Kurtuluş TAYİZ
ABD ile Türkiye arasındaki “stratejik ortaklık” ilişkisine son darbe Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın korumaları için alınması planlanan 1.2 milyon dolarlık silah satışının iptali oldu. ABD, bu hareketle herhalde Cumhurbaşkanı’na, “korumaları” üzerinden mühim bir mesaj vermek istiyor.
Türk milletinin yabancısı olmadığı bir mesaj bu. 2013’teki Gezi kalkışmasından bu yana sonu gelmeyen, 15 Temmuz gecesi Erdoğan’ın ve ailesinin canına kasta kadar uzanan tehditlerin devamı diyelim bize buna.
Bu durum bile iki ülke arasındaki “stratejik ortaklık”sürecinin çoktan bittiğini gösteriyor; iki ülke arasındaki ilişki bugün taktik seviyelerde sürüyor. Açık konuşalım; Cumhurbaşkanı’nın korumaları için parasıyla alınmak istenen silahlar bile Amerikan yönetimi tarafından verilmiyor ve Cumhurbaşkanı Erdoğan üzerinde şantaj aracı olarak kullanılıyorsa “stratejik ortaklıktan” zaten bahsedilemez.
Devlet bu gerçeğin bilincinde; Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan tutalım Başbakan Binali Yıldırım’a ve devletin tepesindeki diğer yöneticilere kadar Ankara, ABD’yle yarım asrı geçen sıkı ortaklığın artık geride kaldığını görüyor, biliyor. Arada bir “Şöyle ortağız”, “böyle ortağız” lafları edilse de bu dilin, diplomatik birtakım gerekliliklerin ötesinde hiçbir anlamı yok.
Ankara’nın plan ve hesaplarını Batı’ya göre göre yapmadığı artık sır değil. 15 Temmuz gecesi ABD’nin takındığı tutum ve İncirlik’teki Amerikan personelinin FETÖ darbesine teşrifi Ankara’da herkesin gözünü açtı.
Darbenin liderini himaye eden ABD’yle, Türkiye’nin bekasını tehdit eden teröre binlerce TIR silah gönderen Washington’la “stratejik ortaklık”ta ısrar etmek için zaten saf olmak gerekir ki, Ankara o sıkıntılı ruh halini geç de olsa aştı.
Baksanıza ABD, Cumhurbaşkanı’nın korumaları için dahi silah vermeye yanaşmıyor. Ama öte yandan terör örgütü PKK/PYD için binlerce TIR dolusu silahı bedavaya gönderiyor.
Pentagon, terör örgütü PKK/PYD’yi Türkiye’ye karşı silahlandırırken; Almanya da “mültecilik”müessesesini kullanarak, terör örgütü FETÖ ve PKK’nın ileri gelenlerini koruması altına alıyor. ABD ve Avrupa, terör örgütlerini Türkiye’ye karşı, bu dünyanın değerlerini de altüst edecek tarzda bir fütursuzlukla destekliyor!
Türkiye’nin bütünlüğüne dönük tehditlerin arkasında Avrupalı devletler ve Amerika bulunuyor. Düşünebiliyor musunuz; “Stratejik müttefikimiz”, ülkemizin toprak bütünlüğünü tehdit eden örgütlerin tam destekçisi konumunda!
Durum bu kadar açıkken Ankara’nın, ABD’yi “stratejik müttefik” görmesi mümkün değil.
Artık iki taraf da “stratejik müttefikliğin” retorikten ibaret olduğunu bilerek hamlelerini yapıyor. Türkiye, kendi milli güvenliğini sağlamak için ne Avrupa’ya, ne ABD’ye bel bağlıyor; aksine, milli güvenlikle ilgili tedbirler ABD ve Avrupa’nın Türkiye karşıtı hamlelerine bakılarak alınıyor.
Cumhurbaşkanı korumaları için öngörülen silah satışının askıya alınması da kimseyi şaşırtmadı; bu karar, ne Cumhurbaşkanı Erdoğan için ne de millet için sürpriz oldu. Türk milleti nezdinde ABD’nin maskesi düşeli çok oldu.
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019