Yakup Köse'nin mahkumiyetlerini onayan Yargıtay 9. Ceza Dairesi, BDP milletvekili Sebahat Tuncel'in de mahkumiyet kararını onadı. Bu kararla, milletvekilliği düştüğü takdirde Tuncel'e de hapis yolu göründü.
Sivil yargının nerdeyse bir buçuk yıl bekletip, görevsizlik kararı vererek askerî yargıya pasladığı, askerî yargının bir yıla yakın üzerinde çalıştığı Uludere kararı da bu süreçte açıklandı. Ama ne karar! Hem tüm sorumlular adım adım deşifre edilmiş -ki bu şeffaflık adına ümit verici- hem de herhangi bir kusur tespit edilememişti. 34 insanımız devletin savaş uçaklarıyla bombalanarak öldürülmüştü ama cezai kovuşturmaya da yaptırıma da gerek yoktu!
7 Şubat'tan beri MİT'in âdeta KCK'nın hizmetinde çalışarak 'vatan hainliği' yaptığını iddia eden odak, birden ağız değiştirerek Paris suikastini MİT'in planladığını kanıtlamaya girişti. Önce internete Paris suikasti zanlısı Ömer Güney'in konuşmaları, olayı MİT'e yıkacak şekilde tasarlanmış bir metin ve altyazıyla verildi. Örneğin kasetin sunum metninde Güney'in muhataplarının MİT'çi olduğu iddia ediliyordu. Veya konuşmada 'Aram' diye geçen kişi, altyazıya '(Sakine) Ablam' diye aktarılıyordu.
Kamuoyunun ikna olmadığı anlaşılmış olacak ki, bu sefer de MİT içi bir yazışma olduğu iddia edilen belge sızdırıldı. Belgeye göre, üç PKK'lı kadının katlini emreden MİT'ti. Yıllardır çözüm süreci üzerine çaba sarf eden belki de tek devlet kurumu, sürecin başladığı alenileştikten üç gün sonra bu cinayetleri işletmişti! MİT'ten gelen açıklama belgeyi yalanlıyor, bazı çelişkilere dikkat çekiyordu. Ayrıca 'kurum içi soruşturma' başlatıldığının açıklanmasından, sahte belgenin bir kurum çalışanı tarafından hazırlandığı anlaşılıyordu.
Ve dün, Uludere'den gelen haberler yine saç baş yoldurdu. Devletin ancak özür dilemesi gereken bir köy, askerî savcı eşliğindeki askerlerce basıldı, evler arandı, Uludere bombalamasından sağ kurtulan iki genç dahil toplam yedi kişi gözaltına alındı. Sebebin, Uludere'nin ikinci yıl dönümü sebebiyle çıkan gerginlikler, mühimmatını bırakıp giden asker, yasını o mühimmata zarar vererek çıkaran birkaç köylü olduğu söyleniyor. Sebep ne olursa olsun, yapılan bu muamele kabul edilemez.
Oslo'nun intikamını almak isteyenlere izin verecek miyiz, aynı delikten bilmem kaçıncı kez sokulacak kadar ahmak mıyız, göreceğiz.
Yazarlar
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları




























































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2019
27.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
24.04.2019
16.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
8.02.2019