Mehmet TIRAŞ
Ne yazık ki en ciddi konuyu Necip Türk Milleti ancak 23 gün hafızasında tutabiliyor.
O zaman gelin sevgili okurlar,birlikte Hırant Dink cinayetine giden ölüm yoluna döşenen taşların izini sürelim.
Mevzu derin yol uzun ve meşakkatli…
Hırant Dink’in katili bilinçli olarak az ceza alsın diye Trabzon’da yaşayan 17 yaşında, Ogün Samast adında tetikçi bir çocuk seçildi.
Hırant’ın eşi de kocasının cenazesinde; ”Çocuktan katil yaratan bir toplum olduk” diyordu.
Katil yargılanma sonucu 21 yıl ceza aldı ve 16 yıl yattıktan sonra iyi hali göz önüne alınarak, infaz yasasından yararlandırıldı ve beş yıl önce tahliye edildi.
Katili mahkemelerin terör örgütü ile ilişkilendirmemesi ise garip bir durumdu.
Hırant’ın katiline uygulanan infaz yasası yıllarca siyasi tutuklulara, gazetecilere, yazarlara ve akademisyenlere uygulanmadı, hala da uygulanmıyor.
Hırant Dink cinayeti bir günde olmadı ve bunun bir süreci var;2004 yılında başladı 3 yıl sürdü ve 19 Ocak 2007 Tarihinde gündüz gözü Agos Gazetesi’nin önünde üç kurşunla infaz edildi.
Bu cinayet bilinçli olarak zamana yayıldı ve bir kamuoyu oluşturuldu!
Hırant Dink cinayeti de her siyasi cinayette olduğu gibi; ”Devletin içine yerleşmiş hukukun denetimine girmeyen karanlık yapıların” bilgisi dâhilinde işlendiği karşımıza çıktı.
Hırant Dink İstanbul Şişli’de “Ermenice ve Türkçe” yayın yapan “Agos Gazetesinin” Genel yayın yönetmeni ve gazetenin yazarıydı.
Dink cinayetinin fitilini ateşleyen Agos gazetesinde çıkan bir haberle başladı.
-Hırant Dink 6 Şubat 2004 Tarihinde Agos gazetesinde; ”Atatürk’ün manevi kızı olarak bilinen Türkiye’nin ilk pilotu olan Sabiha Gökçe’nin, isminin Hava limanına verilmesi üzerine; ”Sabiha Hatun’un Sırrı” başlıklı bir haber yayımladı. Sabiha Gökçe’nin yakınlarının görüşlerine yer verilen haber,başta olumlu veya olumsuz hiçbir tepki almadı.
Ne zaman ki!
-21 Şubat 2003 Tarihinde…
Hürriyet Gazetesi: ”Sabiha Gökçe’nin 80 yıllık Sırrı” başlığıyla,Agos gazetesinde çıkan haberi Sür manşetten verdi. Hırant Dink,”Hürriyet’te haber manşetten verilince olanlar oldu ve Türkiye’de yer yerinden oynadı” diyordu.
Hürriyet’teki manşet haber malum çevreleri harekete geçirirken…
Bize, Hürriyet Gazetesi yazarlarından Fatih Çekirge bir açıklamasında:
“Hürriyet Gazetesi manşetini Genelkurmaya sormadan atmaz” sözünü hatırlatıyordu.
Üç gün sonra Hürriyet’in talimatla manşet attığı ortaya çıktı.
-24 Şubat 2004 Tarihinde, Genelkurmay Başkanlığı bir açıklama yayımladı…
Açıklamasında: ”Sabiha Gökçen gibi bir sembolün tartışmaya açılmasının habercilik olarak nitelendirilmeyeceği” belirtildi.
Daha sonra Hırant Dink,Milli İstihbarat Teşkilatı(MİT) görevlilerince İstanbul Valiliğine çağrıldı.
İstanbul Vali yardımcısı Ergün Güngör tarafından tehdit edilmedi ama toplumsal infial için uyarıldı.
Hırant Dink Valiliğe çağrıldığında Vali Yardımcısının odasında bir kadın ve bir erkeğin bulunması tuhaf bir durumdu ama;Vali Yardımcısı kendisinin yakınları olduğunu ve konuşmalarında bir sakınca olmayacağını söyledi. Fakat Hırant, bulunan kişilerin istihbarattan olduğunu etrafının sarılmaya başladığını arkadaş çevrelerine bu olayı anlatır.
-26 Şubat 2004 Tarihinde:
“İstanbul Ülkü Ocakları Şişli’deki Agos Gazetesi’nin önünde toplandı ve topluluğa Ülkü ocakları başkanı Levent Temiz bir konuşma yaptı: ”Hırant Dink bundan sonra bütün öfkemizin ve nefretimizin hedefidir, hedefimizdir” diye Hırant’ı açıkça tehdit etti.
-22 Nisan 2004 Tarihinde:
Genelkurmay Başkanlığı’ndan ikinci defa bu haber üzerine bir açıklama daha yayımlandı ve yazının içeriğinden rahatsızlık duyulduğu belirtildi.
Açıklamada: ”Türk Milletinin birlik ve beraberliğine,layik olduğu toplumsal barışa,Atatürk’ün manevi varlığına ve düşünce sistemine,Türk milletine yakışır sağduyu içerisinde sahip çıkmanın ve bütün kurumlarına düşen açık ve seçik bir görev olduğu ortadadır” diyordu.
Böylece Hırant Dink Genelkurmaya Başkanlığı tarafından hedef gösteriliyordu.
-25 Şubat 2004 Tarihinde:
Şişli Cumhuriyet Savcılığı ,Dink’in 13 Şubatta yazdığı ,”Ermenistan Kimliği” ve ”Ermenistan’la Tanışmak” üzerine (8) yazı dizisi başlıklı yazılarını; ”Türklüğü Aşağılamak” suçlamasıyla dava açtı.Bu arada malum çevreler durmuyor ve Hırant Dink’in Avukatı Erdal Doğan,Emekli Tuğgeneral Veli Küçük’ün Hırant Dink’i tahdit ettiğini açıklıyordu.
-7 Ekim 2005 Tarihinde: ”Dink 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.”
Bursa’dan gönderilen mektup Hırant Dink’in ölümünün açık habercisi gibiydi ama tarihi belli değildi.
6 Ocak 2006 Tarihinde:
Agos gazetesine Bursa’dan Hırant Dink’e bir mektup geldi…
Ahmet Demir adına gönderilen mektupta:
“Hırant Dink,seni,oğlunu ve Serkis Seropyan’ı bir daha hiç konuşmamak üzere susturacağız. Önce oğlunun cesedini Ankara çıkışındaki Jandarma bölgelerinin birinden alacaksın” Hırant Dink ailece tehdit edilirken. Devlet bu tehditler karşısında Hırant Dink için hiçbir önlem almıyordu.
Ama tehditler devam ediyordu.
-15 Şubat 2006 Tarihinde:
“Trabzon istihbarat şubesi muhbiri Erhan Tuncel,Yasin Hayal’in Hırant Dink için “Ne olursa olsun öldürülecek” istihbaratını Trabzon Emniyet Müdürlüğüne bildirdi. Erhan Tuncel’in verdiği ”Hırant Dink öldürülecek” bilgisi,Ankara ve İstanbul istihbarat Daire Başkanlıklarına iki gün sonra ulaştı.”
Görüldüğü gibi Hırant Dink adeta göstere göstere ölümü belirlenen 19 Ocak 2007 Tarihinde gerçekleşiyordu.
Bu süreçte devlet Hırant Dink’e ne bir koruma verdi,ne de Agos Gazetesi’inde ve çevresinde güvenlik önlemleri aldı. Eğer devlet gereken güvenlik önlemlerini alsaydı, katil Hırant’ı takip edemez,Agos gazetesinin önünde de öldüremezdi.
Hırant’ın katili Ogün Samast’ın tahliyesinden sonra televizyon kanallarında, gazetelerinde ve köşe yazıları ile;Hırant’ın katilini,“FETÖYE Fatura Edenler” nedense: “Genelkurmay Başkanlığının, Hırant Dink’i hedef gösteren,iki defa yazılı açıklamasını hatırlamamaları ve bilmemeleri tesadüf olabilir mi?”
Önemli bir konuyu daha hatırlatayım Hırant’ın katili, “Babası ihbar ettikten sonra yakalandı.”
Hırant Dink 19 Ocak 2007 yılında katledildiğinde o dönem Başbakan olan bugünün partili Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Hırant Dink cinayeti Ankara’nın karanlık dehlizlerinde kaybolmayacak” sözünü veriyordu…
Hırant Dink cinayetinin gerçek katilleri olan azmettiricileri ortaya çıkartılamadı ama;katili Ogün Samat, infaz yasasından yararlandırılarak beş yıl önce tahliye edilerek özgürlüğüne kavuşturuldu.
Hırant Dink’in katili Ogün Samast’ın 16 yıl sonra tahliye edilmesi faili meçhul cinayetleri tekrar hatırlatırken; iktidarın infaz yasasını mahkûma göre uyguladığını da böylece öğrenmiş olduk.
Cumhuriyetin kuruluşundan bugüne uzanan siyasi cinayetlere demokrasi güçlerinin ortak görüşü, bu cinayetler; “Bir milli mutabakat cinayeti” olduğu için, aydınlatılmayacağı iddiası her cinayetten sonra doğrulanır oldu.
“Cumhuriyetin kuruluşundan günümüze uzanan 17 bin faili(devlette saklı) meçhul cinayetin hiçbirisi aydınlatılamadı.
Çünkü bu cinayetler “Milli Mutabakatla Yapılmış “ devletin içine uzanan cinayetlerdi.
Hırant Dink cinayeti bunlardan birisi olduğu için aydınlatılmıyor.
Son eski Ülkü ocakları genel başkanı Sinan Ateş cinayeti de,içinde iki hareket polisinin olduğu; “Bir Milli Mutabakat Cinayeti” olarak ortadan kaldırıldığından aydınlatılmayacak.”
Faili meçhul cinayetlerin önlenemeyen iki ayağı var:
-Birisi hukukun denetimine girmeyen devletin içindeki karanlık güçler.
-İkinci ayağı da, devletin karanlık güçleriyle iş tutan ‘din,ırk ve mezhep’ üzerinden mahalle baskısı yapan sivil kesimler var.
Devletin içindeki karanlık güçler Hırant’ın katili yakalandığında, “katille Türk bayrağı ile selfi çekip” sosyal medya hesaplarından paylaşarak açıkça kendilerini ifşa ediyorlardı. Sivil ayağından olan sanatçı artıkları, Hırant’ın katiline övgüler düzerek televizyon kanallarında hem de canlı yayınlarda: “Bugünler geçecek Ogünler gelecek” diye türküler söylüyorlardı.
Bizde devlet eliyle yetiştirilmiş şöhret sahibi teröristlerimiz var bunları yeri gelmişken hatırlatalım.
Bunlardan birisi Cumhuriyetin ilk yıllarında ortaya çıkan Topal Osman’dır.Topal Osman 1921 yılının 29 Ocak ayında, Mustafa Suphi ve 14 yoldaşı Türkiye Komünist Partiliyi (TKP) Karadeniz de boğarak öldürtür. Daha sonra Topal Osman Trabzon mebusu Ali Şükrü bey cinayetinden sorumlu tutulur…
Yeni kurulan muhafız birliği tarafından 1 Nisan 1923 tarihinde Topal Osman Ankara’da Papazın bağ evinde kıstırılarak yaralı olarak ele geçirildikten sonra, Atatürk’e suikast girişiminden dolayı da öldürülür.TBMM Kapısı önünde naaş-ı asılarak teşhir edilir… Garip olan daha sonra Topal Osman’ın halk kahramanı diye heykeli dikilir.
Ünlü şair ve yazarımız Sabahattin Ali,2 Nisan 1948 yılında Edirne sınırında kafasına odunla vurularak öldürüldü faili veya failleri hala bulunamadı.
Bir de ünü dünyaya yayılmış devletin bağrından çıkan beynelmilel teröristimiz Mehmet Ali Ağca var.
Mehmet Ali Ağca 1 Şubat 1979 Tarihinde İstanbul’da gündüz gözü Milliyet Gazetesinin genel yayın yönetmeni Gazeteci Abdi İpekçi’yi öldürdükten 5 Ay sonra, 25 Haziran 1979 yılında yakalanıp tutuklanarak Maltepe Askeri cezaevine konuldu. Daha sonra Ağca Askeri cezaevinden Kasım 1979 yılında asker elbisesi giydirilerek, güvenlik koridorlarını tek tek aşıp, kendisini cezaevinin oto parkında bekleyen taksiyle kaçırıldı.
Ağca,yurt dışına çıktıktan sonra 13 Mayıs 1981 yılında, İtalya’da Papa’ya silahlı saldırı yaparak yaralaması sonucu yakalandı ve yıllarca dünya medyasının gündeminde kaldı. Ağca uzun yıllar İtalya’da hapis yatarak cezasını tamamladı ve tahliye olduktan sonra Türkiye’ye döndü ve şimdi aramızda dolaşıyor.
Malatya sporun taraftarları derin devletin görünen sivil siyasi ayağı Ağca’ya sahipleniyordu…
Malatyaspor’un maçlarında taraftarlar tribünlerde koro halinde tempo tutuyorlardı: ”Malatya da doğdu Papa’yı da vurdu” diye…
Bu tempo Malatyaspor’un tüm maçlarında söyleniyordu. Garip olan bu teröriste destek çıkılmasına hiçbir önlem alınmamasıydı. Çünkü bunları derin devlet organize ediyordu.
Sivas katliamından 18 yıldır aranan katil Cafer Erçakmak meğer yıllarca devletin koruması altında yaşamış:
“2 Temmuz 1993 yılında Sivas Madımak otelinde 33 kişiyi kameralarının önünde diri diri yakan ve 18 yıldır aranan katillerden, Sivas davasının bir numaralı sanığı, Belediye meclis üyesi Cafer Erçakmak yıllarca yakalanamadı. Cafer Erçakmak 11/7/ 2011 yılında öldüğünde yakınları açıkladı;meğer katil 18 yıl arandığı süreçte Sivas’ta oğlunun evinde kalmış ve kalp krizi sonucu ölürken,katil Sivas’tan hiç çıkmamış.”
Boşuna; ”Hırant’ın katilini babası ihbar etmeseydi yakalanmazdı” demiyoruz.
Bu topraklarda unutulmayan ve aydınlatılamayan Faili meçhul cinayetleri say say bitmez.
Kahraman Maraş ve Sivas olayları,Ankara Gar ,Urfa Suruç,Roboski unutulmayan toplu cinayetlerdir, faili ve failleri hala bulunamadı,bulunmayacakta…
En çok bu coğrafyada faili meçhul cinayetlerde yakınlarını kaybedenler ve bedel ödeyenler:
“Kürtler ve Aleviler olmuştur.”
Faili meçhul cinayetleri ülkenin gündeminde tutmak için, 25 yıldır yakınlarını arayan soğuk-sıcak,kar-boran demeden polis baskılarına karşı direnerek mücadele veren, her hafta Galatasaray lisesinin önünde nöbet tutan,” Cumartesi Anneleridir.”
Türkiye bir hukuk devleti olmadığı sürece; “faili meçhul cinayetler aydınlatılamadığı gibi faili meçhul cinayetlerin önü de alınamayacaktır.”
Çünkü, “Cinayetlerin failleri devletin içinde saklı!”
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.06.2025
16.06.2025
9.06.2025
2.06.2025
26.05.2025
19.05.2025
16.05.2025
12.05.2025
5.05.2025
28.04.2025