Markar ESAYAN
Suriye krizi üzerine ahkâm kesenlerden sıkılmış olduğunuzu tahmin ettiğim hâlde riski göze alıp bu konuda yazmak istedim bugün. Suriye’de süregiden trajediyle insan olarak çok yakından ilgiliyim çünkü. Benim için basit bir gerçek var: Suriye’de eli kanlı bir diktatör kendi vatandaşlarını acımasızca katlediyor. Bu, Gazze’ye yönelik tıpkı Dökme Kurşun katliamı gibi, çoğunluk kadınları ve çocukları hedef alıyor. Bir insan olarak bunun hemen durmasını ve sorumluların cezalandırıldığını görmek istiyorum. Bu anlamda, hükümetin Şam politikasını da olumlu bulanlardanım. Türkiye, sorunun karmaşıklığının müsaade ettiği oranda reel politik’in zelil kurallarını izlemeden ahlaki bir yerde durdu. Dünya güçlerini ve BM’yi harekete geçirmeye çalıştı; bu arada Şam üzerinde gücü oranında baskı kurmaya gayret etti. Esed, Türkiye’ye söz verdiği hâlde katliamları durdurmayınca ilişkiler gerildi. Türkiye’nin Suriye Hür Ordusu ve Suriye Ulusal Konseyi’ne verdiği açık destek bundan sonra geldi. Bence bu stratejik destek riskli ama meşrudur.
Suriye konusunda Türkiye’nin yalnız olduğunu da söylemek mümkün. Obama’nın seçimlere kadar böyle ciddi bir adım atmaya niyeti yok. Fransa ise, Hollande’ın hem yeni olmasından, hem de Sarkozy gibi şahin bir dış politika tercih etmeyeceği bilinmesinden ötürü oyundan düştü. BM zaten Ruanda ve Bosna’da fiilen çökmüş bir kuruluş. Rusya, İran ve Çin’in pozisyonuna, Müslüman Kardeşler’in Mısır’dan sonra Suriye’de hâkimiyet kurmasının Ortadoğu’da nasıl bir tablo ortaya çıkaracağı gibi hususlar eklenince, bütün yük Türkiye’nin sırtına bindi.
Batı dünyasının Türkiye’yi tek başına savaşa sokmaya çalıştığı ve Müslüman’ı Müslüman’a kırdırma siyasetini sinsice uygulamaya soktuğu gibi komplo teorilerinin hiçbir geçerliliği yok. Bu komplo teorisi, Esed’in emperyalistlere karşı savaştığını savunan yerli Baasçıların sağ versiyonu olabilir sadece. Çünkü çıkacak savaş, bir Ortadoğu savaşı olacak. Suriye İsrail ile fiilen savaşta. İsrail’in Suriye’nin hamisi İran’a diş bilediği, İran’a saldırı planını Obama’nın ricasıyla seçimlerden sonrasına ertelediğini biliyoruz. Rusya’nın bu savaşı seyretmeyeceğini tahmin ettiğimize göre, çıkacak bir savaşın Türkiye ve Suriye arasında kalmayacağını görmek için Ortadoğu uzmanı olmaya gerek yok. Özetle, bir “kaza” dışında, iki kampın da savaş istemediğini gözlemlemek mümkün.
Üstelik Türkiye, bu çapta bir sorunla baş edebilecek kalibrede değil. Çünkü Suriye sorunu derken, ister istemez PKK sorunundan, Rusya’ya enerji konusunda teslim olmuşluğunuzdan, kırılgan iç siyaset dengeleri ve cari açığınızdan da bahsediyor oluyorsunuz.
Dolayısıyla, Erol Köse ayarında bir değerlendirme hatasına düşmek istemiyorsanız, hiç sevmediğim şu büyük resmi görme klişesine başvurmaya ihtiyacınız var demektir.
Suriye, bu büyük resmi gördüğü için bu hamleyi yaptı ve ilk aşamada başarılı da oldu. Çünkü Esed’i kurtaracak tek şey, Rusya ve İran’ın da işin içine gireceği bir bölgesel savaştır. Zaten bu hamleyi, bunu göze aldığını dünyaya ilan etmek ve Türkiye’nin karizmasını çizmek için yaptı.
Çünkü var olan durum Esed’in çöküşüne gidiyordu. Şu an ülkesinin yüzde altmışının kontrolünü kaybetmiş, cumhurbaşkanlığı sarayının dibinde direnişçilerle göğüs göğüse savaşan, ekonomisi çökmek üzere olan bir rejimden bahsediyoruz. Siyasi başkent Şam ve ticari başkent Halep’te dahi kontrolü kaybetmek üzere olan bir Esed var karşımızda. Rusya’nın Cenevre toplantısı çağrısı boşuna değil. Esed’in sıkışıklığına bir çare bulmak için harekete geçiyor Rusya. Suriye krizi Arap Baharı’nın bir devamı. Süper güç rolüne geri dönmek isteyen Rusya hem yenilediği Tartus üssünü, hem sağlam müttefiki olan Suriye’yi kaybetmek istemiyor. Üstelik Arap Baharı’nın bir Slav Baharı’na dönüşme riski de var. Putin, Esed’den ne kadar farklı bir diktatör sizce?
Fark ettiğiniz üzere, Suriye krizinde orada ölen insanlar bir parametre değil. Bunu göründüğü kadarıyla bir tek Ankara önemsiyor. Buna saygı duyuyorum. Ama bunu uçak krizinden ayırıyorum. Bir yazıya sığan bu zorluklar bütününde Türkiye’nin bu kozu Şam’a vermemesi gerekiyordu. Uçak krizinde Şam’ı güçlü tutan sadece Esed’in kurnazlığı değil, Türkiye’nin hatasıyla bu krizde meşruiyet fırsatı ele geçirmesi. Sadece bu da değil; Türkiye’yi savaşın bir adım yakınına kadar sürükledi Şam.
Başbakan’ın açıkladığı sert önlemler, bunu gösteriyor. Bundan sonraki adım çok daha riskli olacak ve savaşın eşiğine geleceğiz. Herkes Türkiye’nin soğukkanlılığını överken, ben bilakis, açıklanan sert önlemlerin Türkiye’nin ayağına dolanacağından endişeliyim. Belki de Türkiye gücünü ve riskleri doğru hesap edip, işi sadece notayla geçiştirmeli, Esed’in tuzağından uzak durmalıydı.
Yeni Osmanlıcılık gibi altı boş büyük iddiaların zararları işte bunlar.
Yazarlar
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.05.2019
2.05.2019
24.04.2019
21.04.2019
18.04.2019
16.04.2019
13.04.2019
10.04.2019
3.02.2019
28.03.2019