Mehmet TIRAŞ
“Yeni Demokrasi Hareketi”
YDH,yıllarca ülkenin müzminleşen toplumsal sorunlarının “Anatomisini” çıkartarak siyasetin gündemine taşıyordu:
1-Devletin demokratikleşmesi ve hukukun evrensel ilkeleriyle yönetilmesi toplumun her kesimini kucaklamasını…
2-Cumhuriyetin kuruluşu ile yaşıt olan ve reddi inkâr edilen “Kürt sorununu” siyasetin gündemine taşıması…
3-“Askeri Laiklikten”, “Demokratik Laikle” geçilmesini tartışmaya açması…
4-Devletin ekonomideki gücünün azaltılarak serbest rekabetçi liberal piyasa ekonomisinin uygulanması ile yeryüzü ile rekabet edecek bir ortamın yaratılmasını öneriyordu.
5-Eğitimi çağın üretim biçimine ve teknolojisine göre yeniden formatlanmasının kaçınılmaz olduğunu…
Bu beş konu yıllarca bizim siyasetimizin gündeminden hiçbir zaman düşmedi, düşecek gibi de değil.
Cumhuriyetin yüzüncü yılını kutluyacağız ama hala “Cumhuriyeti demokrasi ile taçlandıramadığımız gibi”,devleti de;”din, ırk ve mezhepten” arındırıp, Nötr hale getiremedik.
Devleti kutsadığımız sürece de Cumhuriyetten demokrasiye geçemeyeceğiz.
Gelen gideni aratırcasına devleti kutsamaya devam ediyoruz…
İnsan hakları ihlallerini gündeme getiren tehdit edilen ve aleyhinde fezleke hazırlanan, CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nda bunu bir daha yaşadık.
Sezgin Tanrıkulu ne demişti: “Kürt coğrafyasında faili meçhul cinayetleri Türk silahlı kuvvetleri yaptı,yaptığına dair mahkeme kararları var demesi karşısında, kızılca kıyametler koparıldı.”
Bunların yaşanmaması ve sonlandırılması için YDH’nın önerilerine devam edelim:
1-Geniş bir toplumsal mutabakata dayalı yeni demokratik bir Anayasa yapılmasını…
2-Merkezi devletin temel görevlerine doğru geri çekilmesi ve yerinden yönetim ilkelerine göre yeniden örgütlenmesi ile yerel yönetimlerin güçlendirilmesini, esas alan bir “Yönetim Reformu” nun gerçekleştirilmesini…
3-Birey-toplum-devlet üçlemesinde bireye öncülük tanıyan, insan hakları ve hukukun üstünlüğü kavramlarını hayata geçiren bir, “HUKUK REFORMU” yapılmasını…
4-Kapalı,korumacı,sübvansiyoncu,enflasyonist bir ekonomi yerine açık yarışmacı,üretilen,verimli ve istikrarlı bir “LİBERAL EKONOMİ” düzeni kurulmasını…
5-Erdemi öne alan,gün ışığında bir yönetim anlayışı ile yeni, temiz ve nitelikli insanları siyasete çekerek, siyasal hayatımıza “ETKİNLİK,İŞLERLİK VE ERDEM” kazandırılması.
Laikliğe gelince; biz yıllarca Laiklik tartışmalarını askerlerin yaptığı tanımlama ve uygulaması üzerinden yürütüp,”Laiklik/Şeriat”,”kılık kyafet” üzerinden tartıştık.
Ama…
Diyanet işler başkanlığının varlığının demokratik laiklikte yerinin olmadığını gündeme getirmezken, “laik bir devlette zorunlu din dersi” olmaz tezini, yüzde doksanı Müslüman çoğunluğuna boğdurduk.
Zorunlu din dersini müfredata sokan 12 Eylül darbesini yapan Kenan Evren ve arkadaşlarından, siyasal İslamcılar ve Kışlacılar da hiç şikâyetçi olmadılar.
YDH’nın Laiklik anlayışı:
*Laiklik,modern,demokratik bir Türkiye’nin olmazsa olmaz koşuludur. Ülkemizin vazgeçilmez kazanımıdır.Ancak günümüz koşullarında Laikliğin yeni bir tanıma ve içeriğe kavuşturulması gereklidir.
*Din,bilim ve sanat,toplumsal yaşamda bir değerine tercih edilemeyecek farklı alanlardır. Tümünün de içerdiği ortak ahlaki değerler vardır. Yurttaşlık bilincimiz böylesi ahlaki değerlere ve gelecek için taşıdığımız sorumluluğa dayanacaktır.
*Din ile bilim birbirinin rakibi değildir.Bilimin alanı olgular,doğal ve sosyal geçekler,dinin alanı ise inanç ve anlam dünyasıdır.Din toplumsal kültürün en önemli öğelerinden biridir, hiçbir bilimsel öğreti dinin yerine ikame edilemez.Yeni laiklik anlayışı bu geçekler üzerine kurulmalıdır.
*Bize göre, din işleri ve eğitimi devletten alınıp devletin denetiminde olan topluma/cemaatlere devredilmelidir.İbadet yerlerinin bakımı,din adamlarının eğiitimi,atamaları,geçimleri vs cemaatlerin sorumluluğuna bırakılmalıdır.Özel okullar ve özel dershaneler misali. Nasıl Ermeniler,Aleviler,Gayri Müslimler kendi cemaatleri yoluyla halletmiyorlar mı? Sünni Müslümanlar içinde aynı uygulamanın yapılması için bir neden yoktur.
*Bu yeni Laiklik anlayışı ile herkesin rahatça ben Sünniyim,ben Aleviyim, ben Hristiyanım,ben Müslümanım, ben inanmıyorum diyebileceği ve bu yüzden baskı ve zulüm görmeyeceği bir Türkiye;din ve devletin, bilim ile dinin yerli yerine oturduğu bir Türkiye kurabiliriz.
Yeni bir çağa geçerken..
YDH,Türkiye’nin üç ayrı çağı etüt eden,tarım toplumunu,sanayi toplumunu ve bilgi toplumunu iç içe yaşayan bir ülke olduğumuzu dile getiren. Bir ayağımız Orta Çağ’da, bir ayağımızın bilgi çağında olduğunun farkında olan bir harekettir.
Bu durumun yarattığı güçlükler ve olanaklar var.
Ülke olarak sanayi devrimini tamamlamadan bilgi toplumuna yakalandık, Âmâ bilgi toplumuna giden trene yetişmek şansına da sahibiz.
Bir çağ değişimi yaşıyoruz, insanlık sanayi toplumundan bilgi toplumuna geçiyor.Bu tarım uygarlığından sanayiye geçiş kadar çatışmacı olmuyor ama ondan daha görünmez derinliği olan köklü bir dönüşümdür.
Üç asırlık sanayi toplumunda toplumların zenginliğinin ölçüsü “Çelik Üretimiydi”, Bilgi çağında toplumların zenginliğinin ölçüsü “AR-GE” olduğunu ilk dillendirenlerdendi YDH.
Bilişim teknolojisindeki gelişmeler ve “insan kalitesinin Belirleyici” hale gelmesi ve yeni bir toplum yapısı ve ekonomik yapı yaratmakta, aynı zamanda buna uygun yeni bir hukuki, kültürel ve politik yapıyı gerekli kılmaktadır.
Dünya toplumları bu yeni gelişmelere uyum sancıları yaşıyor.
Bu uyum sancılarının düğüm noktasındaki tıkanıklıkları politikada görüyoruz.
Siyaseti sorun çözen değil de bir rant dağıtım aracı olmaktan çıkarmadıkça çürümenin de önü alınamayacaktır.
Türkiye yeryüzünün demokratik bir halkası olmalı yoksa hiçbir toplumsal sorununu çözemeyecektir.
Son söz olarak da şunu söylemeliyim keşke YDH partileşmeden bir düşünce kuruluşu olarak kalsaydı.
YDH siyasetin girdabına düşmeseydi böylesi donanımlı referans gösteren çok değerli ve önemli bir hareket berhava olmazdı.
Gene de çok hayati ve değerli çözülmeyen sorunlarımıza ışık tutan düşünsel bir miras bıraktı.
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları










































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.12.2025
15.12.2025
8.12.2025
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025