Mehmet TIRAŞ
Kürtlerin bu çağrısını anlamanız için sokakların savaşa alanına dönmesini,sokağa çıkma yasağının uygulamasını ve daha vahimi 19 kişinin ölmesini mi bekliyordunuz? Bu sayının artacağı endişesi var.
Ülkeye özgürlük getirecek olan Erdoğan 34 yıl sonra darbecilerin yolunu seçti ve sokağa çıkma yasağı ilan etti, askeri ve polisiye tedbirlere baş vurdu. İleri demokrasinin geldiği yere bakar mısınız?
IŞİD Kobani’ye saldırıya geçmesinin üstünden tam üç hafta geçti;Türkiyeli Kürtler en yüksek perdeden “Bizim kırmızı çizgimiz Kobani” Kobani düşerse veya Kobani’deki katliama Ankara seyirci kalırsa biz buna sessiz kalmayız,çözüm süreci biter ve bizim için savaş demektir,diye aylardır açıklamalar yapıyordu.
Ve en sonunda olan oldu HDP’nin başta Kürtler olmak üzere Kobani halkına destek için IŞİD’e karşı tüm Türkiye halklarını sokağa çıkmaya ve kitlesel tepki göstermeye çağırmasıyla; başta Diyarbakır,Mardin,Van,Batman,Siirt,Şırnak,Hakkari ve tüm ilçelerinde halk sokaklara döküldü, bu gösteriler batı illerine sıçradı; polisle askerle çatışmalar oldu sokaklar savaş alanına döndü ve çatışmalar sonunda 19 kişi hayatını kaybetti ama bu sayının saatler geçtikçe artacağı endişesi hakim ve ağır yaralıların olduğu söyleniyor.
İşin ilginç yanı yukarıda ismini saydığımız illerde ve ilçelerinde çatışmalar ve gösteriler sürerken Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Gaziantep ve Kilis ilçelerinde bayramın üçüncü günü gidip tam bir öngörüsüz, duygusal bir konuşma yaparak,’Kobani düştü düşecek’ demesi Kürtleri tahrik edercesine elini ovuşturarak iştahlı iştahlı konuşması, IŞİD neyse PKK’da bizim için aynıdır sözleri ateşin üzerine adeta benzin döktü..
Ülkenin en hassas bölgesi bir yerde yumuşak karnı olan, Kürtlerin yoğun olduğu illerde çatışmaların başlaması ile; malum tetikçilerden meydana gelen havuzdan beslenen, yandaş medya bu savaşı ve gösterileri,gezi olaylarıyla bağlantı kurarak yeni bir hükümeti devirme,askeri darbe provasının yansıması olarak lanse ederek,Erdoğan’ı indirme AKP’yi iktidardan uzaklaştırma olarak sunması gerçekten aklılara durgunluk veriyor.
Erdoğan ve onun müttefikleri kusura bakmasınlar ama öngörüsüzlüğünü ve beceriksizliğini dış ve iç güçler diyerek başkalarına yüklemekle kimi ikna edebilirler, her şey ayan beyan ortada değil mi?
Tezkere çıkarttınız ama ne yapacağınız bilmiyorsunuz;siz, Suriye topraklarına girerek tampon bölge kuracağım diyorsunuz, başta ABD ve koalisyon güçleri böyle bir şey olmaz diyerek karşınıza çıkıyor,bu tepkiye verecek sözünüz yok..
Yine IŞİD’e karşı hava operasyonu yetmez karadan da operasyon olmalı ve Esed’i düşürmeyi de hedeflemeliyiz diye çağrı da bulunuyorsunuz; koalisyon güçlerinin sözcüsü ABD dışişleri sözcüsü koalisyon güçlerinin stratejisinde Esed’e karşı bir operasyon yok diyor..
Allah aşkına siz ne yaptığınızı biliyor musunuz?
İçeride çıkarttığınız torba yasalarıyla yargı kararlarını iki yıl erteleme kararı çıkartmanızı,demokratik dünyaya nasıl anlatacaksınız?
Muhalefeti darbeci ve rejim karşıtı gören bir zihniyetin dış dünyaya ve Ortadoğu coğrafyasına yön vermesi mümkün mü?
Ya Erdoğan’ın IŞİD için oluşan koalisyon güçlerine çağrı yaparak IŞİD için aldığınız kararları, niçin PKK için almıyorsunuz,IŞİD neyse bizim için PKK’da odur açıklamaları hem barış sürecini yürütenlerde, hem de koalisyon güçleri arasında bir bomba etkisi yaptı..
Şu soruyu sormazlar mı adama; koalisyon güçleri neden IŞİD ile anlaşmaya varmak için müzakereyi öne almadılar da, direk operasyona geçtiler?
Peki, PKK terör örgütü ise niye görüşüyorsunuz dört yıldır, bu sorulara cevap verilecek bir sözünüz var mı?Yok.
Fizik,kimya ve matematik derslerini, din dersleriyle aynı kefeye koyan bir zihniyetin; dış ve iç politikadaki dengeleri ve gelişmeleri görmesi ve kollaması, öngörü de bulunması mümkün mü?
Yeni Türkiye algısının geldiği yeri görüyorsunuz değil mi;yargısı olmayan bir ülke,hukuksuz demokrasiyle yönetilmeye başladı.
Yasaklara sarılarak,harcamasını denetlettirmeyen,yargı kararlarını yok sayan,yargının yapması gereken yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarını kendisine yapılmış bir darbe olarak siyaset yapanın;sorunları, olayları ve soruları din,mezhep ve ırk üzerinden yorumlayan ve çözüm arayanın,orta doğu coğrafyasında olayları okuma şansı olabilir mi?
Sınırımızda ve bölgemizdeki gidişatın daha da kötü olduğunu ve iç çatışmalara doğru gittiğini Allah göstermesin, bilmek için kain olmaya gerek var mı?
Neymiş efendim Kobani saldırısı bahane imiş, bu Gezi olaylarının tarihi değişik versiyonuymuş,askeri darbe provalarıymış..
Hangi demokratik ülkede muhalefetin demokratik tepki göstermesi ve düşüncesini ifade etmesi darbe olarak algılanmış,söyler misiniz?
Gazeteci geçinenlerin tetikçi olduğu, gazetecilikte editoryal bağımsızlığın olmadığı, olayların örtbas edildiği ve çarptırıldığı bir yerde olaylar ve sorunlar böyle okunuyorsa ;yaşadıklarımız sürpriz olmasa gerek.
Erdoğan ve onun tetikçi yazarları,yandaş medyası şimdi Kobani’in Kürtlerin kırmızı çizgisi olduğunu anlamıştır herhalde.
Anladılar anlamasına ama olan 19 vatandaşın ölümüne, yüzlercesinin yaralanmasına ve binlercesinin gözaltına alınması ve bu illerde sokağa çıkma yasağı uygulandıktan sonra..
Burnumuzun dibinde yıllarca yaşanan savaşı ve sorunları göremiyoruz,dış ve içteki olayları görme konusunda gözümüzde miyopluk hastalığı gittikçe ilerliyor.
Bu yaşadıklarımız Erdoğan ve ekibinin fütüroloji kavramına yabancı olduğunun getirdiği sonuçtur.
On dokuz kişinin ölümüyle sonuçlanan kanlı olaylar, Erdoğan ve Davutoğlu’nun dinci, mezhepçi ve ırkçı, iç ve dış politikada hayal ettikleri fantezilerinin manzaraları bunlar.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.06.2025
16.06.2025
9.06.2025
2.06.2025
26.05.2025
19.05.2025
16.05.2025
12.05.2025
5.05.2025
28.04.2025