İhsan DAĞI
Aslında ne dershaneleri ne de eğitimi tartışıyoruz. Konumuz devlet, devletin sınırları. Bizim kurduğumuz ve bizim vergilerimizle yaşayan devletin bizim hayatımıza sınırsız müdahalesi...
Devletine sınır çizemeyen, devleti kendi hak ve özgürlükleriyle sınırlandıramayan toplumlar kendi yarattıkları devletin tahakkümü altındadırlar. Sorunumuz bu... Bizde geleneksel olarak devlet kültürü baskındır. Devlet aşkın, adeta kutsal addedilir. Eleştiri, soru değil iktidardakine itaat beklenir. Yoksa ya fitne çıkar, ya komünizm gelir, ya irtica hortlar, ya da komplocular adam yer! Geçmişte kaldığını sandığımız bu ‘korku ve sindirme' söylemleri bugün de devam ediyor. Devam ediyor, çünkü devletin doğası bugünden yarına değişmiyor, ‘devlet benim' diyen ‘bizimkiler'in ‘ötekiler'den farkı kalmıyor.
Siz devleti kutsal sandığınız sürece ‘devlet olanlar' da kendilerini dokunulmaz, yanılmaz, eleştirilmez göreceklerdir. Dolayısıyla devleti değiştirmek isteyenler önce devlet algılarını, devlete yükledikleri anlamı değiştirmek zorundalar. Devleti sınırlamanın, denetlemenin başka yolu yok. Bütün anayasal ve kurumsal denetleme mekanizmaları önce böyle bir zihniyet değişimini gerektirir. Kimin yönettiğinden bağımsız olarak toplumun özgürlüklerine ve haklarına sahip olabilmesi iktidarı sınırlı ve ideolojisi olmayan nötr bir devletten geçiyor. Kemalist devletin yerine ‘muhafazakâr devlet' de koysanız toplumun devletle ilişkisini değiştirmediğiniz sürece ne genel olarak toplumun ne de dindarların devletle sorunu biter. Kemalist bir toplum yaratmak için devletin kaynaklarını ve kurumlarını kullananlar gidip ‘dindar nesil yetiştirmek' için aynı devlet aparatını ve kaynaklarını kullanan ‘muhafazakâr devlet' geldiğinde de toplumu ‘dizayn edilebilir bir nesne' olarak gören devlet devam ediyordur. Malum, ‘devlette devamlılık' esastır!
Dün imam hatipleri kapatmak için bütün meslek liselerini yok etmeyi göze alan devlet ile bugün kendilerine biat etmeyen bir sosyal grubu cezalandırmak için bütün dershaneleri kapatmaya kalkan devlet aynı devlettir. Bir yandan ‘dindar nesiller yetiştirmek'ten söz eden, ama din eğitimini ve dindar nesilleri kendi tekeline almak isteyen, aynı anda da mahreme girip öğrenci evlerinde ‘ahlak polisliği' yapan devlet aynı devlettir. Kimin yönettiğinden bağımsız olarak ‘dev'-leti ‘ehlileştirmeye' çalışmadan ne topluma huzur gelir, ne de siyaset normalleşir. Zulme uğramamak için herkesin ‘dev'-leti ele geçirmeye çalıştığı siyaset arenası da bir ölüm-kalım mücadelesidir. Ahlak da, ilke de, vicdan da olmaz o arenada; ya ‘onlar'dansınızdır, ya da ‘düşman'.
Düşmanla ‘savaştığınızı', iktidar için bir tür ‘ölüm-kalım mücadelesi' verdiğinizi düşündüğünüzde de her şeyi yaparsınız.
Yoksa dershaneleri niye kapatacaksınız ki?
Bir kere dershaneler sizin, devletin değil (siz devlet de olsanız); mülkiyeti vatandaşlara ait özel teşebbüsler. Şu askerin yaptığı kötü 1982 anayasasının bile koruması altındadır mülkiyet hakkı ve teşebbüs özgürlüğü. Yine şu kötü 1982 anayasasına göre bile eğitim bir haktır, engellenemez, kısıtlanamaz. İnsanlar istedikleri konularda ‘ek eğitim' almak isterlerse ve piyasada da bu hizmeti sunan kurumlar veya kişiler bulurlarsa bu ‘anayasal' haklarını kullanırlar. Meselenin hak, özgürlük, fırsat eşitliği, piyasa, rekabet, sınav, tercih vs. kısmını tartışmak artık akla ziyan. Bunları kaale alan bile yok. Peki mesele ne? Devlet iktidarını müdahale edebileceği alan olarak tanımlıyor. Peki biz özgürlüğümüzü nasıl tanımlıyor, nerede arıyoruz? Kimliğimizden bağımsız olarak devletin müdahale alanı genişledikçe kendi özgürlük alanımızın daraldığını görüyor muyuz?
Öyleyse sorun yok; başında kim olursa olsun devlet devletliğini yapıyordur, insanlar da kimliklerinden bağımsız insanlığını... Yani mesele dershaneler değil; her şeye ve herkese karışan, özel alana müdahale eden, özerk sivil alan tanımayan bildik Jakoben-tepeden inmeci devletin hortlaması. Özgürlüğünüz değerliyse korkmayın...
Yazarlar
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları


















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.01.2025
10.05.2024
11.04.2024
8.04.2024
3.01.2024
25.12.2023
13.12.2023
16.10.2023
9.10.2023
17.06.2023