Ümit KIVANÇ
İnanın ben de hiç hoşlanmıyorum sürekli hastalıklarımızdan sözetmekten. Heyhat!
Hürriyet’in internet sitesinde “Rönesans İstanbul’da mı başladı?” başlığını görünce ânında tıkladım. Haber, İstanbul/Galata’daki Arap Camii’yle ilgiliydi. Kiliseden çevrilme bir yapı olan bu camide, olağanüstü değerli fresklerin bulunduğu ortaya çıkmıştı, belki hatırlarsınız. 1999’daki büyük depremde sıvalar dökülmüş, İstanbul’un gündüz vakti en işlek, en kalabalık semtlerinden birinin curcunası içerisinde, bir hazinenin gizlendiği anlaşılmıştı. Hürriyet’in (Ceren Arseven imzalı) haberi, bu süreci anlatıyor, 2010 restorasyonuyla fresklerin tamamen günışığına çıkarıldığına işaret ediyor ve... sonra bizim bu fresklere ne yaptığımızı hatırlatıyor: Anıtlar Yüksek Kurulu bünyesinde çok tartışılmış, sonunda “mekânın cami olarak kullanılıyor olması ve fresklerin korunması gerekçe gösterilerek fresklerin tekrar kapatılması” kararlaştırılmıştı. Sonuç: fresklerin bakımı yapılmış, üstlerine koruyucu kaplanmış, sonra da alçıpanla kapatılmışlardı. Evet, ne var? Alçıpanla!
Camiye ibadete gelen cemaatin en azından büyük bölümünün fresklerden yana hayatî bir şikâyetinin olmadığını biliyoruz, çünkü on bir yıl boyunca oraya bir perde gerip namazını kıldı bu insanlar. (O namazın kabul edilmeyeceğini iddia edebilecek kimse var mı?) Şimdi de –haberde de belirtiliyor– bir paravan ya da benzeri bir şeyle fresklerin ibadete halel getirmemesi sağlanabilirdi. Ama hayır! Katolik freskleri Türk’ün alçıpanından kurtulamaz!
Haberde fresklerin neden bu kadar önemli olduğuna dair ayrıntılar da yeralıyor. (Gerçekten çok önemliler.) Gayet derli toplu bir haber. Kaynağı NTV Tarih dergisi; herhalde oradaki malzeme de derli topluymuş.
Fakaat! Söylediğim üzre, başlık: “Rönesans İstanbul’da mı başladı?”
Nasıl oluyor? Çünkü haberin alındığı NTV Tarih dergisi, düpedüz “Rönesans İstanbul’da başladı” demiş. Çünkü bu freskleri “şimdiye dek 15. yüzyılda başladığı düşünülen Rönesans hareketinin yaklaşık bir yüzyıl önceye dayanan izleri” kabul etmiş. Hürriyet de, yine birşeylerin bizden başlamış olması ihtimalini severek, aslında “Kültür Hazinesinin Üstüne Alçıpan” başlığını taşıması gereken haberini bu şekilde sunmuş. Kimse, “ulan bu Rönesans bizden başlamış filan olsa, şimdi biz freskleri alçıpanla örtüyor olmazdık” diye düşünmemiş haliyle.
Milliyet’in “Muhteşem Süleyman Sırpları çıldırttı” başlıklı haberiyse, Sırbistan’da da gösterilen mâlûm diziyi protesto eden “radikal Sırplar”la ilgili. “Çıldıran”ların bütün Sırp milleti değil sadece bazı “radikal Sırplar” olduğunu tıklayınca öğreniyoruz. Aslında, genel olarak “radikal (ne demekse?)” Sırplar falan da değil; “Naşi 1389 hareketi”ymiş, Belgrad’da protesto afişleri asanlar. Toplam iki cümlelik haberin spotunda, Milliyet, protestoculardan kısarken hedefi genişletmekten kendini alamamış: Sadece Süleyman’a değil, “Sırbistan’da büyük ilgiyle izlenen Türk dizilerine” karşıymış kampanya. Tabiî bu konuda en küçük veri yok. Başka hangi diziden hangi Sırplar rahatsız, bilemiyoruz haliyle. (Fakat sadece biz değiliz, Sırp faşistleri de bir tuhaf. Orada “Kurtlar Vadisi” de gösteriliyormuş, anlaşılan, ona hiç takılmıyorlar.)
“Sırpları çıldırttı” başlığını atanlar, bu dizileri “ilgiyle izleyen”lerin kimler olduğuna dair düşünmemiş olmalılar. “Sırplar” çıldırdığına göre, izleyenler belki Sırbistan’a gelen turistlerdir; bilemedim orasını.
AZ Alkmaar’ın Valencia’yı 2-1 yendiği maçın haberini bizim basından takip etmekse, bunlarla birlikte düşünüldüğünde, yutulması epeyce zor bir lokma haline geliyor. “Valencia’nın umut ışığı Mehmet Topal”, “Bir umut Mehmet Topal”, “Topal’ın golü yetmedi”, “Mehmet’in golü yetmedi”, “Mehmet Topal’ın golü yetmedi”... böyle gidiyor. Tabiî gitsin de, AZ Alkmaar-Valencia maçının Türk gazetelerinin internet sitelerinde manşet veya sürmanşet olmasına en başta Mehmet Topal şaşırmıştır sanırım. Şaşırmasın, çünkü bir başka manşete göre, “Liverpoollu Barnes”, “futbolcularınızın Avrupalılardan eksiği yok” demiş. “Avrupalı değilsiniz” mi demeye getirmiş, anlayamadım. “Avrupalı” derken, “Avrupa” takımlarında oynayan yüzlerce Güney Amerikalı’yı, Afrikalı’yı vs. de kastetmiş mi, onu da bilemedim. Basketçilere ilişkin bir şey dememiş. “Ömer Aşık’lı boğalar Atlanta’yı ezdi” başlığını gördükten sonra belki der. “Basketçilerinizin Amerikalılardan eksiği yok” haberini bekliyoruz artık.
Konuyla ilgisi yok, ama, hazır internet sitelerinden bahsediyorken, Habertürk’e tebriklerimi iletmeden geçemeyeceğim. Ötekilerin türlü isimler altında, türlü bahaneler uydurarak sayfalarının her tarafına doldurmaya çalıştığı çıplaklık-cinsellik vs. fotoğraflarını anlaşılan artık açık açık, dürüstçe yayımlamaya karar vermişler. Tıklayınca mâlûm fotoğraflara ulaşacağınız başlık vallahi aynen şöyleydi: “Fıstık gibi bacaklar - Galeri”. Kabul edin ki, “ünlüler kırdı geçirdi”den daha dürüstçe. (Bu arada, Türk medyasının çıplak fotoğraf kontenjanında bariz bir daralma görülüyor. Hükümetle arayı iyi tutma operasyonu mudur nedir, bakın bunu da anlayamadım.)
Evet, böylece bana ayrılan sürenin sonuna başarıyla geldim. Başarıyla, çünkü, linç kültürünün bu kadar yaygın, kitlesel çatışma ve kıyım potansiyelinin bu kadar yüksek olduğu bir ülkede nüfusun dörtte birini “tükürükle boğmak”tan sözeden birinin içişleri bakanı oluşu hakkında yazsaydım bu son yazım olurdu. Çünkü onu bakan yapandan başlayacaktım söze ister istemez. Hazır kendisi BDP’li milletvekillerinin ikram ettiği çayı tabağıyla bardağıyla duvara çarpmayıp, nasıl olduysa, itidal göstermişken başbakanın üstüne gitmek doğru da olmazdı ayrıca.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2025
30.12.2024
24.12.2024
15.12.2024
1.12.2024
15.11.2024
21.10.2024
7.10.2024
22.09.2024
5.07.2024