Vedat Bilgin
CHP’deki çalkantının sebebini, bitmeyen olağanüstü kongre taleplerini sadece 24 Haziran Seçimlerinde ortaya çıkan tabloyla açıklamanın yeterli olmayacağını önce CHP’lilerin anlaması gerekmektedir. CHP’lilerin, yapılabilecek bir ‘Olağanüstü Kongrede Genel Başkan değişirse veya Başkanlık seçiminde partiden daha yüksek oy alan aday Genel Başkan seçilirse gelecek seçimlerde sorunu çözeriz’ diye düşünmeleri ciddi bir yanılgıdır.
“Öncelikle şunu belirtmek lazımdır ki, CHP’nin yaşadığı sorun sadece bu partililerin sorunu değil bütün Türkiye’nin sorunudur. Bir ülkenin en köklü siyasi hareketi, üstelik Ana Muhalefet Partisi konumunda bulunan siyasi parti yaklaşık elli yıldır genel seçimlerde birinci parti olamıyorsa, bu elbette ki ülke açısından ciddi ve üzerinde durulması gereken bir ‘siyaset’ sorunudur, ana muhalefeti eksik/sorunlu bir demokrasi sağlıklı olamaz.”
CEMAATE SIKIŞMAK
Bu ülkenin, hadi siyasetçilerini bir tarafa bırakalım; akademisyenleri, yazarları, düşünce adamları, aydınları ülkenin böylesine önemli bir siyaset sorununa kendi ‘cemaatlerinin’ dar kalıpları ve tarafgirlikleri ekseninden bakarlarsa, ülkenin önündeki problemleri aşmasının kolay olmayacağını söylemek lazımdır. Bu bakımdan CHP meselesine taraf ve karşıt taraf ekseninin dışına çıkarak meseleye bir sosyal bilimci gibi bakmak, bir aydın tavrıyla analiz etmek, bir politik düşünce sorunu olarak irdelemek ya da doğrudan doğruya aydın sorumluluğuyla yaklaşmak gerekmektedir. Bu sebeple bugün CHP’yi ele alan tartışmacıların, meseleyi getirip ‘Genel Başkan’ değişimine sıkıştırması, ya da üstün körü bir taraf beyan etme aracı haline getirmesi en hafifinden işi geçiştirmektir.
“Bir siyasal parti olarak CHP’ kendisine sürekli oy veren tabiri caizse ‘kendi cemaatinin’ dışındaki insanlarla ilişki kuramayan bir partidir. Buradaki mesele şudur; bir parti yaklaşık elli yılda kendi cemaatinin dışına çıkamıyorsa kronik bir sorunun varlığı açık değil midir?”
DEĞİŞMEK YOK!
Son elli yılda Türkiye’nin geçirdiği evrelere bakıldığı zaman, toplumsal yapıda yaşanan köklü değişimlere rağmen partinin yeni toplumsal durumla, yeni bağlar kurması mevzu bahis dahi olmamışsa, sorunu doğru tespit etmek gerekir: Birincisi, toplumsal değişmelere yani yeni toplumsal farklılaşmalara rağmen CHP bu yeni toplumsal gruplarla, sınıflarla, bireylerle ilişki kuramamıştır. İkincisi; dünyada yaşanan değişim, Türkiye’nin bugünkü dünya sisteminde küresel ve bölgesel konumu yahut sorunları köklü değişmeleri yansıttığı halde, CHP bunlara farklı bir cevap vermek üzere ortaya bir ‘siyaset’ koyamamıştır.
Kısaca, hem dünyada hem Türkiye’de yeni toplumsal/ekonomik durum söz konusudur ve CHP bu ‘yeni durumu’ kavrayan bunu ‘siyasi bir dile’ dönüştüren parti kimliğinden uzak bir yerde durmaktadır. Böyle bir siyasal partinin yükselmesini, seçimlerden birinci parti olarak çıkmasını ummak elbette hayalcilik olur. Bütün bunlara rağmen burada başka bir sorunun varlığını da belirtmek gerekmektedir: CHP bütün bu olaylara rağmen %20-30 aralığında değişmeyen bir oya tekabül eden bir ‘cemaati’ nasıl bir arada tutmaktadır?
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları







































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.03.2020
27.05.2019
20.05.2019
9.05.2019
6.05.2019
2.05.2019
30.04.2019
22.04.2019
18.04.2019
15.04.2019