Mehmet BARANSU
Türkiye yangın yerine döndü. Şehit haberleri, patlayan bombalar, sokağa çıkma yasağı, Cizre, kısmi OHAL, toplumda kabaran öfke, Kürtlere yönelik linç girişimi, ev ve işyerlerinin yakılması, Maraş, Çorum, Madımak olaylarının bir benzerinin hayata geçirilmesi…
1990’lara döndük derken, son 10 günde yaşanan olaylar sonrası, 1980 öncesine doğru hızla yol alıyoruz.
Herkes şu soruların cevabını merak ediyor. 7 Haziran sonrası ne değişti de “analar ağlamasın” diyenler, “savaş” tamtamları çalmaya başladı? 7 Haziran sonrası şehit haberleri ülkenin dört bir yanını sardı. PKK ve AKP iktidarı ne oldu da “savaş” söyleminde buluştu?
Herkes gibi ben de bu soruların cevabını bir vatandaş, bir gazeteci olarak merak ediyorum.
Kamuoyunun büyük bir çoğunluğunun, bu sorulara verdiği cevaplara katılmakla birlikte, başka nedenleri olabileceği soruları da zihnimi meşgul etmiyor değil.
Biliyorsunuz; iktidarın son dört yılda yaptığı yanlışları, korkusuzca, yüksek sesle yazdığım için, uyduruk bir gerekçeyle hapse atıldım. Önce Metris ardından Silivri’de bir hücreye kondum.
Silivri’de Türkiye’nin son 20 yılına tanıklık eden polislerle tanışma fırsatı buldum. (Kamuoyu buradaki tüm polisleri daha önce tanıdığımı düşünüyor. Kullanışlı aptalın tanıştırdığı bir polis hariç hiçbirini tanımıyordum.) İyi ki de tanımışım. PKK’yla ortaklık kuran vatan hainlerini ortaya çıkaran, hırsızları yakalayan bu kişileri tanımak, aradığım bazı sorulara cevap bulmama neden oldu.
Bu polislerin kimi istihbaratçı, kimisi terör uzmanı. Türkiye’nin son aylarda yaşadığı olayları, nasıl değerlendirdiklerini merak ediyordum. Terör ve istihbarat uzmanıydılar, Oslo süreci dâhil yaşananları en iyi bilenlerdi.
Onların bazılarıyla kapı aralığından, bazılarıyla havalandırmada bağırarak da olsa konuşma fırsatı buldum. Yaşadıklarımız kendileri açısından sürpriz olmamış. “Oslo’da ne söz verildiyse şuan onlar hayata geçiriliyor” cümlesi beni fazlasıyla tedirgin etti.
Şehitler, bombalamalar da Oslo’da mı kararlaştırıldı diye sorduğumda, “evet” yanıtını aldım. Anlattıkları korkunçtu. Hiçbir yorum katmadan, açıklamalarını sizlerle paylaşıyorum…
“Sürecin sıkışması halinde, Oslo’da bir yol haritası belirlenmişti. Şuan o uygulanıyor. Süreç sıkışırsa tekrar kontrollü çatışma başlatılacaktı. Bazı yerlerde olaylar devletin kontrolünden çıkarılacaktı. Tekrar şehit haberleri gelecek, halkta bir çaresizlik algısı oluşturulacaktı. Şehitler gelmesin, olaylar batı illerine sıçramasın diye kamuoyu bazı şartlara “evet” demeye zorlanacaktı.
Sonra Öcalan kurtarıcı olarak devreye sokulacak, bunun karşılığında da kendisine önce ev hapsi, 2017 ortasında da “özgürlük” verilecekti. Başkanlık karşılığı, federatif yapıya imkân sağlanacaktı.
Bu plan aşama aşama hayata geçiriliyor. Daha büyük olaylar ve çatışmalar çıkarılacak. Kamuoyu Oslo’da atılan imzalara, vaatlere mecburen “evet” demek zorunda bırakılacaktı.
7 Şubat MİT krizi denen olayda, hükümetin paniklemesinin nedeni, “gizli” kalacaklarını düşündükleri Oslo Planı’nın deşifre olması. Planın altında imzası olanlar “vatan hainliğiyle” yargılanabilirler. Onlara emir verenler de.
PKK şu an Oslo’da atılan imzaların gereğini yapıyor. Uluslararası arenada da çok rahatlar. Çünkü; imzalı metinlerin bir nüshası hakem devlet İngiltere’nin elinde. Oslo Planı kamuoyuna açıklanmalı. Açıklandığı gün yüzlerce insan aynı gece Türkiye’den kaçar.”
Tüylerimi diken diken eden bu açıklamalar üzerine, Oslo Planı’ndan detaylar öğrenmek istedim. Polisler “mahkemede konuşup, tüm gerçekleri milletimizle paylaşacağız” diyerek ayrıntı vermediler. Eğer duyduklarım doğruysa, bu ülkenin bekası için Oslo Planı kamuoyuyla paylaşılmalı. En büyük görev de muhalefete düşüyor.
Kim vatansever, kim vatan haini bunu öğrenmek hakkımız. Oslo’da kim, ne adına, nelere imza attı?
KOCA BİR YALAN…
Terör tekrar artınca, durumdan vazife çıkaranlar, koca bir yalana sarıldılar. Neymiş efendim, Ergenekon ve Balyoz davalarıyla TSK yerle bir edilmiş ve terörün azmasının, şehit haberlerinin gelmesinin nedeni buymuş.
Yeni ve eski bazı milletvekilleri “puslu havadan” istifade ederek, psikolojik harp yalanına insanları ikna etme derdindeler. Herkesi kendileri gibi “zeki” zannediyorlar.
Söyledikleri neden mi koca bir yalan…
Ergenekon operasyonu 2008 yılında yapıldı. 2009’un sonuna kadar da tek bir muvazzaf subay soruşturmada yoktu. Balyoz 2010 yılında yaşandı. Kaldı ki bu operasyonlarda ismi geçenlerin yüzde 90’ı yıllar önce TSK’dan emekli olmuş isimlerdi.
Bu operasyonlar olmadan önce, yani TSK en güçlü olduğu, “lağvedilmediği” dönemde, PKK hangi baskınları yaptı dersiniz…
2007 Dağlıca 12 şehit 8 asker kaçırma; 2008 Hantepe, Gediktepe, Aktütün baskınları… 50’nin üzerinde şehit. Silvan ve diğer baskınlarda 100’e yakın şehit.
Aktütün, Gediktepe ve Hantepe baskını canlı olarak Genelkurmay’da izlenmesine rağmen hiçbir şey yapılmadı. Bir de faciadan döndüğümüz “Güneş Operasyonu” var. Kış vakti sınırı geçip, yüzlerce şehit verdiğimiz operasyon.
Ergenekon ve Balyoz öncesi kısa sürede 300’ün üzerinde şehit verdik. Davalar yüzünden bugün şehit veriyoruz diye yalan söylemeden önce yüzünüz kızarsın. TSK, siyasetle uğraşmaktan, AKP’yi kapatma planları yapmaktan, 27 Nisan muhtırası hazırlamaktan kafasını kaldıramadığı için bu baskınlar olmuştu. Meydanı boş bulup, yalanlarınıza ortak aramak yerine daha ciddi analizler yapın. Tüm o baskınlar gözümüzün önünde oldu ve hepiniz de oradaydınız.
2007’de ki Dağlıca baskını bir hafta önce İstihbarat raporuyla biliniyordu. Buna rağmen 12 şehit oldu. “Lağvedilmemiş, güçlü ordumuz” bu rapora rağmen şehitlerin elinden el bombasını almış, onları bombasız nöbete göndermişti.
Dün, Ergenekon ve Balyoz’la Deniz Kuvvetleri lağvedildi diyordunuz. Bugün o yalandan vazgeçip Kara Kuvvetleri lağvedildi demeye başladınız. Yalan da olsa insan biraz tutarlılık bekliyor.
Hapisteyiz diye yalanlarınızı sindirecek değiliz…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
29.01.2016
5.02.2016
28.12.2015
15.12.2015
9.02.2015
30.11.2015
23.11.2015
16.11.2015
9.01.2015
26.10.2015