Ahmet ALTAN
Kandil’de PKK’lı yöneticilerle konuşurken, onlara “Siz Kürtler arasında bir efsanesiniz ama ne zaman duracağınızı bilmezseniz kendi efsanenizi kendiniz bitirirsiniz” demiştim.
Herhalde aldırmamışlardı.
“Güç sahibi” olan insanlar, onların güçlerini yok edecek bir imkâna sahip olmayanların laflarını duymazlar.
Onlar, ancak iktidarlarını sarsabilecek olanlara kulak verirler.
Hatta bazen onlara bile kulak vermedikleri olur.
Bugün AKP’ye ve Başbakan Erdoğan’a laf anlatmak nasıl mümkün değilse, onların gerçekleri görmesi için yakınlarından birilerinin konuşması gerekiyorsa, PKK yöneticilerine de bizim gibilerin laf anlatması mümkün değildir.
Ama şimdi Kandil’dekilerin duyacağı bir ses usulca da olsa konuşmaya başladı.
Duygular, sadece kelimelerle anlatılmaz, kelimelerden önce konuşanın sesindeki tonlamalar, iniş çıkışlar, vurgular değişmeye başlar.
Dikkatsiz olanlar, duygusal bir değişimin başladığını, bazen ancak o duyguların bittiğini kesin bir sesle ifade eden cümleleri duyduklarında anlarlar.
Ve, çok gecikmiş olurlar.
Kürt siyaseti, bedel ödemiş, acı çekmiş, hayatını ortaya koymuş insanlardan oluşan bir akım.
Genellikle, PKK’dan büyük bir saygıyla, onların fedakârlıklarına duydukları hayranlığın yansıdığı bir ses tonuyla bahsederler.
PKK’lıların silahın ve ölümün önünde durmalarının bu saygıyı hak ettiğine inanırlar.
Son zamanlarda Kürt siyasetçilerin “ses tonu” değişiyor, daha doğrusu ses tonları daha önceden değişmeye başladı, bu değişim şimdi yavaşça kelimelere dönüşüyor.
Leyla Zana, bütün Türkiye’nin dikkatini çeken açıklamalar yaptı Hürriyet gazetesine.
“Bağımsızlık” talebinden vazgeçildiğine göre “silahlı mücadelenin” de artık gereksiz olduğunu söyledi.
Silvan saldırısından sorumlu “esrarengiz beş kişiden” söz etti.
Dağlıca saldırısı olduğu gün BDP Eşbaşkanı Demirtaş, ordunun operasyonlarının durmasını isterken, “PKK’nın da her türlü silahlı faaliyete son vermesini” talep etti.
Demirtaş dün daha da çarpıcı bir açıklama yaptı.
“Türkler AKP’den, Kürtler PKK’dan ateşkes beklemesin” dedi.
BDP’lilerin AKP’den ümitlerini kesmelerini, en azından böyle söylemelerini anlamak mümkün, AKP bir yandan sorunu çözebilmek için mütereddit adımlar atmaya çalışıyor ama bir yandan da Uludere’de olduğu gibi öyle işler yapıyor, öyle laflar ediyor ki Kürtlere “lanet olsun senin barışına”dedirtebiliyor.
Ama bir BDP yöneticisinin “Kürtler PKK’dan ateşkes beklemesin” dediğini galiba ilk kez duyuyoruz.
Kürtlerin önemli bir kısmının artık ateşkes istediğini, silahların susacağı günü beklediklerini, bu isteğin yüksek sesle ve “mücadele” çizgisindeki insanlar tarafından da dile getirildiğini düşünürsek, Kürtlere“ateşkesin adresinin PKK olmadığını” söylemek, onlara artık Kürtler arasında başka bir adres aramaları gerektiğini söylemek anlamına geliyor.
Bu “adresin” neresi olduğunu Demirtaş belirtmedi.
Eğer Demirtaş’ın sözlerini yanlış yorumlamıyorsam, BDP, Kürt halkı adına “konuşmaya”, inisiyatif almaya hazırlanıyor.
AKP’yi ve PKK’yı “ateşkes” için adres olmaktan çıkardığına göre sanırım BDP doğrudan Kürt ve Türk halkına seslenecek.
Böyle yapacaksa, halkların desteğini sağlayacağı bir “çözüm önerisi” de ortaya koyacak demektir.
BDP kendine yeni bir siyasi çizgi çiziyor gibi gözüküyor.
PKK yönetimi bu sözleri nasıl algılıyor, nasıl sonuçlar çıkartıyor bilemiyoruz.
Karayılan’ın hem Oslo sürecine dönmek isteyip hem de karakol baskını düzenlemesi ya da böyle bir baskını engelleyememesi, herhalde barışa çok yardımcı olmayacak.
Baskında, son açıklamalara göre 32 gerillanın kaybedilmesi, PKK sempatizanları için de bu baskını“büyük bir sevinç kaynağına” çevirmiyor.
Geçici bir karakola saldırıp sekiz askeri öldürmek için 32 gerilla kaybetmenin askerî açıdan da çok başarılı bir iş olduğunu söyleyebilecek birilerinin çıkacağını pek sanmam.
Hem barışı zora sokar, hem askerî bir başarı sağlayamaz, hem de çok sayıda insan kaybedersen Kürtler“ne yapıyor bu PKK yöneticileri” diye sormaya başlarlar.
Çünkü bu yapılan hiçbir “mantıki” ölçüyle açıklanamaz.
PKK eskiden yaptıklarının Kürtler tarafından “mantıklı mı, mantıksız mı” diye sorgulanmadığı büyük bir özgürlük yaşıyordu, şimdi bu özgürlük bitiyor, yaptıklarını, amaçlarını Kürtlere anlatmak zorunda kalıyor.
Türkiye, her “yapının” sorgulandığı bir dönemden geçiyor, bütün tabuların kırıldığı, kutsallıkların kabuklarının soyulduğu bir zaman bu, bundan PKK da payını alıyor.
İşleri iyice çıkmaza sokmadan PKK yönetimi Kürtlere, Kürt siyasetçilere kulak versin bence.
“Silahsız ve ölümsüz” bir çözüme inanan Kürtlerle Türklerin sayısı artıyor.
Çağ bunu gerektiriyor çünkü.
Buna direnmeye kalkmak ölümleri arttırır ama emin olun bir sonuç alamaz.
Boş yere insanları öldürdüğüyle kalır.
Yazarlar
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
















































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.05.2020
21.01.2020
6.02.2019
28.11.2019
23.11.2019
11.11.2019
21.03.2020
25.09.2018
19.09.2018
26.08.2018